Buna yazayım bakalım bölüm ♥
Alec gün boyu fazlaca kez düşünmüş olsa da akşamın ilerleyen saatlerinde Magnus'un odasına gitme kararı almıştı. Evet evet, oraya gidecekti ve Magnus ile konuşacaktı. Devamında ne olacağı ikisine kalmış bir durumdu.
Bu yüzden Jace uyuduktan sonra odadan çıktı. Şu an ona açıklama yapacak kafada değildi çünkü.
Karanlık koridoru hızlıca geçip biraz zorlanarak da olsa Magnus'un odasını bulmuştu. Kapıyı hafifçe tıklayıp gel sesini duyduktan sonra içeriye giriş yapmıştı.
Magnus ışıltılı aynası önünde oturmuş yüzündeki makyajı silerken aynadan Alec'e bakmıştı.
"Gelmezsin sanmıştım ama beni yine yanılttın." Deyip gülümsedi Magnus ve Alec'e döndü. Üstünde ipekten bir gecelik vardı ve odanın loş ışığı altında gecelik parlıyordu.
Alec o an için üstünde duran bu aptalca eşofman takımına lanet etmişti.
"Ben sadece... konuşmak için gelmiştim."
"Yatakta da konuşabiliriz Alec, tabii ben pek konuşma taraftarı değilim."
Yanda duran içki masasına yöneldi Magnus ve eline bir bardak aldı.
"Viski?"
"Ben... almasam daha iyi."
"Tek içmek zevkli olmuyor pek." Deyip bardağı kenara bıraktı Magnus ve Alec'e doğru yürümeye başladı. Alec'in gerginliği yüzünden bile belli oluyordu.
"Seni stresli gördüm." Deyip iki elini Alec'in omzuna yerleştirdi Magnus. "Seni rahatlatabilirim hem de her anlamda."
Bunu derken bir elini hafifçe aşağılara indirdi Magnus ve işaret parmağı Alec'in göğüsü üstünde daireler çizmeye başladı.
"Be... ben şey... genelde bu kadar çabuk şey yapmam ben... yani... ben..."
"Evet biraz hızlı bir insanım ama ne demişler; hızlı yaşa, genç öl."
Magnus parmak uçları üstünde birazcık yükselip Alec'in kulağına yaklaştı.
"Asla pişman olmazsın."
"Bundan emin değilim işte. Burada bir aydan fazla süre kalacağım ve sürekli yüz yüze bakacağız. Sana aynı gözle bakamam."
"Bakma zaten." Deyip geriye çekildi Magnus. "Tek sefer olmasını isteyen kim? Bu aralar bir erkeğe çok ihtiyacım var. Aptal bir kız arkadaştan sonra şöyle sert birkaç sevişme beni kendime getirecek."
"Kendimi kullanılmış hissederim."
"Kullanılma olayı karşılıklı olduğu sürece bir sorun teşkil etmez bence. Sonuçta sen de beni kullanacaksın. Sadece seks Alec, senden duygusal bir beklentim yok. Senin de benden olmasın."
Alec'in tam olarak endişe ettiği şey de buydu. Ya ondan böyle bir beklentisi olursa? Şu an öyle bir durum söz konusu değildi ama olmayacağının garantisi var mıydı?
Yine de Magnus Bane ile sevişme fırsatını kaçırmayı kesinlikle istemiyordu.
"Çok inatçısın." Deyip Alec'i hafifçe kapıya doğru itti Magnus. Bir elini de Alec'in eşofman ipinde gezdirmeye başlamıştı. "Ama ben de inatçıyımdır."
Ona yaklaşıp dudaklarını Alec'in dudakları ile birleştirdi Magnus. Alec dayanamayıp ona karşılık verirken Magnus elini onun yüzüne çıkarmıştı.
Alec de bir eliyle onun belini kavrarken diğer elini Magnus'un saçlarına çıkardı ve onun bedenini kendine yasladı. İkisinin arasındaki azıcık mesafe de kapanınca bedenleri birbirlerine sürtünmeye başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Glitter And Gold
Short StoryMagnus dünyaca ünlü bir moda tasarımcısı. Yaklaşan yeni defilesi için model seçmeleri yaparken hayatının nasıl değişeceğini nereden bilebilirdi ki?