"Beni gerçekten öldürebilecek misin ikiz?" Dedi Ömer.
Ömer şuan ayakta Çağlada onun üzerinde omuzlarında durarak Ömerin boğazını tutuyordu.
"Seni tabiki öldüreceğim Ömer. Canını alan kişi ben olacağım." Dedi Çağla.
"Peki."
Ömer Çağlaya karşı koymuyordu bir kaç defa kendini korumak için hamle yapmıştı o kadar buda Çağlayı daha fazla sinirlendiriyordu. Çağla onunla gerçekten dövüşüp öldürmek istiyordu ama Ömer böyle hareket edince bu şekilde içindeki duyguyu atamıyor daha fazla sinirlenmesine neden oluyordu.
"Bana karşı koymaman bir işe yaramayacak Ömer. Seni kendi ellerimle öldüreceğime dair yemin ettim ben.""Sana zarar verecek bir şey yapmam Çağla."
"Şaka mı bu!! Sen anne ve babamı öldürerek bana büyük zarar verdin daha neyin zararından bahsediyorsun sen bana. Hem unutma ki o zaman anne ve babamın yanındaydım ben beni korumak için kendilerini feda ettiler. Hepsi senin yüzünden oldu."
"Senin orada olacağını bilmiyordum. Oradan uzaklaştın sanıyordun. Sana zarar vermelerini istememiştim."
"Bu pişmanlığın bir şey ifade etmiyor Ömer. Sen anne ve babamızı öldürdün. Bende ölmek üzereydim ki şansıma Dolunay karşıma çıktı beni iyileştirdi ve ailemin intikamını almama yardımcı oldu."
"Öldüreceksen öldür beni Çağla.
Ateş gelmeden buradan gitmen gerekiyor.""Merak etme öleceksin. Anne ve babamın yüzüne nasıl bakacaksın onu düşün." Dedi ve Ömerin boynundan yere atlayarak midesine sert bir tekme atarak onu duvara doğru itti. Ömer duvara çarptıktan sonra yere düştü.
Çağla Ömerin önüne eğilip kafasını tutup son kez gözlerine baktıktan sonra
"Ateş seni kandırmış ve Ömer. Annem ve babam senin ailene zarar verecek insanlar değiller. Aileni ailenin düşmanları öldürmüşler. Onlar sizin peşinize düşünce ailem seni görmüş, seni korumak istemişler. Benimle ikiz olduğunu söylerek onların seni bulmasına engel olmuşlar. Sen bir aptal gibi Ateşe inanarak sana yardım eden iki varlığı öldürdün.""Ateş bana yalan söylemez."
"Sen öyle san." Dedi Ömerin başını bedeninden ayırdı. Yere düşen başı ellerine alarak Alfanın önüne attı.
Tek kelime etmeyerek Onurun yanına geçip ellerini tuttu.Çağladan gözlerimi aldıktan sonra Alfaya döndüm.
"Ateşe benden selam söyleyin umarım hediyesini beğenir. Yanımdakilerden birine bile zarar verecek olursa bunu ona misliyle ödetirim." Dedim.
Çağla ve Onura kısa bir an göz attım. Ikisinin gözlerinde gördüğüm şeyler beni üzüyordu ama bunu yapmaları gerektiklerine inanıyorlardı. Içlerinde bir süre Ömerin yasını tutacaklarını biliyordum. Onu bunca zaman kardeşleri olarak görüyorlardı.
"Alfa Ateşe deki." Diyerek bir adım öne attım. "Bizi yapmak istemediğimiz bir şeye zorladı. Bunun üstesinden gelip ona küçük bir hediye hazırladık. Umarım hediyemizi beğenir ve bir daha asla unutmaz."
"Ateş artık rahat durmaz Dolunay!?"
"Bu rahat durmuş hali miydi yani Alfa?? O kendi kardeşini kandırıp onu büyüten anne ve babasını öldürmesine neden olmuş. Ona asıl zararı veren biz değil o oldu. Ateş sevmeyi bile bilmiyor!"
"Ateş tek başına büyüdü Dolunay!
Anne ve babasını öldürenler onunda peşindeydi büyüyüp güçlenene kadar saklanmak zorunda kaldı. Sevgiyi tanımaması normal bence."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOLUNAY
FantasíaSırt çantamı aldım. Artık bu evden taşınmam gerekiyordu. Ailemi çok özledim. Annem, babam ve Ablam..... On aydır hiç birini görmüyordum. Gerçi bu benim tercihimdi. Yapmak zorunda olduğum bir tercih..... Ailemden Annem ve Ablam büyücülerdi. Babam ise...