Yalnız Kurt

7. Bölüm "Hesap"

Bu bölüm reynxesma'ya ithafen yazılmıştır.

Miharu, gözlerini açtığında kendisini odasındaki yatağında yatarken buldu. Dün olanları düşündükten sonra kendi kendine "hesap vakti" deyiverdi. Üstünü giyinip odasından çıktı ve merdivenlerden inerek konuşma seslerini duyduğu mutfağa yöneldi. Gizlice içeriye baktığında melek lordunun, anne ve babası ile konuştuğunu gördü. Miharu aslında konuşulanları gizlice dinlemeyi hedeflediysede melek lordu varlığını hissetmiş olacak ki konuşmayı kesip Miharu'yu çağırdı.

-"Miharu, lütfen içeri gel."

Miharu'nun anne ve babasının bakışları kapıya yönelmişti. O sırada Miharu çekingen bir tavırla içeri girdi. O mutfağa adımını attığı anda annesi çoktan yerinden kalkmış ve Miharu'ya sarılmıştı bile.

-"Ah Miharu, iyi olmana çok sevindim. Beni çok endişelendirdin."

Gözlerinden bir iki damla yaş süzüldü.

-"Tamam anne ağlama, ben iyiyim."

Miharu annesini yatıştırdıktan sonra dikdörtgen şeklindeki mutfak masasının her bir kenarına oturdular. Miharu'nun annesi ile babası, melek lordu ile de Miharu karşılıklı oturdulardı. Kimseden çıt çıkmıyordu. Melek lorduyla Miharu bakışırken, annesi ile babası da onlara bakıyordu. Melek lorduyla Miharu uzun bir süre bakıştıktan sonra lord dayanamayıp konuya girdi. Çok mutluydu.

-"Sevgili Miharu, seni bulabildiğim için çok sevindim."

Miharu çok şaşırmıştı.

-"Beni mi arıyordunuz, peki neden?"

-"Evet, seni arıyordum. Kurtadam lordu benim yakın bir dostumdu. Dostum du ama klanı katledilirken yanında olamadım."

Lord başını öne eğmişti. Ama kendini hemen toplayıp Miharu'nun gözlerinin içine bakaraktan konuşmasına devam etti.

-"Kurtadam lordu çok zekiydi. Elbet bir gün klanının katledileceğini biliyordu. Bu yüzden benden, tüm bu olaylardan önce bir şey istedi. Kendisi öldürülse sıkıntı değildi. Sonuçta başka bir lord seçilebilirdi. Bu yüzden eğer ki tüm klana bir şey olursa, yani tüm klanı katledilirse, hayatta kalmayı başaran kurtadamları himayeme almamı istemişti. O, bunu söylememiş olsaydı da zaten aynı şeyi yapardım. Bana sağ kalan bir kurtadamın kaldığının haberi gelince de heryerde seni aramaya başladım. Tabi benden önce seni iblis lordu buldu. Bunun için üzgünüm. Daha erken gelmeliydim."

-"Hayır, önemli değil. Size bir teşekkür borcum var."

Miharu bakışlarını anne ve babasına çevirdi.

-"Ailemi kurtardınız. Gerçekten teşekkür ederim."

-"En azından bunu yapabilmeliydim. Öz ebeveynlerinide kurtarabilmek isterdim."

Lord başını öne eğdi.

Miharu "Hayır!" diyerek ayaklandı. Lord şaşırmıştı. Miharu devam etti.

-"Bu sizin suçunuz değildi. Herşeyi kendiniz üstlenmeye çalışmayın lütfen. Bizi katlettiklerine göre... zayıf olan.... bizlermişiz. Ayrıca tüm suç iblis lordunun ve onunla birlikte klanımı katledenlerin. Sizin bir suçunuz yok. Bize yardım etmeye zorunluluğunuz olmadığı gibi kurtarmaya da zorunluluğunuz yoktu. Zorunlu olmadığınız bir şeyin de suçunu siz üstlenemezsiniz. Bu yüzden kendinize bu kadar haksızlık etmeyin. Eminim kurtadam lorduda kendinize bu kadar yüklenmenizi istemezdi."

Lord şaşkınlıkla Miharu'ya bakarken gözlerinden birkaç damla yaş süzüldü. Miharu'nun annesi bunu gördükten sonra oğluna döndü.

-"Miharu, naptın? Hemen özür dile. Bak, lordu ağlattın."