''Kimselere anlatamadım. Kendime bile, ola ki ağzımdan kaçırır, bir daha tutamam seni.''
(Nazım Hikmet)
Hastaneden apar topar çıkmıştım. Nasıl bir belaya bulaşmıştım ben böyle elim ayağım birbirine dolanmıştı. Umarım onu son görüşümdür birde çığlıklar atacakmışım altında arsız adam hiç mi utanması yoktu dedim arabanın içinde bağıra bağıra.
Biraz rahatlamam ve olanları unutmak için abim ve Emre'nin ortak olduğu spor salonuna gitmeye karar verdim. Süratle Bebek'teki salona geldim hemen koşar adım içeri girdim abimin sevgisine ve korumasına ihtiyacım vardı.
Abiicimm!
Hazal hoş geldin abicim!
Hoş bulduk sıkıca boynuna sarıldım.
Özledin mi sen bakıyım abini? dedi içten bir şekilde doladı kollarını boynuma.
Özledim tabi ki sen özlemedin mi küçük kardeşini? dedim kedi gibi masumane sesimle.
Özlemez miyim bir tanem bende seni arayacaktım görüşelim diye!
İyi ki gelmişim o zaman..
Aynen öyle iyi ki geldin e spor mu yapacaksın yoksa kafeye geçelim mi?
Biraz çalışsam iyi olacak 2 haftadır hamladım. Kardeşine eşlik edersin herhalde herkülüm!
Seni bu kurtların içinde bırakmayacağım tabi ki dedi hadi giyin gel!
Aman abi ya bazen cidden abartıyorsun.
Ne abartması kızım senden güzeli yok bu salonda baksana bir etrafına koluna vurdum sitem edercesine.
Geliyorum ben hemen dedim. Abim Onur'la 2 saat vakit geçirdikten sonra artık kendime gelmiştim. Ömer denen adamı düşünmeyi en azından bir süre erteleyebilmiştim. Eve geldiğimde yorgunluktan ölüyordum artık hızlıca şort ve bir üst giyinip yatağa girdim yorgundum ama yarın onunla tekrardan karşılaşmanın vereceği tedirginlikle dönüp duruyordum. uyuyamayacağımı anlayınca kalkıp İpadimi açtım. hemen Ömer'in adını google da arattım. Karşıma katıldığı lansmanlardan ve iş ortaklarıyla katıldığı proje toplantılarındaki resimler düştü. Gerçekten çok yakışıklı bir adamdı bu nasıl karşı çıkacaktım ben bu adama acaba. İç çekerek ipadı göğsüme yaslayıp derin bir nefes aldım.
Allah'ım bana yardım et lütfen!!
***
Hastanenin önünde yine kalabalık bir grup vardı. Kimin adamları olduğunu tahmin etmesi zor değildi. Aralarından hızlıca geçerek odama girdim. Bugün diğer günlere göre biraz daha iddaalı giyinmiş olabilirdim.(bunun Ömer'le hiçbir ilgisi yoktu tabi ki :) ) göğüslerime kadar inen uzun saçlarımı düzleştirmiştim hafif tonlarda bal rengi gözlerimi daha da belirgin hale getirecek bir makyaj yapmıştım.(Hazal'ın kıyafeti resimdeki görseldeki gibidir)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
