3 ay sonra, hamileliğin 9. ayı
taehyung'dan;
Açılan kapılarla asansörden yavaş adımlarla indim ve derin nefesler alıp vererek, karnımı tutarak eve doğru yürümeye başladım. Hamileliğimin son ayında, son günlerinde olduğum için göbeğimin büyüklüğü hat safhadaydı; öyle ki yere baktığım zaman ayaklarımı bile göremiyordum artık. Herhangi bir fiziksel aktivitede bulunmak hatta ayağa kalkmak bile gün geçtikçe zorlaşıyordu benim için ama her defasında kendimi zorluyor, doğumumun da kolaylaşacağını bildiğimden günlük yürüyüşlerimi aksatmamaya çalışıyordum.
Hamileyim, midem bulanıyor, kusuyorum, hormonlarım tavan yaptı, başım ağrıyor, yorgunum, oğlum tekmeliyor diye diye nihayetinde gelmiştim bu tatlı sert sürecin son günlerine. Oturup düşününce her şey şaka gibi geliyordu aslında; eski eşimden birdenbire hamile kalmam, Japonya'ya gelmem, sürüncemede olan ruh halimin günden güne düzelmesi, Jungkook'la tekrar denemeye karar vermemiz, bundan aylar önce bilinçli olarak yaşadığımız ilk ve tek birliktelik... İnanılmazdı.
Şükürler olsun ki Jungkook'la aramızdaki kalın duvarlar her geçen gün biraz daha yıkılmış, biraz daha tahrip olmuştu; nihayetinde bugün ilk çocuklarının doğumuna sayılı günler kalmış olan mutlu bir çifttik artık. Berbat evliliğimizi, benim ona bok gibi davranmamı, sadece adını unutmak için bile her şeyimi verebileceğim Maria'yı ve nihayetinde boşanmamızı süreç her ne kadar sancılı olsa da geride bırakabilmiş; yeni bir sayfa açabilmiştik.
Dediğim gibi süreç, daha doğrusu Jungkook'un bana karşı fikirlerinin değişmesi hiç kolay olmamıştı; eğer hamile kalmasaydım bana karşı hiçbir zaman yumuşamayacaktı da muhtemelen. Bunun farkındaydım, bu sebeple de oğlumuzun en büyük şansım olduğunu iyi biliyordum. Birlikte olduğumuz günün ardından her geçen gün biraz daha yakınlaşmış, biraz daha açılmıştık birbirimize. Buraya geldiğimden beri bazı ufak tefek sürtüşmeler dışında hiçbir sıkıntı yaşamamıştık ki bu sürtüşmeler de genellikle bebeğimiz için yaptığımız hazırlıklarla alakalı olmuştu. Şu aşamada her şey hazırdı artık, oğlumuzun doğumunu bekliyorduk dört gözle.
Oturma odasının duvarları artık turuncunun en canlı tonuyla kaplıydı; orası artık oğlumuzun, Seong Ryou'nun yerleşim alanı olmuştu. Evet; bebeğimizin ismine hummalı bir araştırmanın, günler süren beyin fırtınasının ardından nihayetinde kesin bir karar verebilmiştik. Korece olan Seong'u Jungkook bulmuştu daha önce de anlaştığımız gibi, Ryou'yu da ben seçmiştim. Nihayetinde bizim ufaklık Seong Ryou Kim adını almıştı.
Oğlum benim soyadımı alacaktı çünkü Jeongguk'la geçen ay, 19 Ağustos günü hiçbir hazırlık yapmadan eşofman takımlarımızla evlenmiştik. Aslında evlilik meselesini Kore'den döndükten hemen sonra yani bundan üç ay kadar önce rafa kaldırmıştık ama gün geçtikçe emin olmuştuk birbirimizden, daha doğrusu Jungkook benden emin olmuştu neyse ki. Bana evlenmek istediğini ikinci kez söylediğinde bu sefer ertelememiş, onaylamıştım onu sevinçle.
Bebeğimiz doğduktan sonra nüfusla ilgili birtakım problemlerin yaşanma olasılığı olduğunu öğrenmiştik, bu da ek bir neden olmuştu ikinci defa evet dememiz için. Birbirimize karşı en ufak bir şüphe beslemeye, bir kararsızlık içinde olmaya devam etseydik -daha doğrusu Jungkook etseydi- ikimiz de yanaşmazdık evlenmeye ama artık nihayetinde aramızdaki buzlar erimişti.
Uzun lafın kısası evliydik artık. Bu defa ikimiz de birbirimizin soyadını almaya gerek duymamıştık, sadece Jungkook oğlumuzun dünyaya gözlerini bir Kim olarak aralaması konusunda ısrarcı olmuştu; hamile kalan, bebeğimizi taşıyan taraf ben olduğum için böyle istiyordu. Aslında benim böyle bir talebim ya da beklentim yoktu ama uzatmak istememiştim; oğlumuzun soyadının Jeon ya da Kim olması benim için fark etmiyordu. Böyle maddi, dünyevi detaylara takılmamayı öğrenmiştim şu dokuz ay içinde; nihayetinde 29 yaşında anlamıştım sağlığın ve huzurun hayattaki her şeyden daha önemli olduğunu.
![](https://img.wattpad.com/cover/238915359-288-k408871.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
from the rough × taekook
FanficAilelerini memnun etmek üzere anlaşmalı olarak evlenen Taehyung ve Jungkook'un en azından bir yıl sürdürmeyi planladıkları mutsuz evlilikleri düşündüklerinden çok daha kısa bir zaman içinde boşanmanın eşiğine geldiğinde işler sarpa sarar. *mpreg, ha...