16.BÖLÜM

555 123 17
                                    

" Bismillahirrahmanirrahim" deyip zile bastı babam çok güzel bir bahçede rengarenk güllerin hoş kokularıyla mest olmuştu ruhum. Efendim güller mi sen kokuyor yoksa sen mi gül kokuyorsun?
Beni benden alan bu kokuyla daldığım yerden Yunus abinin kapıyı açıp babamları içeri Buyur edişi böldü. Onlar içeri geçince Zehra teyze gelip bizi karşıladı. Bizde oturma odasına geçtik. Selamlaşıp hal hatırdan sonra yemek için Zehra teyzeye yardıma gittik süt kardeşimle beraber sofrayı kurup onlar salonda biz mutfakta sohbet eşliğinde yemeğimizi yedik sofrayı topladık, çay koyduk çay demini alırken kahve yapıverin demişti Zehra teyze bizde yaptık, aslında bu bir nevi biz halanla konuşacağız siz yanımızda olmayın demekti sanırım. Kahveleri yaptık ama erkek tarafına gitmek olmazdı. Zehra teyzeye de utandım söyleyemedim.
Salon kapısına gelip
"Berk abi bi bakar mısın ? "Diye seslendim
Tabi sesim yüksek çıkmasın diye uğraşırken duyuramamıştım tabiki de tam bir daha seslenecektim ki Yusuf çıktı salondan

"Şey ben annem seslendi sanmıştım " dedi. Büyük ihtimalle kapıya en yakın olan oyduki anca ona yetişti sesim.

Kahveleri uzatıp "Bunlar için seslenmiştim" dedim
"Tamam ben alayım " deyip gitti.
Bende bizim kahveleri alıp halamların yanına gittim. Bizim okullardan , Zehra teyzenin işinden, halamın günlük rutininden derken uzayıp gitmişti. Çaylar içildi. Beyler yatsı için camiye çıktılar bizde evde kıldık.

~Yusuf'un ağzından ~

Zil çaldığında kalbim yerinden çıkıverecekti sanki neydi bendeki bu haller kız gibi. Abim kapıyı açtı, beylerin birkaç adım uzağındaydı işte gözünün nuru. O sanki benim kadar heyecanlı değil gibiydi bahçeye dalmıştı. İçeri geçtik, Sohbet muhabbet iyiydi. Utancımdan babasınında, abilerininde yüzüne bakamıyorum. Böyle olmasaydı onların iznini alsaydı keşke, ama İlayda'nın bende gönlü olup olmadığını bilmeden konuşamazdım ki. Yemek yedik sofranın toplanmasında sonra biri seslenir gibi geldi sanki kalkıp bi bakayım dedim. Salon kapısında İlayda elinde kahvelerle bekliyordu. Anlık bi bakışmayla yüzünün kızardığını farkettim. Kahveleri alıp içeri geçip dağıttım.
"Yusuf oğlum geç bakalım şöyle konuşalım "dedi İlayda'nın babası Ahmet amca
"Tabiki Ahmet amca buyur " dedim

- Bak oğlum ben sevdim seni terbiyeli bi çocuksun madem gönlün benim değerlime düştü hayırlısı diyelim biz bu işe çok uzatmadan olur mu ?

- Teşekkür ederim Ahmet amca değerli sözleriniz için, biz babasız büyüdük ilk önce sizin izninizi almak isterdim fakat kızınızında bende gönlü varmı bilmek istedim önce

-Tamam oğlum birşey dediğimiz yok bizim gözümüz
tutmasa seni yaklaştırırmıydık evimize

-Sağolun emin olun değerliniz değerlim olacak sizlerde ailem

-InşAllah oğlum, o zaman çok uzatmayın hayırlı iş bekletmeye gelmez

-InşAllah efendim en kısa zamanda rahatsız ederiz diye lafa atladı abim

İyikide atladı kurtardı resmen kalbimin gümbürtüsünden ne diyeceğimi unutmuştum sanki yatsı için camiye çıktık çaylarımızı içip

Yolda Berk abi yanıma geldi
-Nasılsın Yusuf ?

-İyiyim abi sen nasılsın?

-Sağol bende iyiyim

-Ben bu işi bugün size gelmeden önce öğrendim

-Şey abi kızdınmı?

-Yok kızmadım kardeşim sen olduğun için ve İlayda'nın sende gönlü olduğu için yoksa çekeceğin vardı benden

-Tahmin edebiliyorum abi :))

-Hayırlı olur InşAllah kardeşim

-InşAllah abi

BİZ İKİMİZ(TAMAMLANDI) Düzenlenleniyor.... Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin