8. Bölüm (Kriz)

397 12 8
                                    

Bu bölümü bu şarkının hüznünü dinleyerek yazdım.Umarım duygulu bir şekilde okursunuz.Bu bölüm en acıklı bölüm oldu.

-Melek'in Ağzından-

Berkay arabayı çok hızlı kullanıyordu.Şahsen biraz ürkmüştüm ve ona:

-"Arabayı gerçekten çok hızlı kullanıyorsun..."dedim.Bana döndü ve değişik bir şekilde sırıtarak:

-"Birileri korktu galiba..."dedi.Cevap veremedim.Hayatımda ilk defa bu kadar utanmıştım.Evet çok saçma ama karşındaki dalga geçen Berkay gibi biriyse bence domates gibi bile olabilirsin ne kadar ağır yürekli olsanda...O arada cebinden sigara paketini çıkardı ve bir tane ağzına koydu ve bana bakarak almam için paketi uzattı.Geçen sene bir tane çok merak edip denemiştim ama tadını ağzımdan çıkarmak için resmen bir macun tüple ağzımı kazımıştım.Ama şuan almazsam gerçekten domatesten nara dönmemek için dalga geçmesin diye almak zorunda kaldım.Arabanın camlarını açtık ve bana ateş uzattı.Ve sigaramı yaktı.Bu olay bittikten sonra eminim bu sefer 1 tüp macun kesinlikle beni teselli edemeyeceğimi kafama yazdım.2 dakka sessizlikten sonra bana baktı ve:

-"Birşey sorucam ama yanlış anlama!"

-"Soruya bağlı..."dediğimde sigarasını çekip havaya dumanını soluduktan sonra bana güldü.

-"Bir sevgilin var mı?"dedi.Aslında daha çok hayatında daha önce hiç sigara içtin mi çok tecrübesizsin diyeceğini falan sanmıştım.Cevap olarak "hayır" dedim evet birini seviyordum ama kimi sevdiğimi sormamıştı.Sevgilimin olup olmadığını sormuştu.O arada hiç beklemediğim bir tepkiyle karşılaştım.Bana telefonunu uzattı ve numaramı kaydetmemi istedi.Ve evimin önüne geldiğimizde akşam mesajlaşırız prenses dedi ve göz kırptı.Arabadan indim.Ve gidene kadar olduğu yere baktım.Prenses ne şimdi?İğrenç hiç sevmediğim hitap şekilleriydi.Birde ona salak gibi numaramı verdim.Başım kesinlikle belada...

-Efsun'un Ağzından-

Babam havaalanına getirmişti.Babama baktım ve:

-"Eğer düşündüğümse seninle asla oraya gelmicem!"dedim.

Babam güldü ve:

-"Daha zamanı değil.Buraya gelmemizin amacı halanı almaya gelmekti."dedi.Halamla küçüklükten beri aramız çok iyiydi.Hiç teyzem veya dayım olmadı.Hani insan teyzesine daha yakın hissedermiş ya...işte benim teyzem olmadığı için halamla çok iyi anlaşırdık.Halayla yiğenden çok kız kardeş gibiydik hep...Havaalanına vardık.Halamı gördüm ve bir anda heyecandan koştum.Babama baktım ve:

-"Neden daha önceden bana söylemedin?"dedim ve Nurefşan halama sarıldım.Hep beraber arabaya bindik ve halama:

-"Seninde kötü haberden haberin var mı?"dedim.Güldü ve:

-"Evet tatlım okulun ilk günü kafana dikiş atılmış nasıl becerdin?"dediğinde şaşırmıştım.Benim anlatmak istediğim aslında annemle babamın boşanmak istemesini bilip bilmediğiydi.Babama baktım ve bana "bilmiyor sakın söyleme" dermiş gibi kaşlarını çattı ve ardından hemen yapmacık bir gülümseme attı göz kırpıp.Bende ortam gerilmesin diye halama:

-"Evet öyle birşey oldu malesef" dedim.Eve gidene kadar arabada halamla babam geçmişten konuştular bende kulaklığı takıp arkama yaslandım ve şarkı dinleyip yoldaki çizgileri izlemeye başladım.Aslında annem halam çok iyi anlaşır.Belki bana yardım edebilir ayrılmamaları konusunda...Eve geldik ve arabadan indik babam biraz şirkette işinin olduğunu gitmesi gerektiğini söyledi.Halamla eve doğru ilerlerken annem kapıyı açtı ve halamı görünce sevinçten gözleri fal taşı gibi açıldı.Sanki günlerdir kavga edip, ağlayan ve yalandan gülümseyen annem bir anda gömülmüş ve yerine çocuk gibi sevinen, havalara uçan annem hızlıca halama sarıldı ve:

KAÇINILMAZ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin