Giriş

97 23 17
                                    

Merhabalar,

Kural Koyucu ve LEYLİFER: Kanlı Ay'dan gelen okuyucular, hoş geldiniz.

Eğer yeni bir okuyucuysan sen de hoş geldin, lütfen üstteki kurgulara göz at; ikisi de birbirinden güzel ve sıra dışı. :)

Bu kurgu farklı olayları ve ana karakterleri ele alan iki kitaptan oluşuyor, girişi ve birinci bölümü okuduktan sonra diğer kitap olan Ölümle Dans Edenler'e gidip kurgunun öbür kısmını okumayı unutma.

İyi Okumalar!

Taylor Swift- august

12 yıl önce

Geniş bahçenin tahta verandası gökyüzünün bahşettiği tatlı esintinin uğrak yeriyken, her zaman beraber olan dört çocuk karınlarının üzerinde uzanarak boyama yapıyordu. Esinti yanaklarına dokunurken zaman zaman yerinden oynayan saçılmış pastel boyalar birinden diğerine sürükleniyordu.

Her birinin minik parmakları çeşitli renklere boyanmıştı; henüz altı yaşında olmalarına rağmen oldukça zeki ve hayal gücü geniş çocuklardı onlar. Günün önceki saatlerinde saklambaç ve legolarla oynamalarına rağmen enerjileri tükenmemişti; sonrasında daha önce beraber gizli gizli izledikleri dedektif filminden akıllarında kalan olayları çizmek istemişlerdi. Her çocuk gibi onlar da meraklıydı; ama merakları yalnızca belli konularla sınırlı değildi.

Ceyhun başını karaladığı kâğıttan kaldırarak bal rengi gözlerini halen resimlerini çizmekte olan arkadaşlarında gezdirdi, ''Ben sıkıldım.''

Bakışlarını kağıdından kaldıran bir sonraki kişi Safir olmuştu, ''Niye?'' dedi saf bir soru tonuyla, önüne düşen sarı saç tutamlarını kulağının arkasına sıkıştırırken.

''Çizemediği için sıkılıyor,'' dedi Kırlangıç başını halen çizmekte olan resminden kaldırmadan.

Kıraç Ali doğrulurken Ceyhun'u gıcık edercesine gülüyordu ama esmer çocuk koyu kahverengi gözlerinin hedefi olarak Kırlangıç'ı seçmişti çoktan. ''Çok kabasın kızıl kız.''

Safir en yakın arkadaşı da olsa her zaman gerçekleri söylemekten yanaydı. ''Böyle söylüyorsun çünkü aramızda en iyi resim yapan sensin. Yoksa benimkine bak,'' dedi bir çırpıda ellerine aldığı resmi Kırlangıç'ın yönüne doğru kaldırıp tutarken. ''Aynı Ceyhun'unki gibi oldu benimkisi de.''

Kırlangıç başını resminden kaldırıp ela gözlerini direkt olarak ona bakan arkadaşlarına çevirerek güldü, ''sadece şaka yaptım, abartmayın bu kadar.''

''Senin yakın arkadaşın avukat olacak kızıl,'' dedi Kıraç Ali resminin önünde bağdaş kurarken. ''Sarı civciv görev başında, her zamanki gibi.''

Diğer köşeden, konuşan esmer çocuğa ters ters bakan Ceyhun'un bakışları yerinde doğrulurken nefes bulmuştu. ''Bana özel bir şey değil sonuçta.'' dedi şaibeli bir tavırla.

''Ama...'' diye devam etti Kıraç Ali, ''civcivin resmi Ceyhun'unkinden daha iyi, bu da bir gerçek. Hiç kıyaslamayın bile.''

Safir minik elini yumruk yaparak Kıraç Ali'nin dizine savurdu, küçük yumruk esmer çocuğa ulaştığında, ''yavaş!'' diye yalandan haykırdı.

Verandanın balkon camından başını uzatarak çocuklardan gelen sesi kontrol eden Sevde Hanım, içeride Safir'in annesi Zeliha ile ettiği sohbeti sürdürmeye devam etti. Sevde Hanım'ın kontrolü tüm çocukları bir saniyeliğine susturmuştu, oğlu Ceyhun ise annesine otuz iki diş sırıtmıştı.

ŞEYTANLA DANS EDENLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin