11

97 10 8
                                    

⸝⸝⸝⸝


Burnuma çok güzel gelen ama bir yandan uyanmamı sağlayan bir koku vardı. Gözlerimi açmak zor geliyordu o an. Sanki bulutların üstündeymişim gibi hissediyordum ama bir yandan da uyanmaya çabalıyordum. Elimi gelişi güzel havaya kaldırıp etrafıma dokunmaya başladım. Önce yumuşak bir tene geldi parmak uçlarım daha sonra yavaş yavaş gözlerimi açtım.

 Karşımdaydı, gözleri kapalıydı. Dudakları şişmişti yanakları pembenin tonlarında kirpikleri titrek. Saçları savrulmuştu her bir yana, bir tutamı ise gözlerinin üstündeydi. Gülümsedim usulca. Ne kadar güzeldi. Burnu, kulakları, teni. Kendimi dünyanın en mutlu insanı olarak görüyordum şu an. Bütün dertlerimi unutmuştum. Sanki her şey bu kadardı gibi. Bir insan nasıl bu kadar huzur verebilirdi ki? Koltukta uyuyakalmıştık, üstümüzde melekler geziyordu sanki. Elleri belimi tutmuştu sanki gidecekmişim gibi. O çok güzeldi. 

Yavaşça elimi hareket ettirip gözlerinin önünde duran saçları çektim. Çok narindi şimdi, kıyamıyordum resmen. Derin bir nefes aldı birden ve sonra yüzünü bana doğru çevirdi iyice ve gözlerini açtı yavaş yavaş. Önce bir kaç defa kırptı gözlerini, sonra bana baktı. Gülümsedi birden ve ellerini iyice belime sarıp bana döndürdü kendini. 

''Günaydın hayatımda gördüğüm en güzel renk''

Gülümsedim.

''Günaydın Minho..''

Elini yüzüme getirip yanağımı okşadı yavaşça. 

''Kahvaltı yapmak ister misin?''

''Olur iyi uyudun mu?''

''Hayatımda bu kadar iyi uyumamıştım'' 

Yüzünü boynuma doğru götürüp derin derin nefes alıp verdi. Çok güzeldik bence. Kıkırdamaya başladım. O da gülerek bana bakıyordu şimdi. Tam gülüşürken telefonumun sesini işittim. 

Minho kolunu çekip kalkmama yardım etti ve telefonumu masadan aldım. Arayan annemdi. Biraz korkarak telefonu açıp kulağıma götürdüm. 

''Günaydın oğlum uyandırdım mı?''

''Hayır annem günaydın iyi misin?''

''İyiyim iyiyim merak etme. Ben bugün geleceğim o tarafa müsait misin bir kaç gün seni göreyim hem de yemeğini yaparım.''

''Aaa tamam anneciğim ama şimdi arkadaşımdayım bir kaç saate eve geçerim ve gelirsin olur mu?''

''Arkadaşını da getir tanışmak isterim öpüyorum oğlum''

''Görüşürüz annecim tamamdır''

Telefonu kapatıp Minho'ya döndüm. 

''Annem geliyormuş gitmem gerek''

Koltukta oturur vaziyete geldi ve yüzünü astı.

''Ama ben seni görmek istiyorum gitmeseydin keşke''

''Gelmek istersen akşam gelebilirsin annem harika yemek yapar..''

Gülümsedi ve bana yaklaşıp yanağımı okşadı. Çok güzeldi. Rüyada gibiydim..

⸝⸝

Toparlanıp kapıya kadar yürüdük Minho ile. Ayakkabılarımı giydikten sonra ona dönüp sarıldım. Ani sarılmamla biraz şaşırsa bile ellerini sardı bana ve sıkıcı sarıldı. 

The Eyes / Minsung TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin