19.792 kelime :) Beklediğinize değeceğini düşünüyorum. Güzel okumalar🧚🏼♀️
✩.・*:。≻───── ⋆♡⋆ ─────.•*:。✩.
Jimin'in yanındaki komodinin üzerinde çalan ve aynı anda da titreşen telefonunun sesi ertesi sabah olduğunda genç oğlanı uyandırdı, bedeni odanın sessizliğine alıştığından bu ani gelen gürültüyle sarsıldı, siyah saçlı bir oğlanın yer aldığı güzel rüyalar dünyasından çekilip çıkarıldı.
Jimin hızla yanıp sönen telefonuna uzandı, gelen zayıf ışık ikisini çevreleyen karanlığı aydınlatmıştı. Hareket ederken hafif bir tutulma yaşadığını hisseden Jimin, sırtına sarılmış olan sıkı kolları fark etti. Tabii ki Jimin hala Jungkook'un üstünde uzanmaktaydı, Jungkook onu sıcacık vücuduna sabitliyor ve mümkün olduğu kadar kendisine yakın tutuyordu.
Hızlı bir hareketiyle Jimin alarmı kapattı, odaya huzur dolu bir sessizlik çökerken içini çekti, artık kulaklarında o rahatsız edici bir ses çınlamıyordu. Jungkook, Jimin'e daha da sıkı sarılırken homurdanarak altında kıpırdanmıştı.
"Şimdiden mi?" diye mırıldandı siyah saçlı oğlan, sesi boğuktu, gözleri ise hala kapalıydı.
"Mhm" Jimin onaylarcasına mırıltı bıraktı ve doğrulup oturdu.
Buna yanıt olarak, Jungkook'un Jimin'i tutuşu gevşedi, elleri Jimin'in beline doğru indi, yine de dudaklarından bir onaylamama sesi çıkmıştı, Jimin'in kendisini bırakıp gidecek olmasından duyduğu memnuniyetsizliği dile getirir gibiydi. "O zaman ben de kalkayım, hm?"
Jungkook esnedi, söylediği cümlenin zıttı olarak gözleri hâlâ açık bile değildi, vücudu hiç uyanmış gibi gözükmüyordu.
"Hayır" Jimin reddetti, Jungkook ne yaptığını göremese de başını iki salladı, "Uyumaya devam et sen." dedi, "Sonuçta kısacık uyuduk."
Jungkook hafifçe başını salladı ve Jimin'in erkek arkadaşına siyah saç tutamlarını yüzünden çekerken sevgiyle gülümsemesine neden oldu, ayağa kalkmadan önce yanağına bir öpücük kondurdu.
Pembe saçlı oğlan narin yumruklarını bitkin gözlerinin üzerinde ovuştururken, sendeleyerek banyoya girdi, uykusuzluğu hâlâ kendisini canlı bir şekilde hissettiriyordu.
Vücudunu saran soğuk hava tüylerinin diken diken olmasına sebebiyet verdi, o anda da bedenini örten giysinin ne kadar açık olduğunu fark etti. Jimin sadece bir tişört giyiyordu, kıyafetlerinin geri kalanı hep Jungook'un yatak odasının zeminine dağılmış haldeydi. Bunu fark etmesi, geçen geceyi, kalbi hızla çarparak hatırlamasına neden oldu. Dün gece paylaştıkları tatlı samimi anı da hatırladı ama aynı zamanda Jungkook'un travmatik geçmişini de.
Jimin yavaşça lavabonun önünde durdu, aynadaki kendi yansımasına baktı, Jungkook'un içini yakan yüz ifadesi gözlerinin önünde yanıp sönüyordu. Başını iki yana sallayan Jimin, dengesini korumak için lavaboyu kavradı, saçlarını geriye doğru eliyle ittirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
illuminate : jikook (çeviri)
Hayran Kurgu"Eğer bunu değiştirmek istiyorsan, bana haber ver, sana yardım edeyim." dedi siyah saçlı çocuk, aniden tezgaha yaslandı. "Ne demek istiyorsun?" Jimin sözleri karşısında şaşkına dönerek nefes verdi. "Seks, Jimin, sana öğretebilirim." Tamamen platonik...