Unrequited Love ~Vmin

İstediğin Oluyor

"yuh Jimin insan düşmanına söylemez"

"ya jungkook çok sinirlendim. Sevdiğim güvendiğim bir insanın bunları yapması gerçekten berbat bir duygu. Yani illaki taehyung olmasına gerek yok. Bu başka bir kişi olsada bir kıza böyle davranmaları ya"

"haklısın haklısında yani ne bileyim bütün olaylar iç içe sungwoo, suzy, taehyung of kafam karıştı."

"benimde, neyse beni neden çağırdın."

Aklına gelen şey ile bana doğru tamamen dönüm derin bir nefes aldı. Bir şey olmuştu belli.

"ben bugün görmemem gerekn bir şey gördüm aslında görmem iyi oldu."

Onun gibi b ir bacağımın üstüne oturarak ona bakmaya başladım

"biz bugün yoongi ile sinemaya gittik okul çıkışı. İşte film başlamadan yoongi tuvalete gitmek istedi. Bende içeri girip yerlerimizi bulmak istedim. Bu aptal kardeşin mal gibi başka bir salona girdi. İşte bunu anlayınca tam çıkacakkeeen...."

"eeee"

"tam çıkacakken suzy ile bir kişiyi öpüşürken gördüm ve o kişi kesinlikle taehyung değildi."

Duyduklarım ile gözlerimi büyüttüm

"n-ne, ne demek taehyung değil."

Saçlarını kulağının arkasına doğru tarayıp

"şimdi biz sinama salonuna giderken, taehyung görüntülü aradı evde idi. Yani beş dakikaya  gelmiş  olamaz. Birde yani karanlıktı ama taehyung olmadığına yüzde yüz eminim. Bekle iki üç foto çektim. "

Telefonunu çıkartıp bana iki tane fotoğraf gösterdi. Salona girerken el ele bir fotoğraf diğeri dudak dudağa bir fotoğraf. Suzy olduğu belli ama yanındaki kişi hem boy hem tarz olarak asla taehyung olamazdı.

" kook ne yapacağız. Göz göre göre aldatıyor çocuğu."

"ben bilmem. Yoongi ye gösterdim o da şaşırdı ama' hep biliyorum ama bu aptal anlamıyor' diye söylendi. Yani öyle kolay olmayacak"

"elimizde kanıt var"

"jimin bu doğru olsada sen taehyung a dönmeyeceksin. Gidip tedavini yapacaksın. He düzelip gelirsen o zaman elinden geleni yap"

"biliyorum bu saatten sonra vazgeçemem zaten seul den. Sadece... üzüldüm."

Bana gözlerini devirerek konuştu.

"seni üzen insanın üzülmeemisi için uğraşıyorsun Jimin. Şu hayatta bir kere kendini düşün be onu yapamıyorsan anneni düşün çünkü bu kadın sadece senin için yaşıyor."

"jungkook, deme öyle"

"Ohh seninle biraz daha kalırsam kafayı yiyeceğim. Ben sevgilimin yanına gidiyorum"

Bana bakmadan ayağa kalktı. Bir, iki, üç....

"lan burası benim evim yaa, siktir git, kedimi ben buraya çağıracağım. Az kalsın gidecektim. Doğruyu söyle odam daki oyun konsolları da gözün var değil mi."

Hızla beni ayağa kaldırıp daha demin oturduğum yere oturdu. Onu sinir etmek için kafamı aşağa yukarı salladım

" biliyordum, hain Jimin. Tanrım, böyle yapacağını bildiğim için oyun konsollarımı saklayıp kilitledim."

"lan onun için mi ben her geldiğimde oda nın kapısı kilitli oluyor"

Şeytani bir gülümseme ile bana baktı. Ağzımın beş karış açıp şaşkın şaşkın bakmaya çalıştım.

Yanımdaki yastığı alıp kafasına attıktan sonra. Çantamı da alıp evden çıkmıştım. Kapıyı sertçe kapattıktan sonra jungkook un bağırışını duydum içeriden.

"kendi evi gibi vurdu kapıyı piç biliyorum evimde gözün var Park Jimin"

........

Taehyung

"ben bile şaşırdım, artık ne dediysen başka bir Jimin çıkmış"

Sinirle gülümsedim

"başka bir Jimin mi? Farkında mısın zaten son bir kaç aydır Jimin bildiğimiz Jimin değil. O çocuk ile takıldığında beri tarz değiştirmeler, okulu asmalar daha sayayım mı?"

"taehyung herşeyi sarpa sardı. Kafam çok karıştı. Anlamıyorum neden her konuda Jimin ve sungwoo ya geliyor"

Yutkundum. Bende bilmiyordum bende bilmiyordum neden herşey o ikisine çıkıyordu. Neden  herşey Jimin e çıkıyordu.

"saçmala herşey o ikisine çıkmıyor. Sen öyle şey deyince-"

"ya bir siktir git seninle aynı konuları baştan konuşmaktan ben bıktım. Artık farkına var sende seviyorsun onu taehyung, eskiden suzy için koşardın ama hayatına Jimin girdiğinden beri sadece lafına kaldı. Suzy ile sevgili oldun ama onunla ilgilenmek yerine Jimin ve sungwoo u düşünür oldun. Onun yanında gülüyorsun, onun yanında rahatsın onun-"

" yeter yoongi yeter. Ben, ben... eski konuya dönelim bana telefondaki yazdıklarına.. "

" sana ne desem bana inanmayacaksın. Kimine aşıksın desem hayır, suzy seni baş-"

" suzy ne alaka, Suzy ne başka"

Yüzüme bakıyordu. Gözünde kararı vardı. Neden bahsediyordu.

"suzy seni başta sevmiyordu ya ondan diyecektim"

Kafamı sallayarak onayladım. Yoongi bir şey biliyordu. Bunu anlayamayacağım kadar aptal değildim.

"dediğin gibi yazışmalarda dönelim. Bence artık senden vazgeçmeye çalışıyor. Seni üzmemek için kendi sevgisinden vazgeçmeye çalışıyor. Ondan öyle davranmıştır. Çok üzerinde durma. İşte istediğin oluyor.

İstediğim oluyor
İstediğim oluyor
İstediğim oluyor...

Ben istemiyorum, ben hiç birşey istemiyorum. Geçmişimde istediklerim hata olduğundan gelecekteki isteklerimden korkuyordum.

Ben ne istediğimi bilmeden istiyordum herşeyi. Ben suzy i istedim geçte olsa gelmişti. Yürekten istediğim için gerçekleşmişti ama Jimin in benden vazgeçmesini dile getirsemde her zaman benden gitmemesi için dua etmiştim.

Ben suzy i seviyorum, jimin i de ama arkadaş olarak... arkadaş olarak..

Yoongi gerçekten haklıydı benim belirsizliğim benle beraber herkesi yakıyordu. En kısa zamanda ne istediğime karar vermem lazım.

Bu kitabın ikincisini yazmaya başladım. Bu kitabı angst bir şekilde final yapar yapmaz yeni kitabı yayınlayacağım vmin in aşkı orada devam edecek.

Umarım beğenirsiniz. Bu sıralar içime sinmeyen bölümler yazıyorum biliyorum ama gerçekten aklıma gelmiyor. Onun için sizden çok şey isteyemeyeceğim.

Bu Panda sizi çok ama çok seviyor.

QPM