lust: yoonmin

11-yalnızca benim adım

The Weeknd - Call out my name

-Beni istemiyor olmana rağmen kalmanı istiyorum.

Flashback

"Yoongi, Cass ile anlaşma yaptı."

Elimdeki pirzolayı tabağa bırakıp başımı kaldırdım ve şaşkınca karşımdaki bedene baktım.

"Kafayı mı yedi bu adam? Cass'in bölgesi batı'da ve belli etmeseler de orada çoğu kişi Yoongi'den nefret ediyor?"

Sıkıntılı bir nefes verip sigarasından yeni bir nefes çektiğinde yanakları çukurlaştı ve ardından dumanı burnundan verdi. İştahım kaçmıştı. Önümdeki tabağı itip ellerimi peçeteye sildim.

"Bunu neden sana söylüyorum sanıyorsun? Bobby o taraflarda değil mi?"

Tek kaşımı kaldırıp önce anlamazca suratına bakmış sonra da benden tam olarak ne istediğini anlamıştım.

"Jimin, sana ne kadar değer veriyorsam Yoongi'ye de o kadar değer veriyorum. Ne eksik ne fazla," dedi üzerine düşen külü eliyle çırpıp. Yarım sigarasını açık pencereden atıp ciddiyetle bana baktığında sıkıntılı bir nefes verdim. "Bu yüzden Bobby'e söyle, ağızlarını arasın." Usulca kafamı salladığımda geriye yaslandım.

"İyi bir sonuç çıkacağını sanmıyorum."

"Yoongi'yi ikna edebilirim, anlaşmayı bozar."

Alayla sırıttım. Onu biraz tanıdıysam kimsenin lafıyla anlaşma bozmazdı.

"Yapamazsın hyung. Benim başka planlarım var," dedim gülümseyerek. Gözlerini devirip kollarını göğsünde birleştirdi.

"Yine ne geçiyor aklından?"

"Yakında görürsün. Yoongi görüşecek başka birini bulamadı mı?"

"Ne zaman anlaşma yapsa gelip bozuyorsun. Gerçekten soruyor musun bunu?" Çatık kaşları ve sahte kızgınlık barındıran sesi kahkaha atmama sebep oldu.

"Hadi ama, son zamanlarda bunu hiç yapmadım!"

"Yoongi'yle anlaştıktan sonra onları ikna edip kendi tarafına çekmeyi nasıl beceriyorsun merak ediyorum doğrusu."

"Bilirsin, ben kibar bir adamım. Bana kimse hayır diyemez."

Orta parmağını kaldırıp alayla bana baktığında sırıtışım büyüdü. Paketime uzanıp bir sigara yaktığımda yeniden ona döndüm.

"Şaka bir yana, Yoongi nasıl kabul etti bunu? Batı bölgesinde adının iyi anılmadığını salak değilse biliyordur."

Omuzlarını silkip bakışlarını halıya odakladı düşünüyormuş gibi. "Yoongi'yi bilirsin," dedi derin bir nefes verip. Adını duyduğumda bile sertçe yutkunuyor ve pür dikkat dinliyordum karşımdakini. "Riskli olduğunu bilse de denemeden bilemem kafasında. Özellikle son zamanlarda boş vermişlik var üzerinde." Gözlerini bana diktiğinde sigaramı dudaklarım arasına koyup kolumdaki bileklikle oynamaya başladım. "Sıkılmış gibi Jimin. Normalde olsa emin olmadan adım atmaz, hele ki Jungkook da yanındayken. Şimdi kafası karışık ve yorgun gibi, bunda senin de payın olduğunu hissediyorum."