suicude

242 19 16
                                    

!Uyarı!
İntihar konusunda hassas olanlar bölümü okumasın lütfen, etkilenebilirsiniz. Aynı şekilde 10 yaşından küçük varsa yine okumasın. Diğerlerine iyi okumalar :)







Nayeon son kez baktı Kyungsoo'nun ona yazdıklarına, hızla bir şeyler yazıyordu ona ama görmek istemediği için hemen engelledi onu. Belki de onu vazgeçirmek istiyordu, Nayeon vazgeçmeyecek kadar kafaya koymuştu bunu.  Bıkmıştı artık, dayanamıyordu. 

En küçük sesten korkmaktan, birilerine bağlı yaşamaktan, her şeyin küçük bir çocukmuş gibi ondan saklanılmasından bıkmıştı artık. Nefes almak bile çok zordu artık onun için... Yaşıtlarını kıskanıyordu, onların her istediklerini yapıp olgun insanlar gibi yaşamalarını çok kıskanıyordu. 

Beraber büyüdüğü arkadaşlarına bakıyordui, Jihyo mesela. Yaşından bile büyüktü sanki. Her zaman birilerine sahip çıkıp yardım ederdi.

Junmyeon, her zaman Chanyeol'dan sonra en sevdiği kişi olmuştu. Yumuşak sesiyle şefkatli abiliğiyle hep sevmişti Nayeon onu. Her zaman sakinleştirme etkisi vardı çünkü.

Sehun ve Mina en yakın arkadaşlarıydı onun. En azından o olaya kadar... Belki de onlar hala Nayeon'u en yakın arkadaşları olarak görüyordu. Ama Nayeon onu sevmediklerini düşünüyordu. Çünkü kim her şeyden korkan, insanlarla oturup düzgün bir muhabbet edemeyen insanı sever ki? Sevmesini bırakın, en yakın arkadaşı olmayı kim ister?

Sinir bozukluğuyla kalktı ve Chanyeol'a sarıldı. Chanyeol barışmak istediğini düşünüp sarılmasına karşılık vermişti. Ama Nayeon son bir kez sarılmak istemişti abisine, ne kadar kızgın olsa da ona son bir kez.

Nayeon yüzüne çakma bir gülümseme kondurup mutfağa ilerledi. Orada gördüğü ve kimsenin fark etmeyeeği büyüklükte olan bıçağı seçip sweashirtünün koluna sıkıştırdı ve mutfaktan çıkıp normal bir şekilde tuvalete gidip kapıyı kilitledi. 

Kolunu sıkıştırdığı bıçağa baktı. Korkak değildi o, ispatlayaaktı herkese. Çocuk olmadığını, duyguları olduğunu ispatlayacaktı. Her şeyin bilincinde olduğunu...

Aynanın karşısına geçip durdu, sanki korkmuştu biraz. Umursamadı ve kollarını yukarı sıyırdı. Son bir kez baktı bileklerine, kafasını kaldırıp yüzüne. Korkmuyordu garip bir şekilde. Rahatlayacağını düşünüyordu, insanların ona olan önyargılarından, büyük biri olacaktı, insanların ona saygı duyduğu bir insan...

Çamaşır makinesinin üstüne koyduğu bıçağı yavaşça aldı ve sol bileğinin üstüne götürdü. Yavaştan ellerinin titrediğinin farkındaydı ama takmadı o titremeyi. Bir anda hızlıca çekti bıçağı. Canı çok yanmamıştı, kolay olacak diyordu.

Sol eli doğal olarak titremeye başlamıştı, daha hızlı olması gerektiğini düşündü ve sağ elini daha hızlı kesti. Kurtuluyorum diyordu kendi kendine. Bu saçma halinden kurtuluyordu. Korkmuştu ama biraz, korkmaması gerektiğini düşünüp yavaşça yere oturdu ve gözlerini kapattı. Aıyan bileklerini düşünmeden uyumaya çalıştı...

...

"NAYEON! İNTİHAR EDİYOR!"

Kyungsoo'nun telefonu fırlatıp bağırmasıyla başta Momo olmak üzere herkes korkudan buz kesilmişti. Hiç kimse tek kelime edememişti. 

"Ya birini ara numarası yok mu sende kimsenin? YA KYUNGSOO ARASANA BİR ŞEY OLACAK!"

Kyungsoo o an pişman olmuştu kimsenin numarasını almadığına. Titreyen ellerini saçına götürüp çekiştirdi. Baekhyun haklıydı neden onda kimsenin numarası yoktu?

O an hatırladı Chanyeol'un numarsını aldığını. Hızlıca gidip montunun ceplerini karıştırmaya başladı. Dış ceplerinin birinde buldu kağıdı. Hızlıca açtı ve kağıdı en yakınındaki Jongdae'ye attı.

"NUMARAYI SÖYLE!"

O söylerken hızlıca numarayı girdi ve aramaya başladı. Deli gibi dua ediyordu içinden bir şey olmadan ulaşmak için. Ama telefon açılmıyordu.

Tam kapatıp tekrar aramaya kalkacağı sırada telefon açıldı.

"Merhaba?"

"CHANYEOL KYUNGSOO BEN!"

"Aaa selam!"

"BENİ DİNLE NAYEON AZ ÖNCE BANA SAÇMA SAPAN MESAJLAR ATTI İNTİHAR FALAN EDECEK ENGEL OL!"

"N-Nayeon mu? Hadi ama korkar o."

"YA CİDDEN GÖZÜNÜ KARARTMIŞTI! NE OLUR KONTROL ET! BİR ŞEY OLURSA SEN VİCDAN AZABI ÇEKERSİN!"

"T-tamam bekle. Bakıp arayacağım."

Chanyeol inanmasada istemsizce korkmuştu biraz. Hemen ayağa kalkıp Nayeon'un az önce girdiği tuvaletin kapısına doğru yürüdü. Önce yavaşça vurdu kapıya.

"Nayeon? Orada mısın?"

Ses alamayınca tekrar aynı şiddette vurdu kapıya. Korkusu iyice artıyordu. Ne yapadı ona bir şey olsa? Korkuyordu artık hem kapıyı yumrukluyor hemde kırmaya çalışyordu. Junmyeon peşinden gelmişti seslere.

"Chanyeol? Ne oldu? Bir şey söyle bana bak."

Chanyeol ağlayarak kapıya omzuyla vuruyordu ama bir şey vardı ve kapının kırılmak için mesafesi yoktu. Nayeon olduğuna inanmıyordu onun, o olamazdı çünkü. 

Nayeon ne olursa olsun severdi yaşamayı çünkü.

Chanyeol durmayınca, hatta daha çok hızlanınca Junmyeon Chanyeol'u kollarından tutup durdurmuştu. Ama Chanyeol ağlamaktan konuşamıyordu.

"NE OLDU YA?"

"Nayeon... Nayeon intihar ediyor."

Junmyeon öylece kalakalmıştı. Chanyeol yere çökmüş öylece ağlarken o vurmaya devam ediyordu kapıya. Korkudan titriyordu o da. Chanyeol'un bu sefer dayanamayacağını hissediyordu.

Kapı en sonunda açıldığında yerde hareketsiz ve tam olarak kan gölü içinde yatan Nayeon'u gördü Junmyeon. Bir yerde ağlayan Chanyeol'a, birde Nayeon'a baktı.

"C-CHAEYOUNG AMBULANSI ARA!"

Chanyeol Junmyeon'un dediğiyle yerinden sıçrayıp Nayeon'a baktı. Ağlaması iyice artmıştı. Nayeon'un yüzüne avucunun içine aldı ve öylece ağlamaya başladı. Konşamıyordu bile. Chaeyoung ise duyduğu sesle odasından fırlamış ve o da olanları görünce telefonu elinden düşürmüştü. Öylece bakıyordu. Hepsi ne yapacağını şaşırmıştı.

"CHAEYOUNG SANA AMBULANSI ARA DEDİĞİMİ HATIRLIYORUM!"

...

"Sehun, herkesi topla attığım konuma gelin. Ne olduğunu sakın sorma çünkü cidden anlatacak durumda değilim."

Neyse ki hastaneye yetiştirebilmişlerdi Nayeon'u. Herkese haber verme görevi Junmyeon'a kalmıştı, ama onunda konuşacak hali yoktu. Ağlamaktan onun da gözleri şişmişti. 

"K-Kyungsoo'yu aramam lazım."

Chanyeol zorla telefonunu çıkartmış son aramalardan Kyungsoo'yu bulup aramıştı. 

"BİR ŞEY OLMUŞ MU?"

"Hastanedeyiz."

Kyungsoo onu duyduğu an telefonu kapatmıştı. Gözyaşlarını tutamıyordu. Minseok ne olduğunu fark edip hızlıca sarılmıştı ona ama nafile.  Hıçkırarak ağlıyordu. Momo'da ağlamaya başlamıştı. Nayeon'u Kyungsoo'ya ayarlamak dışında da çok sevmişti Nayeon'u . Tatlı biri diye düşünüyordu.

"Sen çabuk haber verdin Kyungsoo. Bir şey olmaz. Hiç merak etme güven bana."

"Abi ben ona bir şey olursa gerçekten bu sefer yaşayamam..."

GÖZLERİM DOLDU LAN
LAN HARBİ KÖTÜ OLDUM.
NEYSE VOTELAYIN ŞİMDİ BULLY YB YAZACAM.

 եɾմsե ʍҽ ❆ 𝙺𝚢𝚞𝚗𝚐𝚢𝚎𝚘𝚗Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin