Aşkı Sende Buldum (+18 )

9.Bölüm

"Nasıl tutayım ruhumu ki, dokunmasın seninkine?"

(s.185)-Rainer Maria Rilke, Toplu Şiirler, çev: Yüksel Pazarkaya

Hissettiğim yakıcı öfkeyle hızlıca kalabalığa birkaç şey daha söyledikten sonra usulca avıma doğru yöneldim. Soğuk yapmacık bir gülümsemeyle:

Seni tanıyorum!

Oda gülümseyerek:

Bende seni tanıyorum. O kızgın halini unutmak mümkün değildi! dedi sırıtarak.

Kuşkuyla suratına baktım.

Kimsin sen? Hazal'ın yanındaydın hastanede..

Ben Fabien Cassas bu projenin diğer ortağıyım.

Şaşkınlıkla bir an ne diyeceğimi bilemesem de hemen toparlayıp:

İlginç bir tesadüf oldu doğrusu.. biraz duraksayıp,

Gerçi henüz imzalanmış bir şey yok! dedim kararlı bir şekilde.

Oda kaşlarını kaldırarak beni onayladı.

Beni kışkırttırsa onu buraya gömmeme kimse engel olamazdı. Hazal söz konusu olduğunda vücudumdaki tüm hormonlar şaha kalkıp aklımla düşünmeme engel oluyordu. Hayatım boyunca sayısız kadın tanıyıp onlarla yatmıştım. Hiçbiri ertesi gün aklıma bile gelmezken şimdi benim için hayati bir projeyi iptal etme uğruna şeyler yapıyordum. Bu nasıl bir şeydi ben kendi iç hesaplaşmamı yaparken Kenan Fabien'le konuşmaya devam etti.

Hastanede onları gördüğüm gün Sefa takip etse de sadece yemek yiyip ayrıldıklarını ve kim olduğuna dair bir şeye ulaşamadığını söylemişti. Normal şartlarda proje için her şey olması gerektiği gibiydi aslında ama bir şey hariç. Fabien denen adamın Hazal'la olan yakınlığını acilen öğrenmem gerekiyordu yoksa bu sözleşmeyi sittin sene imzalamayacaktım. Hemen Fabien yaklaşıp:

Konuşabilir miyiz? dedim.

Başıyla Kenan'dan izin isteyip bana yöneldi Kenan'da gözleriyle ve kafasıyla bana işaretler yapıp sözleşmeyi bozmamam için hareketler yapıyordu.

Evet Ömer bey sizi dinliyorum. dedi gülümseyerek.

Bakın bay Fabien ben düz ve net bir adamım bu yüzden size açık açık soracağım sizden de bana açık olmanızı istiyorum.

Tabi ki Ömer bey!

Hazal'la aranızda ne var?

Fabien şaşırarak:

Hiçbir şey o benim dostum, siz nasıl dersiniz ımmm sırdaş evet sırdaşım!

Size inanmalı mıyım?

Şerefim üstüne ant verebilirim Monsieur! dedi gülümseyerek.

Ben kararlı ve sert bir tavırla:

Dediğiniz gibi olsun!

Delici bakışlarımla onu bir kurt edasıyla süzdüm yalanı kokusundan tanırdım ama bu adam yalan söylüyormuş gibi gelmemişti. Hazal da zaten benimle yatıp başkalarıyla takılacak bir kadın değildi. Sonuçta bana geldiğinde bakireydi.. İlki ben olmuştum. Başımla onu onaylayıp:

O zaman imzaya geçebiliriz dedim ceketimin düğmelerinin bağlayıp.

Oda peşimden masaya yanaştı.

Bu kadar kıskanç olmanız onu ürkütebilir Monsieur!

Arkamı dönüp ona baktım:

Nasıl?