Tımarhane

9-Kurtarıcı Prens.

Uyandığımda Nil derin bir uykuda gibi görünüyordu. Onu uyandırmak istemedim çünkü zaten yeterince yorgundu. Ayağa kalktım ve elimi yüzümü yıkayıp üstümü değiştirdim. Bugünde okul vardı. Ama önce Aslı hanım ile konuşmalıydım. Acaba Nil'i gördü mü ? diye düşünmeden edemedim. Aşağıya heyecanlı bir şekilde indim.

"Günaydın Aslı hanım ben si..."

"Asya nasıl böyle bir şey yaparsın ? Onun tedavisi ciddi anlamda önemli."

Demek ki bizi görmüştü.

"Ben özür dilerim ama onun için çok üzülüyorum. Oda benim gibi düzelecek. Buna inanıyorum. Ona bizzat ben yardım edeceğim. Yeter ki siz burada kalmasına vede benimle birlikte okula gidip gelmesine izin verin."

"Asya bu neredeyse imkansız. Tatlım buna nasıl cevap vereceğimi bilmiyorum. Bana düşünmem için biraz izin ver. Fakat bugünlük senle gelmesine izin vereceğim. Ben konuşacağım müdire hanımla. Akşam kararımı söylerim."

"Teşekkür ederim Aslı hanım. Gerçekten çok iyi birisiniz." dedim ve boynuna sarıldım.

"Hadi arkadaşını da uyandır ve güzel bir kahvaltı yapalım.  Karnınızın aç olduğuna eminim." dedi gülümseyerek.

"Tamam hemen uyandırıyorum." dedim gülümseyerek.

"Nil uyansana artık valla ne derin bir uyku varmış kızım."

"Uyku en mürşit ilimdir Asya şimdi sus ve uyu."

"Okul var ve sende geliyorsun. Asya hanım bügünlük gelmene izin verdi."

"Kalk." diye bağırmam ve yere yapışmam bir oldu. Bana vurmuştu.7

"Hay ben Asya kanka özür dilerim."

"Anan Nil." Nil kıkırdamaya başladığında bende güldüm yanağımı çizmişti. 

Çok fazla uğraşlarımızdan sonra okula varmayı başarmıştık.

Sınıfa girdiğimizde tüm gözler bizim üstümüze gelmişti. Boş bir yer bulup oturduk. O sırada arka sıradan bir kağıt attılar. Açıp okudum.

Yanağına naptın -Emir. Hemen bende geri cevap yazıp yolladım. 

Sanane.

Söyle şunu.

Sanane.

Yine aynı şeyleri mi yaşamak istiyorsun. ?

Nil yaptı yanımdaki kız.

Kızı tenefüste tebrik edeceğim. 

Ona yaklaşmayı bile aklından geçirme.

Sanane.

Geçirme dedim sana Emir !.

Sanane. Bu beni mi taklit ediyordu şimdi ? Aptal.

Kapa çeneni atma mesaj falan. dedim ve derse odaklanmaya çalıştım. Ne kadar mümkün olmasada çalıştım yani. Dersin sonunda Nil ile birlikte kantine indik.

"Kızım o çocuk neydi öyle ya."

"Çok tipsiz demi ? nefret ediyorum ondan."

"Saçmalamayı keser misin ? çocuk gerçekten çok yakışıklıydı kızım ya."

"İstersen sana ayarlayalım ne dersin Nil. Aaa dur istersen nüfusuna al çocuğu beslersin evinde o hayvanı." O sırada Nil hiç konuşmuyordu. Arkama bakıyordu. Bende arkamı dönerek konuştum.

"Ne var ki arka..." Hay ağzıma arkamda Emir dikilmiş bana sırıtıyordu.

"Yanlız hep arkandaydım ben senin."

Ne saçmalıyordu bu çocuk ?

"Neden bahsediyorsun be sen ?"

"Daha demin bana dediklerinin hepsini duydum."

"Hepsini ?"

"Aynen öyle."

"Aaaa Emir olurmu hiç öyle şey ben sana hayvan dermiyim hiç hayvan Nil gibilerine denir. Hani bana daha demin arkamda olduğunu söylemeyenlere."deyince Nil üzerime ketçap sıçrattı.

Hemde bilerek. Bu sefer bende elime mayonez şişesini alıp üzerine sıktım. Biz bu şekilde kavga ederken herkes bize katıldı. Birbirine hamburger atanı mı bulursun su sıçratanımı hepsini kolaylıkla bulabilirsin yani. Ana baba günü mübarek ! Ben tam Emir'e doğru giderken ayağım kaydı ve yere düşümek üzereydim. O sırada Emir beni tuttu. Ne yani hayatımımı kurtarmıştı. Emin olun yere düşseydim bir yerlerimi kırardım. Aynı filmlerdeki gibi olmuştu. O benim kurtarıcı prensimdi. Tabiki şimdilik !

Geç kaldığımı biliyorum biriciklerim. Ama evde değildim bir süre. Multi'de Emir.  Bölüm şarkısı ile daha güzel olur canlarım <3 Sizi seven yazarınız. :***