Özet Hayat

1.1K 96 28
                                    

Şuan da yanık mda oturan taehyung ile karşımızda bir birleri ile tartışan yoongi ile jungkook a bakıyorduk. Her zaman ki gibi saçma bir nedenden dolayı tartışıyorlardı.

"aşkım ama o gömleğe ben çok para verdim. Bende erkekler arasında gezeceğim diye giydim o transparan gömleği"

Yoongi elleri ile yüzünü sıvazlayıp jungkook baktı.

"ne demek erkekler arası jungkook, farkında mısın gittiğin yer gay bar yani ne dememi bekliyorsun. İyi yapmışsın aşkım mı?"

İki gün önce jungkookla beraber bir arkadaş grubu ile buluşmak için gay bar a gitmiştik. Jungkook yoongi ye söylemek istememişti onun için saklayacaktık ama gittiğimiz mekanın sahibi taehyung ve yoongi nin yakın bir hyungu olduğu için en kısa sürede bizi oradan almaya geldiler. Bakın bizi diyorum çünkü taehyung da gelmişti.

"hem ban o fikri sunan Jimin di ona kız sen yoongi. Hem oda giydi. Benim sadece kollarım filan açıktı. Jimin in sırtı ve karın kaslarının kısmı gözüküyordu"

Gözlerimi büyütüp jungkook a baktım be şerefsiz olmuştu bu çocuk. Anasının karnından beni ispiyonlamaya doğmuş.

"ya bir kere bana suç atamazsın, benim sevgilim yok bana karışacak kimse yok ve sen yoongi nin kızacağını bile bile bana hem açık saçık kıyafetler gösterdin bende şakasına gömleği gösterdim nereden bilebilirdim ki giyeceğini salak"

Bu sefer bütün gözler beni buldu. Topladığım halde önüme düşen saçlarımı kulağımın arkasına ittirip ardından göğsümde kollarımı bağladım.

"tamam haklısın ama-"

"sizin o bara gitmeniz bile yanlıştı"

Jungkook un cümlesini kesen taehyung a baktı herkes.

"yani başınızda birileri olmadan tek ikiniz gitmek başınıza dert alabilirsiniz. Orası bildiğiniz bir mekan değil"

"Ahh öylemi? Neden birileri olmadan bir adam değil miyiz taehyung. Dert alsakta başımızın çaresine bakardık, yani her zaman siz geleceksiniz diye bir kural yok değil mi?"

Jungkook sinir ile konuştuğunda onu onaylamak adına iki üç mırıltı sundum.

Taehyung gözlerini bana dikip dik dik baktı. Ne ama doğruydu. Jungkook un yanında hep yoongi olabilirdi ama benim yanımda hiç bir zaman o olamayacaktı.

" ne bakıyorsun doğru diyor her zaman siz olmayacaksınız. Bir kaç ay sonra herkes dağılacak. O zaman gitmeyeceğiz mi bara filan. Hem...neyse boşver" deyip önümdeki çaydan bir yudum aldım.

Hem sen o zamanlarda suzy ile daha ilerilere gidince bizi umursamayacaksın ki.

"neyse bir daha olmaz artık tartışmayalım yoongi. Sadece bir saat gezip kafa dağıtacaktık."

Hepimiz susmuştuk. Ortalık bir üç dakika sessizleşmişti. Ortalığın sessizliğini bozan gıcık ses ile hepimiz taehyung un yanına çekilen sandalyeye baktık. Suzy

"selam sorun olmaz ise oturabilir miyim?"

Nedense bütün gözler bende toplandı.

Kafamı belli belirsiz salladım "tabi"

Çektiği sandalyeye oturup gülümsemişti. Yapmacık kız.

"uh ne zamandır sizleri daha iyi tanımak istiyordum sonuçta taehyung un arkadaşlarısınız."

Cümleleri benim gözüme baka baka söylemişti. Ne yapmaya çalışıyordu. Jungkook ta anlamış olacak ki o da bana bakıyordu. Ortamın havası yoongi nin konuşmaya başlaması ile bozulmuştu. Suzy ne kadar da onla konuşuyormuş gibi yapsada gözleri hep benim üstümdeydi.

" jimin nasılsın?"

Beklenmedik ayağının karşısında dona kaldım.

"iyiyim, sen" çekingen bir ifade ile cevap verdim.

"aaa jimin, sungwoo hep bahsederdi çok utangaç ve çekingen diye de gerçekten öyleymişsin. Çekinmene gerek yok sonuçta artık sık sık karşılaşacağız"

Taehyung kaşlarını çatıp ilk suzy e ardından bana baktı.

"sungwoo ile benim hakkımda mı konuşuyorsunuz?"

Evet iyi kötü kuzenlerdi  ama benim hakkımda konuşmaları saçmaydı. Ne olursa olsun özel hayat diye birşey vardı ama durum resmen özet hayatına dönmüş

"tabi sonuçta hoşlandığı çocuksun dimi, yani bir birinizden hoşlanıyorsunuz. Normalde buna gülerdim sen kim sungwoo kim diye ama o randevu gününden sonra kuzenimin sana olan bakışı ve senin ona bakışın beni benden aldı. Favori çiftimsiniz"

Hayır hayır hayır olay çok başka yerlere gidiyordu.

"öyle bir şey yok suzy biz sadece arkadaşız"

Jungkook ve yoongi dudağını ısırarak ben tae suzy üçlüsüne bakıyordu. Taehyung ve suzy direk bana bakıyordu.

"ya Jimin kim kime bu devirde böyle bakar ki. Hem ikimizde aynı anda tarzlarınızı değiştirdi. Kim böyle redikal bir karar alır ki arkadaşlarıyla veya kim gecenin bir köründe evlerinize gider ki. Doğru değil mi Taehyung"

Jungkook yoongi ile bana bir karış ağız ile şaşıracak bakarken taehyung gözlerinde bsrındıramadığım duygular ile bakıyordu.

" evet, birincisi ben herkes e sevgi dolu bakıyorum. Tarzımı değiştirdim çünkü artık eski park jimin yok üçünsü evet evine gittim ve bu seni hiç ilgilendirmiyor suzy"

Gözlerimi taehyung a çıkardığımda o gözlerde kırgınlık gördüm bir an.

"yani taehyung bana o saate gelince genelde şey yapıyoruz anla, şimdi sende benim kuzenim ile o şeyi yapıyorsan bizim aileye kstılıyorsan-"

"suzy yeter"

Taehyung dayanamadı olacak ki bir sinirle bağırdı.
Gözlerim doldu. Onlar birbirinin olmuşlar bile. Ben hala bir umut bekliyorum.

Taehyung ile göz göze geldiğimizde bu sefer gözlerini üzüntü hissettim. Çünkü o benim gözlerimdeki kırgınlık ve kızgınlığı görmüştü.

"suzy hem sen buraya bizimle iyi anlaşmaya gelmedin mi neden Jimin in özel hayatını kurcalıyorsun. Bel i jimin kuzenin ile sevgili olacak yada olmayacak buna sen karar veremezsin"

" Ahhh hayır siz yanlış anladınız ben ikisinin mutluluğunu istiyorum. Jimin sungwoo ya iyi geliyor"

'kapatalım bu konuyu. Suzy bir şeyler içmek ister misin? "

Yoongi hyungun sorusuna suzy kafasını hayır anlamında salladı. Jungkook da elleri ile yoongi hyungun bacağını morartmaya başlamıştı bile.

Bir an önce buradan gitmek istiyordum. Her şeyi arkamda bırakmak istiyordum. Ne taehyung ne suzy hiç biri umrumda değildi.

Masanın üstündeki telefonumun ana ekranı açılınca bir mesaj geldiğini anladım. Telefonu elime alıp mesajı atan kişinin sungwoo olduğunu görünce gülümsedim. Arkadaşız biz arkadaş bu gerizekalı kız nasıl bizi sevgili sanar ki

Suungwooo
Jimin yarım saate jxxxx cafe de buluşalım mı?

Jimin
Olur ama bir saat sonra çünkü projeyi hocalara sunmam lazım

Suungwooo
Tamam jim bekliyorum

Telefonu masaya koyup buz gibi olmuş çayımdan bir yudum aldım. Taki beni öldürecek iş gibi bakan taehyung a kadar. Öyle bir bakıyordu ki korkudan ecel terleri dökerdim

Kafasını çevirip başka tarafa baktığında kendi kendine konuşmaya başladı. Dudaklarını okumaya çalışırken birden gülmeye beşkadım çünkü sayıkladığı şey "sungwoo". Kıskanmıştı beni galiba.



Biraz geciktim kusura bakmayın. Yeni yazdığım ficler ile ilgileniyorum ve eba dersler derken biraz boşladım burayı

Umarım beğenirsiniz. Sizler seviyorum 🐼❤️

QPM

Unrequited Love ~VminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin