İlk günler . Ilk heyecanlar. İlk umutlar. İlkkler. Her şeyin başı ilkler degilmidir zaten. Peki ya bu ilk bir sonsa?
Bazen hayatın size gülümsemesi için sizinde ona gülümsemeniz gerekir. Gülümsemek... Ben Didem. Hani şu spora başlayıp bitiremeyen, Kendinden nefret eden, 7/24 yatanlardan ve buna pişman olanlardan. Yani sizden birisi.
Hayatımı karartan olay zorbalık
Okuluma veda ettiğim bu yılda kırılmış yok olmak üzere neslinin son örneği olan özgüvenimle birlikte yeni bir başlangıc yaptım. Yapmaya çalıştım ve bugün hiç te istediğim gibi gitmiyor-kızım! Alooo! Dideemmm
Bir anda irkildim. Ben nerdeydim? Tabi ya müdürün odasinda peki burda ne işim vardı? Isterseniz baştan başlayalım.
Bu sabah siyah sweatim siyah eşofmanım ve dapdağınık saçlarım la okula gittim. Hani umurunuzun sabrınızin kalmadığı bir nokta vardır ya tam da ordaydım. Eyeliner ile rimeli karıştırdığım bu saçma dünyada bu olayı yaşayacağımı nerden bilebilirdim ki.
Ilk dersleri bilirsiniz. Saçma sorular
- babanın mesleği ne kızım?
Bu soru! Sanırım en duyarlı olduğum konulardan birisi. Bunun nedeni belkide babamın hapiste olması...
- neden hocam babamın mesleğini öğrenmeniz ne değiştirecek ?
Özgüven. Hissettiklerini söyleyebilme uğradığım zorbaliklar aklıma geldikçe içimdeki nefret büyüyordu
- yok kızım sadece normal bir soru yani. Herneyse cebir konusuna gelecek olursak bu sene...
Sinirlenmiştim. Izin isteyip dersten çıktım. Belki yersiz bir sinirdi ama babamı çok özledim...
Kantin okulun dışında ayrı bir bina ve evet burası bursla kazandığım özel bir okul ve evet ! Tahmin ettiğiniz gibi züppe dolu
Boş masalardan birisine oturup pencereden yağmuru izlemeye başladım. Camdan aşağı doğru kayan minik damlaları izlemeye başladım.
Sanki her bir akan damla akıp giden gençliğim ya da her bi kayıp giden damla gec kalınmışlıklarım. Hayat..yağmur damlalarına benziyor. Akıp gidiyor öylece...
Zil sesiyle irkildim. Burası saçma sapan tiplerle dolmadan hemen sınıfa gitmeliydim. Hızlıca kalkıp kapıdan çıktığım sırada onu gördüm. Okulun 7. Katından kendini bırakan sarışın. Ve çığlıklar. Acaba hangisi benim cığlığım di. Hangisi sarışın kızın çığlıgıydı. Yerde bir kan gölünün ortasında öylece yatıyordu ve kimse haraket etmiyordu. Sanki bir anlığına zaman durmuş gibiydi. Sonra bir kızın bayıldığıni ve birkaç kişinin bağırarak çıkışa koştuğunu gördük. Ben. Bense hala oldugum yerde duruyor yerdeki kan golüne bakıyordun. Herkes koşarak uzaklaşıyordu. Yavaşca kıza yaklaşıyordum. Ayaklarım benden izinsizce haraket ediyordu. Başımın döndüğünü hissediyordum. Ordaydı sarı saçları kan doluydu. Midem bulanıyordu. Etraf karanlıklaşıyordu. Göz kapaklarımın yavaşça aşağı indiği sırada. Büyük kollar ve eller tarafından sarıldım ve içeriye taşındım. Gidisimizi hissediyordum. Ellerini hissedebiliyordum. Tişortü sanki deniz gibi kokuyordu kimdi bu güçlü kolların sahibi ?
Gözlerimi açtığımda revirde yatıyordum. Kolumda bir serum vardı ve midem çok bulanıyordu. Hafifçe dogrulmaya çalıştığım sırada baş dönmesiyle kafamı sedyeye geri koydum. Ben.. hatirliyordum. Kanlar içinde yatan o genç kızı. Gözlerimden 1 damla yaşın yatağa düştüğü sırada arkadan bir ses duyuldu.
Cidden bu kadar güçsüzmüsün?
HERKESE merhablaaaaarrr. Yeni bir hikeyeye başlıyorum. Önceki hesabım silindigi için yeni bir hesap açmak zorunda kaldım. Bu deniz kokan kişi kim acaba ya bu intihar olayı? Hepsi yeni bölümde. Beklemede kalınnn
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Işıklar
RomantizmBazen hayat planlara boyun egmez. bazense planlar dünyaya boyun eğmez. aşağı düşerken son duyduğum cigliklardı. acaba aralarında benim de cığlığım varmıydı yada onun bir kaybolmuşun bulunma hikayesine hoşgeldin