✩.・*:。≻───── ⋆♡⋆ ─────.•*:。✩
Oda boyunca bir uğultu sesi duyuldu. Jimin ilk başta bunun rüyasının bir parçası olduğunu düşündü, ama olmadığını çabucak anladı. Gözleri hızla açıldı ve hızla doğruldu, telefonunun titrediği komodine baktı. Sarışın çocuk hızlı bir hareketle onu yakaladı ve ekrana bakarken gözlerini ovuşturdu.
Tae:
Hey, uyanık mısın?
Jiminie, cevap ver bana!Tae:
Jimin-ah, hadi buluşalım! Beni ara ya da mesaj at.Tae:
Chimchim, iyi misin? Genelde bu kadar uzun uyumazsın...Tae:
Adamım, önümüzdeki birkaç dakika içinde cevap vermezsen, gelip kapını kıracağım!Jimin gözlerinde şaşkınlıkla saate baktı. Taehyung neden bu kadar yaygara yapıyordu? Sadece 15.00'ti. Bekle, 15:00? Çocuğun gözleri farkına vardığında genişledi. Öğlen nasıl geçmişti? O kadar uzun uyuduğunu hatırlayamıyordu.
Aniden yataktan kalktı, hızlı hareket ettiğinden neredeyse düşüyordu. Muhtemelen Jungkook'u da uyandırmalıydı. Ancak Jimin yatağa bakmak için arkasını döndüğünde, yatak boştu.
"Jungkook-ah?" Çocuk bağırdı ve aradı, boş olan tuvalete de yürüdü.
Gitmiş miydi?
Daha küçük olan erkek odadan çıktı ve merdivenlere giderek boş oturma odasına baktı. "Jungkook-ah?" Tekrar bağırdı ama cevap gelmedi.
Jimin kaşlarını çatarak yatak odasına geri döndü ve odayı taradı.
Gerçekten gitmiş miydi? Hoşçakal demeden ya da Jimin'i uyandırmadan mı ayrılmıştı? Onu dairesinde yalnız bırakacak kadar ona gerçekten güveniyor muydu? Ne zaman gitmişti peki? Jimin hareket ettiğini hissetmemişti, tamamen bayılmış olmalıydı.
Göğsünde bir şey açıldı, Jimin'in hoşlanmadığı bir his, ama ne olduğunu tanımlayamadı - ya da belki de istemedi.
Sonra yine Jimin gecenin sona ereceğini tahmin etmişti.
Küçük çocuk tekrar yatağa baktığında yanağının içini ısırdı ve aniden komodinin üzerinde bir kağıt parçası gördü. Ona doğru yürüdü ve aldı.
Gitmem gerekiyordu. Seni uyandırmak istemedim, çok huzurlu görünüyordun. Taksi için sana biraz para bıraktım. Bir dahaki sefere olmasını istediğin zaman bana mesaj at. - Jungkook
Yani tek kelime etmeden gitmemişti. Jimin nota bakarken hafifçe gülümsedi. Bir parçası bir sonraki seferlerini hemen ayarlamak istedi, ama beklemesi gerekiyordu. En azından bir veya iki gün, değil mi?
Küçük çocuk notu çantasına koydu, parayı komodinin üzerinde bıraktı ve kıyafetlerini, Jungkook'un koymuş olması gereken şifonyerin üstünden aldı. Jungkook'un gömleğini çıkarmadı, yatağı yapmadan önce eski gömleğini sırt çantasına doldurdu ve önceki gece yaptıkları tüm pisliği temizlemeye çalıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
illuminate : jikook (çeviri)
Fanfiction"Eğer bunu değiştirmek istiyorsan, bana haber ver, sana yardım edeyim." dedi siyah saçlı çocuk, aniden tezgaha yaslandı. "Ne demek istiyorsun?" Jimin sözleri karşısında şaşkına dönerek nefes verdi. "Seks, Jimin, sana öğretebilirim." Tamamen platonik...