4.bölüm

252 60 13
                                    

Batuhan'ın evinin önüne geldiğimizde koluna dokunup ''Batuhan'' diye seslendim.Anlamsız bir şeyler mırıldanıp gözlerini yeniden kapattı.Şoför dikiz aynasından bizi izlerken kolunu daha sert dürttüm.

''Kalksana''

Yüzünü buruşturup gözlerini açtı.Nerede olduğunu anlamak istercesine etrafına baktığında en son bana bakmıştı.Gözlerimiz buluştuğunda şaşkınlıkla ''Seda?'' dedi.

Kucağımdaki kafasını kaldırıp etrafa baktı.Doğrulduğunda acıyla inleyip karnını tuttu.Taksiciye ücreti ödeyip taksiden indim.Batuhanın olduğu tarafın kapısını açtığımda kolunu omzuma yaslayarak yürümesini sağladım.Çıkardığımız sesler apartmanda yankı yaparken sessiz olmaya özen gösteriyordum.Batuhan bir anda yere düştüğünde sesli bir şekilde kahkaha attı.

''Ne gülüyorsun be!''

Sesimi kısık ama oldukça sinirli çıkarmıştım.İşaret parmağını dudağına götürüp ''Şşşşş'' diye bir ses çıkardı.Daha sonra ise komik bir şey yapmış gibi gülmeye başladı.

Asansör kapısını açtıktan sonra Batuhan'ı kolundan sürükleyerek asansör kabininin içine soktum.O ise hala ''şşşşş'' deyip gülüyordu.Tavana bakarken sabır dilercesine ellerimi açtım.Ona yardım etmeye çalışırken onun beni düşürdüğü durum sinirlenmeme sebep oluyordu.Asansör durduğunda bir an onu kapının önüne atıp evime gitmeyi düşündüm ama o kadar kötü gözüküyordu ki vicdanım el vermedi.Kolundan tutup ayağa kaldırmaya çalıştım bu sefer yerden destek alarak kalkmıştı.Karşılıklı iki daireden sağ taraftakine yürüyüp kapı zilini çalmak için elimi kaldırdım.Kapıyı kimse açmadığında yardımcısının bugün izinli olduğunu anlamıştım. Batuhan'ı duvara yaslayıp cebinden anahtarlarını aramaya başladım.Ceketinin cebinde bulamayınca başımı kaldırıp ''Anahtarların nerede?'' diye sordum.

Gözlerini baygınca yüzümde gezdirdi.En son dudaklarıma baktığında orada gereğinden fazla oyalanmıştı.Bir anda bana doğru eğilip dudaklarını dudaklarıma bastırdığında şaşkınlıkla gözlerimi açtım.Batuhan ise gözlerini kapatmış dudaklarımı aralamaya çalışıyordu.Geri çekilip yumruk yaptığım elimi yüzüne geçirdim.Sendeleyip duvara tutundu.Gözlerini sanki yeni uyanmış gibi etrafta gezdirdi.

''Anahtarlarını ver artık! Yoksa ben gidiyorum''

Elini kot pantolonunun cebine attığında içinden anahtarları çıkarıp bana doğru fırlattı.Yere düşen anahtarları alıp çelik kapının kilidini açtım.Batuhanın omzumdan destek almasına izin vererek içeriye çektim.Kapıyı arkamızdan kapatıp anahtarları rastgele fırlattım.Daha önce bir kez daha geldiğim evde gözlerimi gezdirip Batuhan'ın odasını bulduğumda oraya doğru yürüdüm.

Işıkları açıp yatağının örtüsünü de kaldırdığımda omzumdaki kolunu ittirip yatağa düşmesini sağladım.Gözlerimi vücudunda gezdirdiğimde üstündeki kirli kıyafetlerin çıkarılması ve yaralarına pansuman yapılması gerektiğini anladım.

Giysi dolabından temiz tişört ve eşofman altı bulduktan sonra yatağın üstüne koydum.Banyodaki dolapları karıştırırken ilk yardım çantasını da bulmuştum.Odaya geri döndüğümde yatağın kenarına oturup ceketini çıkardım.Tişörtünü çıkartırken gözlerini araladı.Çapkın bir şekilde sırıtırken ''Beni soymaya bu kadar meraklıysan kendimde halledebilirim bebeğim.Bu kadar acele etme.'' dediğinde sinirden dişlerimi sıkmıştım.

Tişörtünü çıkarıp yere attıktan sonra ilk yardım çantasından gerekli olan malzemeleri de çıkardım.Pamuğa tentürdiyot damlattıktan sonra karnındaki yaraya pamuğu bastırdım.Yüzünü buruşturup acıyla inlediğin de sırıttım.Bana söylediği sözleri aklıma geldiğinde pamuğu daha çok bastırıyordum.Dişlerini sıkıp sinirli gözlerini bana çevirdi.Onu umursamayıp yarasını temizlemeye devam ettim.Yara bandını yapıştırdığım da işim bitmişti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 06, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Her Sevgi Gerçek DeğilHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin