•15

1.8K 111 14
                                    

Bölüm Şarkısı: Conan Gray-Generation Why

rzgrarikann: Ben de bana "Seni hâlâ seviyorum." demeni beklemiyordum

rzgrarikann: Hani arkadaşımla yaklaşık iki sene çıkmandan ve onun ölümünden sonra falan

rzgrarikann: Ani geldi biraz istediğin gibi tepki vermediysem üzgünüm yani

denizzsayman: Seni hâlâ sevdiğimi bildiğini de biliyorum Rüzgar

denizzsayman: Şaşırmış gibi yapmana gerek yok

denizzsayman: Toprak bana her şeyi anlattı dediğimde ciddiydim

denizzsayman: Şuan bilmediğim tek şey senin düşüncelerin

denizzsayman: Konuşmamız gerektiğini sen de biliyorsun neden birbirimizi dinlemiyoruz

rzgrarikann: Evet senin beni hâlâ sevdiğini biliyordum Deniz

rzgrarikan: Beni sevdiğini ve Emir'le ayrıldığınızı bilmesem ölen arkadaşımın sevgilisine yazmazdım

rzgrarikann: Ama beni sevdiğini Emir sadece sanılarından yola çıkarak söylemişti

rzgrarikann: Bunu senin ağzından duymaksa bana çok yabancı bir duygu

rzgrarikann: Bu duyguyla yüzleşirken bir de seninle yüzleşirsem neler olacağını bilmiyorum

rzgrarikann: Ben

rzgrarikann: Ben bu duygudan çok korkuyorum Deniz

***

Deniz

Korkuyordu. İyi ama neden? Benim ona olan sevgimden mi? Ona bu kadar çabuk açılmamdan mı? Onunla konuşmak istememden mi? Yoksa duygularımı kabul etmekten mı? Ama bunları neden bana yazarken düşünmemişti ki? Yani sonuçta benim onu sevme ihtimalimi bilerek yazmıştı bana. İlla bir gün kim olduğunu öğrenecektim ve benimle her şeyi konuşması gerekecekti.

Başta bana yazanın Rüzgar olmasını istemiyordum çünkü nasıl başa çıkabileceğimi bilmiyordum. Ama sonrasında aslında tek yapmam gerekenin sakince onu dinlemek olduğunu anladım. Hatalı olduğumu kabul ediyorum. Toprak bana gelmeden benim gidip Rüzgar'ı dinlemem gerekirdi. Altı üstü onu dinlemekle hiçbir şey kaybetmezdim ama maalesef aklım başıma yeni gelmişti. Bir an önce her şeyi düzeltmem gerekiyordu ama onu da nasıl yapacağımı bilmiyordum. Sanırım Toprak'ı aramalıydım.

Toprak

Rüzgar'ın Deniz'le konuştuklarını anlatması ve beni Kaan'la ilgili sıkıştırması bitince sonunda uyku evresine geçmeye karar vermiştik ki bana bildirim gelmesiyle Rüzgar'ın yanından kalkıp telefonuma bakmaya gittim. Deniz mesaj atmıştı. Az çok düşünüyordum neden yazdığını.

"Ne bildirimi gelmiş?"

"Ha? Önemli değil ya. Sınıf grubundan yazmışlar." Deniz'in mesajına girdim.

denizzsayman: Şeyy Toprak saat geç oldu biliyorum ama seninle bir şeyler konuşmam lazım

tprkarikann: Zannedersem Rüzgar hakkında

denizzsayman: Aslında evet az önce onunla yazıştık ve ben bir şeyler yapmam gerektiğini düşünüyorum

tprkarikann: Açık olmak gerekirse ben de onun seni en kısa zamanda dinlemesi taraftarıyım Deniz 

tprkarikann: Ama o sırf istemediğinden dolayı değil korktuğu için konuşmuyor seninle

denizzsayman: Neden korkuyor ki

denizzsayman: Onu korkutan kişi ben miyim

denizzsayman: Neyden korktuğunu bile bilmiyorum

tprkarikann: Hazır önünüzde bir hafta sonu varken bu iki günü düşünerek geçirmenizi tavsiye ederim

tprkarikann: Eğer pazartesi günü onunla konuşmak istediğin şeyleri hâlâ aklında toparlayamamış olursan gelip benimle konuşmaktan çekinme

tprkarikann: Ama sana tavsiyem şu

tprkarikann: Çok derin düşünme çünkü gerek yok

denizzsayman: Teşekkür ederim Toprak

denizzsayman: Ve özür dilerim

tprkarikann: Rica ederim

tprkarikann: Ve özür ne içindi

denizzsayman: Kardeşini üzdüğüm için

tprkarikann: Öyleyse ben de senden özür dilerim

denizzsayman: Neden 

tprkarikann: Kardeşim de seni üzdüğü için

***

Deniz

Toprak gibi sırtını verebilecek bir insanın hayatında olması çok güzeldir herhalde. Sorunlara çözücü yaklaşımı ve olaylara çok yönden bakabilmesi onu mükemmel insan kategorisine sokuyor. Rüzgar'ın kardeşi olmasına rağmen ona anlattıklarımı Rüzgar'a anlatmayacağına eminin. Onu tam tanımasam da böyle bir hava yayıyor etrafına. Güvenilir.

Şimdi önümüzdeki iki gün boyunca Rüzgar'ın neden korktuğunu bulup sorunlara çözücü yaklaşmayı öğrenmem lazım.

***

Rüzgar

Toprak telefonunu bırakıp yavaşça yanıma uzandı. Tavana bakarken konuşmaya başladı. 

"Rüzgar sana bir şey sormak istiyorum."

"Sor yavrum."

"Korkunun sebebi ne? Sevdiğine tam ulaşmışken seni bu kadar geri çeken ne?"

"Toprak ben galiba Deniz'den korkuyorum." konuşmama devam etmemi istercesine bana baktı. 

"Yani onun yapacaklarından ya da söyleyeceklerinden değil; içinde Deniz geçen şeylerden korkuyorum. Onu şöyle kırar mıyım, böyle incitir miyim, tartışsak işler kötüye gider mi, ya ona yanlışlıkla bağırıp onu üzersem? Aklımda bu sorular uçuşup duruyor."

"Rüzgar'ım sen aslında Deniz'den değil, senin Deniz'e yapabileceklerinden korkuyorsun, haksız mıyım?" onaylarcasına kafa salladım. Bana bakmıyordu ama kafa salladığımı anlayarak konuşmaya devam etti.

"Tam olarak nasıl düşündüğünü anlamaya çalışıyorum ama bunlar benim kolayca anlayabileceğim duygular değil. Herkes sevgisini aynı şartlarda, aynı ölçülerde yaşamaz. O yüzden söyleyebileceğin tek şey çok düşünmemen. Düşündükçe daha çok düşünce ortaya çıkarıyorsun çünkü."

******



Bu bölümün gecikmesinden dolayı özür dilerim. Online sınavlarım falan başladı kaçırdığım dersleri yakalamaya çalışıyorum. Öte yandan trigonometri beni katlediyor. Ama artık buralardayım yakın zamanda mutlu mutlu şeyler yazacağım ehem ehem. Kendinize dikkat edin. :))


paperwhite | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin