•8

2.3K 158 47
                                    

Bölüm Şarkısı: Sabrina Carpenter-Sue Me

nakrargzr: Çok güzelsin bebeğim

denizzsayman: Güzel mi

denizzsayman: Yakışıklı demek istedin herhalde

nakrargzr: Hayır tam olarak güzel demek istedim

denizzsayman: Bir erkek nasıl güzel olabilir ki

nakrargzr: Deniz...

nakrargzr: Kendini benim gözümden görmediğin için böyle diyorsun

nakrargzr: Sen dünyanın en güzel varlığısın Deniz

nakrargzr: Ve kesinlikle itiraz kabul edemem bu konu hakkında

nakrargzr: Çok hassas bir konu yani benim için

denizzsayman: Neyim güzel olabilir ki

denizzsayman: Yakışıklı olduğumu da düşünmüyorum zaten pek

nakrargzr: Aynanın önüne geçip kendine sadece alıcı gözüyle bakma

nakrargzr: Aynanın önüne geç ve her bir yerini ayrı ayrı incele

nakrargzr: Hafif pembe dolgun dudakların

nakrargzr: Minik burnun

nakrargzr: Kumral, alnını kapatan saçların

nakrargzr: Yeşil ağırlıklı ela hafif çekik ama kocaman gözlerin

nakrargzr: Mutlu olunca gözlerindeki o ışıltılı bakış

nakrargzr: Ağlamak istediğinde burnunun kızarması

nakrargzr: Sıkılınca dudaklarını büzmen

nakrargzr: Senin her halinde kusursuz bir güzelliğin var Deniz

denizzsayman: Kimsin sen

denizzsayman: Neden beni bu kadar iyi tanıyan birinden mağdur bırakıyorsun beni

denizzsayman: Neden seninle karşı karşıya konuşamıyorum

denizzsayman: Neden ben de senin her halini inceleyemiyorum

nakrargzr: Özür dilerim ama bunu sana söylemeyeceğimi biliyorsun

denizzsayman: Evet biliyorum

denizzsayman: O yüzden kendim bulacağım seni

denizzsayman: Başından beri sana saygı duydum

denizzsayman: Ama beni bu kadar iyi bilen birini benim bilmemem çok büyük haksızlık

***

Deniz

Aramızda bir şey olmayacaktı tabii ki. Ama o bunun nedeni Emir zannediyordu. Emir'le ilgili dövme yaptırmamın sebebi eski sevgilime olan sadakatim değildi. Emir'in ölümünden birkaç gün önce ayrılmıştık ve bu ikimizin ortak kararıydı. Ama üstüne onun öldüğünü duymak canımı yakmıştı. Bunun üzerine dövme yaptırmıştım. Sonuçta önemli olan ayrılmamız veya eskiden birbirimize aşık olmamız değildi. Önemli olan birbirimize karşı hep saygılı olmamızdı ve bende bu duyguları yaşatmak adına bir dövme edinmiştim.

Kimse bunları bilmezken onun bilmesini beklemezdim. Ege'yle Kaan'dan öğrenmediyse imkansızdı çünkü. Ama şimdilik Emir yüzünden bir şeyler olmayacağını bilmesi iyiydi. Zamanı gelince ve ben kim olduğunu öğrenince asıl nedenini açık açık söylerdim.

"Deniz bizimle misin abi?"

"He evet n'oldu?"

"Ohoo ne anlatıyoruz biz iki saattir."

"Ne bileyim oğlum dalmışım işte."

"İyi, peki. Eee şu sana yazan... Bulamadın mı hala kim olduğunu."

"Emin değilim. Sanırım pek tanımadığım biri."

"Herhangi bir şey biliyor musun onunla ilgili?"

"Hayır, kendinden bahsetmiyor. Bu okulda olduğunu biliyorum sadece."

Evet Kaan'la Ege'ye bahsetmiyordum konuştuklarımızdan. Sanki anlatmasan daha iyiydi gibi geliyordu. En azından kim olduğunu bulana kadar...

***

Rüzgar

Çok sıkıntı değildi beni bulmak istemesi. Sonuçta gelip telefonuma girip karıştıracak hali yoktu. Sınıfta Sarp'tan başkasının da haberi olmadığından kime sorsa cevap alamazdı. Ama sonuçta imkansız değildi ve bu bir sorundu.

"Sarp, Deniz beni arayacağını söyledi."

"Sen ne dedin?"

"Ne diyebilirdim ki? Bir şey demedim."

"Görüldü mü attın çocuğa aptal."

"Evet niye ki?"

"Yani ne bileyim korktuğunu falan sanacak seni bulmasından."

"..."

"Korkuyor musun?"

"Emin değilim."

"Anladım."

"Aras nerede ya?"

"Neden, n'oldu?" diye sordum yanımıza gelen Toprak'a. Belen'le beraber bize doğru yürüyorlardı ellerinde test kitaplarıyla.

"Sence?"

"Sorun mu var yine?"

"Hmhmm."

"Harbi oğlum neden gelmedi yanımıza bugün hiç?"

"Ya bu geçenlerde birinden bahsediyordu ya Fransız mıymış neymiş işte ona yazmış. Saçmalamış baya ama arada Fransızca bir şeyler de söylemiş. Meğer bu çocuk Türkçe biliyormuş, ne saçmaladığını sormuş bu aptala. E doğal olarak rezil olmuş. He bu arada bir iki bir şey yazsa neyse de bir senedir böyle saçmalıyormuş."

"Eee?" diye sordu açık ağzıyla beni dinleyen Belen.

"Eee'si kendisi şuan çok depresif bir iguana."

***

"Ya nasıl sakin olmamı bekliyorsun, nasıl?" okul çıkışı Aras zorla herkesi kendi evinde toplamıştı. İçini dökmesi gerekiyormuş. Falanmış filanmış.

"Yani en azından Türkçe biliyormuş."

"Sarp salak mısın salak rolü mü yapıyorsun anlamıyorum."

"Ya hayır en kötü ne demiş olabilirsin ki çocuğa. Biraz sulanmışsın sadece."

"Aynen altı üstü bir senedir neredeyse her gün yavşadım çocuğa. Biraz sulanmışımdır sadece değil mi?"

"O ne saçmaladığını sorunca sen ne dedin ona?"

"Siktir yazdım."

"Aras bu zamana kadar nasıl yaşadın merak ediyorum. Hayır yani derslerin falan da iyi olunca zeki bir şey sandık seni."

"Düzgünce açıklama yapmayı düşünmedin mi hiç?" ikizim diye demiyorum çok mantıklı bu kız.

"Açıklama yaptım zaten."

"Ne dedin?" diye sorduk aynı anda.

"Pardon arkadaşım yazmış dedim."

******

paperwhite | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin