Dostlarım ve Arkadaşlarım ben bir rüya gördüm.
Acep rüyamı hayra mı yoksa şerre mi yorsak bilemedim.
Epeyce bir zaman gördüğüm rüyamı kimseye söyleyemedim.
Rüyamı da bir türlü içime sindiremedim.
Bu garip ruh halime ben bir anlam veremedim.
Sizler ile gördüğüm bu rüyamı paylaşmak istedim.
***** ***** ***** *****
Yatağımda huzur içinde uyurken derin karanlığın içinden göremediğim birisi adımı söyleyerek bana seslendi.
Sonra karanlığın içinden beyazlara bürünmüş hayli zayıf ve uzunca boylu başında altın yapraklı tacı olan bir adam beliriverdi.
Bu adam bana doğru yaklaştıkça sanki yüzünde çok acı çekiyormuş gibi bir yüz ifadesi vardı.
Hani ya biriyle karşılaşırsınız sanki onu bir yerlerden görmüşsünüz ve tanıyormuşsunuz ama ismini bir türlü çıkaramıyormuşum gibi bir ruh halindeydim.
Bana adım adım iyice yaklaştı. Ben ise o an yerimden kıpırdayamadım.
O ise içten bir ses tonuyla : -"Beni tanıdın mı?" derken yüzünü yavaşça sol tarafa doğru döndü.
Onun sırtının tam ortasında bir hançer saplıydı. Orası çok kanlıydı.
Adı dilimin ucundaydı ama bir türlü söyleyemiyordum.
Yine o içten ses tonuyla : -"Adımı bilemedin mi?" , "Yoksa beni unuttunuz mu?"
Ona karşı mahcubiyetle baktım. Acı çekerek bana gülümsedi.
-"Size tarih dersi öğretmediler mi? Ki sen beni adımı anımsayamadın."
Ben ise hayır der gibi sessizce başımı salladım. Sonra başımı usulca önüme eğdim.
O bu sefer gür bir ses tonuyla : -"Ben Gaius Julius Caesar " , "Büyük Roma İmparatorluğunun kurucusuyum." , "Ben buraya sizi uyarmaya geldim."
Ben ise hayli şaşkın bir ruh haliyle onu dinliyordum.
Yine o içten ses tonuyla konuşmasına devam etti. "Ben birçok hatalar yaptım." , "Ve can dostum + arkadaşım olan Marcus Junius Brutus tarafından sırtımdaki hançer ile öldürüldüm." , "Beni düşmanlarım öldürseydi çektiğim acısı bu kadar koymazdı."
"Korkarım ki tarih yine tekerrür edecek." , "En yakın görünen can dostları ve arkadaşlar bir birine ihanet edecek."
Ben onu dinlerken sanki gecenin zifiri karanlığında far görmüş bir tavşan gibiydim. İşte öyle bir ruh haliyle sessizce dinliyordum.
Rüyama giren kendisinin Gaius Julius Caesar olduğunu söyleyen bu şahsın içten gelen o ses tonu değişmeye başlamıştı.
"Biliyorum ki ilahi kaderi değiştirmek çok zor." , "O kötü son gelmeden onu uyarmak lazım."
Yine onun ses tonu değişti. "Uyarmak için elçim olarak seni seçtim."
Ben ise şaşkınlık ve büyük bir şok içindeydim. O ise bana bakıp gülümsüyordu.
O içten ses tonuyla konuşmasına devam etti.
"İkimiz beraber geleceğe dair bir yolculuk yapacağız." , "Göreceklerini sakın unutma ve her ne gördüysen hiç atlamadan anlat ona..."
"Tarihin çarkları yeniden tekerrür etmeden uyar onu..." , "Belki onun kaderi değişir."
Ben o an kimi uyaracağımı bile anlayamamıştım. Kafamın içinde birçok soru işareti vardı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Rüya Gördüm...
General Fiction"Bi Rüya Gördüm." Geçmiş e gelecek zaman akışı içindeki yaşanmışlığın kurgusal bir dil kullanılarak hikaye diliyle anlatılmış halidir. Duru görü tekniği kullanılmıştır... İnşallah keyif alarak okursunuz...