•9

2.2K 152 107
                                    

Bölüm Şarkısı: Tom Odell-Another Love

Yakın arkadaşım diye demiyordum ama kendini rezil etmekte üstüne yoktu. Kesinlikle zeki gözükmesine kanmamak lazım çünkü yeri gelince aşırı aptal oluyordu. Hayır çocuğa bir iki kez yazmış olsan arkadaşının yazdığını söyleyebilirsin ama bir sene boyunca yazdığını söylemesi... Çok utanıyordum bunca zaman yanında dolaştığım için.

"O ne cevap verdi?" Toprak'la Belen meraklarından Aras'ı sorguluyordu. Sarp, Aras'a seninle neden tanışıyorduk bakışı atıyordu. Büyük ihtimalle benim de yüzümde o tarz bir bakış vardı.

"'Bir yıldır mı?' diye sordu."

"Haklı çocuk yani. Ulan madem sallıyorsun destekli sallasana. E tabi insanın dersleri iyi olunca destekli sallamak ne demek onu da bilmiyor."

"Benim içim kan ağlıyor sen gelmiş dalga geçiyorsun. Olmaz olsun böyle arkadaşlık."

" Buyur kapı orada Aras'çığım." Aras kalkıp kapıya yöneldi.

"Lan senin evindeyiz aptal çocuk."

"Çıkın lan o zaman evimden!" ayağa kalkarken konuşmaya başladım.

"Vay bee biz bunun için sevdiğimizi dövelim kendisi bizi kovsun. İsyan başlatıyorum arkadaşlar, kimler benimle?"

"Rüzgar aşkım yapma böyle ama." yavru iguana taklidi yapıyordu şerefsiz.

"Yapma lan şu yüz ifadesini."

"Ehehe biliyorum dayanamıyorsun."

"Neyse gidiyorum ben eve uykum var."

"Beraber de uyuyabiliriz Rüzgar'cığım."

"Yılışma lan. Kalmam ben senle evime gidiyorum." onunla son beraber uyuyuşumuzda beni yataktan atıp üstüme düşmüştü. Ağırdı hayvan.

***

denizzsayman: Selam n'aber

nakrargzr: İyiyim bebeğim senden n'aber

denizzsayman: İyiyim de

denizzsayman: Gerçekten bebeğim mi

denizzsayman: Oradan bebeğe benzer bir halim mi var

denizzsayman: Hayır aynadan öyle gözükmüyorum ondan soruyorum

nakrargzr: Evet gerçekten bebeğim

nakrargzr: Aynadan hiç bakmadım sana onu bilemem ama 

nakrargzr: Buradan sağdan soldan yukarıdan aşağıdan güneybatıdan kuzeydoğudan falan her yerden bebek gibi gözüküyorsun

nakrargzr: Ama benim bebeğim

denizzsayman: O zaman ben ufaktan kaçayım

nakrargzr: Hop nereye ya

nakrargzr: Şurada oturmuş iki muhabbet ediyoruz yaptığın şeye bak

denizzsayman: Git yanında kim varsa onunla muhabbet et

nakrargzr: Yok ya Sarp'la muhabbet sarmıyor

denizzsayman: Sarp mı?

nakrargzr: Hassiktir

denizzsayman: Sarp Zorlu'dan bahsetmiyorsun değil mi

nakrargzr: Koskoca 11'lerde 1 tane Sarp yok sonuçta

denizzsayman: Evet, iki tane var

nakrargzr: Aynen diğeriyleyim

denizzsayman: Eminsin yani

nakrargzr: Evet kesinlikle

denizzsayman: Son kararın mı

"Deniz'le mi konuşuyorsun."

"Aynen ya pot kırdım az önce."

"Ne dedin?"

"Al oku." birkaç dakika sonra değişik bir ifadeyle bana döndü.

"Rüzgar sıçtın."

"Ne? Neden?"

"Diğer Sarp bir süredir Denizlerle oturuyor."

Refleksle arkamı döndüm. Deniz buraya bakıyordu. Hiçbir ifade yoktu suratında. Yavaşça telefonunu açtı ve mesaj yazmaya başladı.

denizzsayman: Siktir git Rüzgar

nakrargzr: Deniz dur bi bekle yavrum (iletilemedi)

nakrargzr: Ya gözünü seveyim ama (iletilemedi)

***

Deniz

Bir anlığına gerçekten benden hoşlandığını düşünmüştüm evet. Ama Rüzgar'dı bu. Benden hoşlanmazdı. Hoşlanmamalıydı. Emir'le çıkmadan önce ona itiraf etmiştim ondan hoşlandığımı. Ama o beni sert bir dille reddetmişti. Daha okula başladığımız ilk seneydi ve ben sadece liseye başlamanın heyecanıyla ondan hoşlandığımı düşünmüştüm o yüzden çok kafaya takmamıştım reddedilmeyi. 

Kısa bir zaman sonra Emir'le tanışmıştım. Yani Rüzgar'ın eskiden arkadaşıydı dolayısıyla Rüzgar'ın yanında görmüştüm onu ama çok beraber takılmadıklarından dikkatimi çekmemişti. Sonrasında Emir'le daha çok yakınlaşmaya başlamıştık. Benden hoşlandığını söylemişti ve nasıl olduğunu anlayamadan sevgili olmuştuk.

Çok iyiydi, kibardı, beni kesinlikle çok seviyordu ama beni ondan iten bir şey vardı. Ben onu sevmiyordum. Aklım başka birindeydi. Kalbini kırmak istemediğim için ayrılamıyordum. Ayrılma fikrini ortaya koyan o olmuştu. Nedenini başta anlamamıştım ama Rüzgar'a olan bakışlarımı fark ettiğinden bahsetmişti. Rüzgar'ı sevdiğimi söylemişti. O zaman kafama dank etmişti. Ben salak gibi iki sene boyunca başka birini seviyor gibi yapmış kendimi çok boktan bir durumun içine atmıştım.

Gerçekleri benim yüzüme vurduktan sonra hiçbir şey demeden oradan ayrılmak zorunda kalmıştım. Ne söylenebilirdi ki iki sene onu sevdiğimi söylememe rağmen başkasını sevdiğimi anlayan birine. Birkaç gün geçtikten sonra kendimi toparlamıştım ve onunla konuşmak istemiştim. O kadar iyi biriydi ki o durumda olan birini bile iyi karşılamıştı. Bana kızmadığını içinde olduğum durumun ne kadar zor ve karmaşık olabileceğini anladığını söylemişti.

O gün kaza olmuştu. Eve giderken sokağın karşısında abisini görmüş ve yola atlamış. Bir süredir abisinin işleri yüzünden görüşmüyorlardı ve onu karşısında görünce ne yapacağını şaşırıp sağa sola bakmayı düşünememiş. Hastaneye gittiğimde Rüzgar'la karşılaştım, gözleri şişmişti ve bana bakıyordu. Emir'in annesi etrafta yoktu, abisi boş boş karşısına bakıyordu, babasının gözlerinden yaşlar akıyordu ama yüzünde tek mimik oynamıyordu, Rüzgar ne yapacağını bilemeden oturuyordu.. Ne olduğuyla ilgili bir fikrim yoktu. Rüzgar'ın bana dönüp o öldü deyişine kadar öylesine oturmuştum.

Hayatınızda bazen çok daha ne kadar üzülebilirim gerçeğini yaşamadan farkına varamıyordunuz. Daha neler çekebilirim, ne kadar vicdan azabı yaşayabilirim, nasıl bu acıdan sıyrılabilirim? Çekilecek acıların veya yaşanacak vicdan azabının herhangi bir cevabı yoktu. Ama acılarınızdan asla sıyrılamazsınız, o acılar sizi sıyırır geçer ve hepsi sizde kendi çaplarına göre izler bırakır. Benim Emir'in arkasından yaşadığım acının sıyrığı da vücudumdaki dövmeydi.

Rüzgar'a gelirsek eğer, neden yazdığını ölümüne merak ediyordum ama korkuyordum ondan. Belki de hala ondan beklentilerim olduğundandı. Belki de konuştuktan sonra beklentilerimin artacağındandı. Er ya da geç öğreneceğim şeyler için beklemeye gerek olmadığını düşündüm.

denizzsayman: Eğlendin mi bari benimle dalga geçerken

denizzsayman: Yeterince küçük düşürdünüz mü beni

******

paperwhite | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin