çıkmadın aklımdan bir gün, yüzün hep gözümün ucunda.

413 40 10
                                    

osman, sinan'ın yanından çaresizce ayrıldığı o anı düşünmeye başladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

osman, sinan'ın yanından çaresizce ayrıldığı o anı düşünmeye başladı. sinan'ın ona karşı olan bakışlarını, sözleriyle davranışlarının tutarsızlığını, yüreğine adeta bir ok gibi saplanan cümlelerini... 

sinan, o cümleyi kullandıktan sonra burukça gülümsemekle yetinmişti osman ve çekip gitmişti sinan'ın yanından. sinan belki bunu anlayamamıştı, anlayamayacaktı da ama canı yanmıştı. 

biliyordu osman, bu son canının yanışı olmayacaktı ama sinan'ı tüm bunlara rağmen sevmişti, acısına rağmen. sinan'ın acısını, kendi acısı yaparak zaten yara bere almış vücuduyla zar zor taşıyarak... 

"sikip attı işte her şeyi," dedi osman, bakışlarını eda'ya çevirirken. 

"ben seni en başından uyarmıştım osman. sinan böyledir işte, karşısındaki kişinin kim olduğunu umursamadan lafların hepsini sıralar ama sonra pişman olur." osman, anlayışla salladı başını ama ister istemez omuz silkmişti.

"sinan hiç sevilmemiş ki eda..." diyebildi osman dolan gözleriyle. 

eda, osman'la da, sinan'la da yakın arkadaştı ve ikisinden birisinin üzülmesi canının sıkılmasına neden oluyordu. hele ki birbirleri yüzünden üzülmeleri... eda'nın işini katbekat zorlaştırıyordu. 

"doğru, sinan hiç sevilmemiş," diyerek onayladı eda osman'ın söylediklerini. "peki sen osman?" 

eda'nın sorusuyla afalladığını hissetti osman. sadece eda'yla değil, hiç kimseyle bu tür konularda konuşmamıştı. hoş, kimse de merak etmişti bu kırgın ruhun yaşadıklarını, hissettiklerini. 

"neyi kastediyorsun?" osman'ın anlamamazlıktan gelişi eda'yı burukça gülümsetti. 

"şu hayatta benden başka hangi arkadaşına söyleyebildin eşcinsel olduğunu?" durakladı osman. babasından sonra bunu ilk defa eda'ya söyleyebilmişti. babası, osman'ı olumlu karşılamaya çalışsa da bir daha hiç eskisi gibi olamamışlardı. 

evet, babası osman'ın her yaptığıyla yanlış bile olsa gurur duyuyordu ama aralarında tahmin edilemez bir uzaklık vardı. işte bu uzaklık, osman'ın itirafıyla başlamıştı. 

"bu konulara girmek istemiyorum," dedi osman kesin bir dille. eda, osman'a bakmayı sürdürdü ama ne diyeceğini bilemiyordu.

"geri zekalı," diyebildi en sonunda. osman, eda'nın düşünüp bu lafı söylemesine gülerken cebinden fındık çıkarttı ve eda'ya uzattı.

"ben de seni seviyorum eda."

24'08

bana bir masal anlat || sinman.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin