...
Gün boyu uyuyamamıştım. Kabuslarım peşimi bırakmıyordu.. tam kabus olamasa da..
Elimde ki kahveyi bırakıp ellerimi cebime koydum. Yukarı çıkıp üzerimi değiştirdim. Biraz koşu yapmak iyi gelicekti..
Lee Know'u görmemle gülümsedim.
"Günaydın"
"Günaydın efendim.." her sabah Lee Know'la koşu yapardık..
Diğer korumaların yanında bana efendim dese de baş başa kaldığımız da resmiyeti bir kenara bırakıyordu..
Bu zamana kadar en yakınım en iyi korumam ve arkadaşım.
"Bugün neden bu kadar düşünceli ve üzgünsün?"
"Üzgün mü..? Ha şey... Sang'ın başına gelenleri.."
"Ah anladım.. bu kadar çok düşünme ben her zaman sana Sang hanımla ilgili rapor veriyorum.."
"Öyle de.. kendi içinde yaşadığı sıkıntıları var gibi.. bana birşey söyleyecek ama söyleyemiyor gibi.."
Birşey söyleyecekken susmuştu..
"Söylemek istediğin birşey var sanki..?"
"Var ama benim söylemem doğru olmaz.."
"Ne?" Yürümeyi bırakıp ellerimi cebime koydum. "Neymiş senin söylemen doğru olmayan..?"
Derin iç çekip kendini hazırlamıştı. "Sang hanım hafıza kaybı geçiyor olmalı çünkü Jin hg'la mutfakta konuşurken duydum. Hiç birşey hatırlamadığını söylemişti."
Hafıza kaybı mı?
"Hafıza kaybı mı geçiriyormuş..? Sen en son aratmıştın iyice böyle birşey çıkmış mıydı?"
"Yangında kaldığını söylemişlerdi ama böyle hafıza kaybının olduğunu söylememişlerdi.. anlaşılan kimse bilmiyordu.."
Bunu sır olarak saklıyolardı anlaşılan... Peki neden? Neden gelip bana bunu söylemedi..
"Anladım.." doğaya karıştığımız da koşmaya başladık..
...
Sang
Nefes alamayınca sıçramıştım.. dikleşerek nefes almaya çalıştım ama alamıyordum.
Aşşağı inerek bayan Min'i görmemle duvara vurdum..
Beni görmesiyle koşarak yanıma gelmişti.
Bu rüyalar gittikçe ağırlaşıyodu..
"Sang hanım iyi misiniz? Neden ağlıyorsunuz?" Bayan Min söylemese ağladığımı fark etmicektim.
Zor şekilde konuşarak ilaçlarımı istemiştim..
İlaçlarımı zar zor içerek kendime gelmeye çalıştım.
"Nefesinizi tutuyorsunuz efendim.. kendinizi sıkmayın" bayan Min emekli doktor olarak burda Jungkook'a bakıyordu..
Nabzımı kontrol ederek benimle beraber nefes slıp veriyordu..
