Gözlerini aralamak için bedeniyle bir savaşa girişti ve dakikalar sonra bu savaşı kazanarak hafifçe gözlerini araladı fakat yüzüne vuran gün ışığıyla birlikte inleyerek gözlerini tekrar yumup yüzünü sığındığı göğse bastırdı. Burnuna dolan temiz, erkeksi kokuyla kasları çatılırken bir an nerede olduğunu kavrayamadı ve kafasını kaldırıp şaşkınlıkla ona baktı. Cihad'ın kapalı göz kapaklarını gördüğünde dudakları ondan habersiz kıvrılmıştı.
Düne dair tüm hatıralar zihnine akın ederken hâlâ uykudan tam sıyrılamamanın verdiği sersemlik ile başını tekrar onun sert göğsüne yaslayıp, bir kedi misali olduğu yere sindi. Yüzünü onun boynuna gizleyip, kokusunu derince içine çekerken duyduğu kısık sesli kahkaha ile onun uyandığını anladı ama tepkisiz kaldı. Belki de çoktan uyanıktı, fakat Zeynep aldırmadı gözlerini yumup kokusunu bir kez daha derince içine çekti.
"Yerinden memnunsun galiba?" Kulaklarına dolan uykulu ses Zeynep'i gülümsetti. Yüzünü onun boynuna gizlediği için boğuk kıkırtısı duyuldu.
"Öyle." Diyen, sesi de boğuk çıkmıştı aynı şekilde.
Saçlarını okşayan parmakları hissettiğinde huzurla gülümsedi. Güne böyle güzel uyanmak da varmış anlaşılan.
"Ağrın var mı?"
Başını hafifçe iki yana sallayıp, uykusuna devam etmek istedi ama anlaşılan Cihad onunla aynı fikirde değildi.
"İyi misin? Ağrın varsa doktoru çağrıyayım. Ya da kahvaltı yapalım bir ağrı kesici iç."
Zeynep huzursuzca yerinde kıpırdanıp kaşlarını çattığında biraz geri çekilip Cihad'ın yüzüne baktı.
"Sadece biraz sussan ve bende bu güzel yerimin tadını çıkartarak uyumaya devam etsem." Zeynep den böyle sitemli bir çıkış beklemeyen adam önce şaşırdı ardından kendisine aldırmadan kucağına sinip, yüzünü tekrar boynuna gizleyen kıza hayretle baktı ve gülmeye başladı. Bedeni gülüşüyle sarılırken Zeynep'in huzursuz mırıltılarını işitti.
"Cihad" diyerek kucağında doğrulup ona çatık kaşlarla bakan kızın yüzünü avuçlarının arasına alıp, dudaklarını onun yanağına bastırdı. Öpmeden önce kokusunu derince içine çekti.
"İyi misin?" Diye sorduğunda geri çekilip yüzüne dikkatle baktı.
"İyiyim, gerçekten. Sadece çok hafif bir sızı var ama önemli değil."
"Öyleyse kahvaltı yapalım sonra da ağrı kesicini iç."
"Tamam. Anlaşılan uyumama izin vermeyeceksin."
"Kucağım size her zaman açık Komiser hanım ama önce kahvaltı ve ilaç. " Diyen, adamla birlikte Zeynep gülümseyerek ona baktı ve hemen ardından ayaklarını yere basıp kucağından kalktı. Şimdi bakışları içinde bulunduğu odaya takılmıştı. Kısa bir an odayı süzdükten sonra açık camdan dışarıya, denize baktı ve şaşkınlıkla yanında ki adama döndü.
"Burası neresi?"
"Benim evim."
"Senin evin? Bir dakika dosyalarında başka bir evin adresi yoktu."
"Burası gizli de ondan küçük hanım."
"Sen beni gizli evine mi getirdin? Bunu sana karşı kullanabilirim ama?"
Yanına gelip onu kollarının arasına alan adamla başını hafifçe geri yatırıp yüzüne baktı. Gülümsüyordu.
"Öyle mi?"
"Yani, yapabilirim." Derken tek kaşını kaldırıp karşısında ki adama baktı.
"Sorun değil."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CİHAD - Ara Verildi -
Ficción General"Dur!" derken elinde ki silahın kabzasını sıkıca kavradı. Ve bir kez daha ikazını yeniledi, bir kaç adım ötesinde ki karanlık siluete bakarak. "Polis! Elinde ki silahı bırak ve teslim ol!" Derin solukları sakinleşirken uzakta ki polis sirenlerinin...