ゲーム : 1

2K 135 125
                                    

ゲーム : game

Yeni bir fice başladım. Durmadan başlıyorum zaten sonra kalıyor ama olsun sivlwğvpeüpvüe. Lütfen oyla~! İyi okumalar

***

Midoriya'nın Anlatımıyla

"Izuku Midoriya!"

"Burada!"

"Katsuki Bakugo!"

"Benim ismim neden bu işe yaramazla yan yana!"

Aizawa Sensei ona boş bir bakış attıktan sonra yoklama almaya devam etti. Bu aptal her zaman kalp kırmayı beceriyordu. Ama artık alışmıştım... kimi kandırıyorum? Hâlâ acıtıyor. Başımı eğip elimdeki kalemle masadaki defteri delmek istercesine karalamaya başladım. Sinirlerimi bozuyordu! Daha ilk dersten ilk dakikasından yine yapmıştı yapacağını! Ah, şu çocuğa sinir oluyorum!

"Yapmasana inek!"

Bileğimdeki elle bakışlarımı ona çevirdim. Bedenini arkasında oturan bana çevirmiş ve yeniden bağırmıştı. Kalemi bırakıp cevap vermedim. Birkaç saniyenin ardından hâlâ bileğimi tutuyordu. Burada kalp krizinden ölebilirdim! Yanaklarımın ısınmaya başladığını hissettiğimde elimi hızlıca çektim ve kucağımda birleştirdim. Kaşlarını çatarak bir süre baktıktan sonra önüne döndü. Üşengeç hocamızın sıkıcı dersi bittiğinde hızlıca ayağa kalkıp o bana sataşmadan önce kaçmak için kapıya ilerledim ama ondan kaçış yok gibiydi. Bileğimi tutup beni durdurduğunda ona döndüm.

"N-Ne var Kacchan?"

"Ne diye dersin ortasında defteri karalayıp dikkatimi dağıtıyorsun?!"

Dersin başındaydık ve sensei hâlâ yoklama alıyordu. Cidden, sanki bana sataşmak için konu arıyor gibiydi. Onun bileğindeki başka bir el gördüğümde bakışlarım elin sahibine gitti. Ah, Todoroki-kun.

"Daha dersin başındaydık ya aptal. Bırak."

"SANA NE OLUYOR MELEZ PİÇ?!"

"Sadece bıraksana Kacchan, Todoroki haklı. Sensei zaten yoklama alıyordu. Bir daha olmaz."

Kacchan bir süre bana baktıktan sonra bileğimi bırakıp elini sertçe çekti ve cebine koyarak sırasına ilerledi. Neden böyle yapıyordu? Asıl soru, neden böyle yapmasına rağmen tam bir aptal gibi onu seviyordum?

"İyi misin Midoriya?"

Bakışlarım Todoroki'ye döndüğünde hafifçe gülümsedim.

"Evet, iyiyim. Teşekkürler Todoroki-kun."

"Ne zaman ona söyleyeceksin?"

Todoroki'yle fazlasıyla yakındık ve ona karşı olan hislerimden haberdardı. Başımı eğip bakışlarımı günün yarısında olduğu gibi yerle buluşturduğumda elini çeneme koyup kaldırmıştı.

"Söylesene."

"Sence söylemem mantıklı olur mu Todoroki-kun? Bana olan davranışları hoş değil, aynı hissetmediği belli. Bunu söyleyip kendimi gözünde daha da düşürmek istemiyorum."

Onun da sevdiği biri vardı, Kirishima. Aptal sarışın ve ikisi takılıyordu. Biraz garip bir durum oluşmuştu düşününce.

"Saçmalamayı bir an önce bırakmalısın. Gözünde düştüğün falan yok."

"Beni iyi hissettirmek için söylediğini biliyorum Todoroki-kun, sağol."

"Hayır, bak."

Bakışlarıyla omzunun arkasını işaret ettiğinde bakışlarım oraya döndü. Kacchan'ın sinirli kan kırmızısı gözleriyle karşılaştığımda hızlıca bakışlarımı önüme çevirdim.

"Bu ne demek oluyor?"

"Beş saattir elimin çenende olduğunun farkındasın değil mi? Kıskanıyor işte."

Bir an cidden çenemde olduğunu hatırladığımda hızlıca geri çekilmiştim. Ben onu nasıl unuttum! Yeni yeni kızarmaya başladığımda bana bakarak gülmeye başlamıştı.

"Gülmesene!"

"Fazla tatlı oluyorsun, elimde değil. Neyse ya, düşün bi bunu. Cidden kıskanıyor ve ikimizde bundan yararlanabiliriz. Çünkü senin arkanda da Kirishima var ve resmen 'seni öldüreceğim' bakışları atıyor. Ve bu nereye çıkıyor çilli biliyor musun?"

Ben öylece merakla ona bakarken kolunu omzuma attı ve beni de yanında sürükleyerek yürümeye başladı. Kulağıma eğildiğinde sesindeki tam anlamıyla 'piçlik' tınısına şahit olmuştum.

"Bir oyun oynayacağız."

Hayatımda yazıp yazabileceğim en kısa bölümdü açıkçası sivoüwvlğwlcüam. Diğer bölümleri uzatmaya çalışacağım. Diğer bölümde görüşmek üzere~!

senseless feelings || katsudekuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin