Utanç Verici Hisler

921 102 538
                                    

- Deku?

Eh, işte Shoto bu kahraman ismi olarak bildiği ismi söyleyince ise bu sefer İzuku tekrar şoka girdi. Maskesini yavaşça çıkardı ve konuştu:

- Beni bu şekilde tanıtacağını görmek gerçekten sinir bozucu Katsuki.

Bu sefer şoka girme sırası Shoto'daydı. Neler olduğuna dair ufak fikirleri olsa da şu an da özellikle Katsuki'nin karşısındaki yeşilli çocuğa karşı savaşabileceğini hiç mi hiç sanmıyordu. İzuku hâlâ tırssa ve bazı şeylere sinirlenmiş olsa da konuştu tekrardan:

- Kurogiri'yi atlatabilecek kadar güçlendiğini düşünemedim sanırım, saldırmayacak mısın yoksa bana öncelik mi tanıyorsun?

Katsuki hâlâ şoktaydı, onun kendisi yüzünden öldüğünü zannediyordu. İki veya üç özgünlüğe sahip olan karşısında duran bir suçlu olmasını beklemiyordu. "İzuku benden özgünlüklerini saklayıp bir suçlu mu oldu?" diye düşündü ilk başta ama bu düşüncenin saçma olduğunu düşünüp vazgeçti. Ne de olsa küçüklüğünden beri o kahramanlara sadık bir hayrandı. Yani en azından o öyle düşünüyordu. "O kahramanları seven, fanatiği olan birisiydi. O hâlde karşımda duran kişi gerçekten İzuku olabilir mi ki?" sesi şaşkınlıktan dolayı kısık bir şekilde konuştu Katsuki:

- B..bu gerçekten sen misin Midoriya?

- Demek ben 'öldükten' sonra ismim Midoriya olmuş ha? Ama biliyor musun, ben Midoriya veya Deku değilim. İzuku'yum Katsuki.

Bunu der demez iki ejderi ile de iki 'kahraman' adayı olan öğrencilere saldırıya geçti İzuku. Bir yandan ise aklı hâlâ Katsuki'nin Kurogiri'yi nasıl yendiğindeydi. Katsuki'nin takım çalışmasında berbat olduğunu bildiği için Sero Hanta, Ashido Mina ve Kirishima Eijirou ile aynı bölgeye koyulmasını istemişti İzuku. Shoto, İzuku'nun bu saldırılarına bir nebze alıştığı için bu sefer yorulmuş olmasına rağmen daha rahat sıyrılsa da Katsuki daha ne olduğunu bile anlayabilmiş değildi. İzuku onu ejderi ile toprak arasına kıstırmıştı. İzuku kalkanlarını aktive ederek Katsuki'ye yaklaşmaya başladı. Ne de olsa Katsuki'nin yaratabildiği patlamaları hâlâ sevmiyordu ve de zarar görmek istemiyordu. Shoto ise Katsuki'nin bu kadar kolayca yakalanmasını beklemiyordu, İzuku ile Katsuki arasına buzdan bir bariyer çekip alevleri ile İzuku'yu hedef aldı Shoto ama İzuku diğer ejderi ile kendini korumayı başarmıştı. Ejderlerinden birini Shoto'yu oyalamasıyla görevlendirip hiç bir yüz ifadesi bulundurmamaya çalışarak, Katsuki'nin iyice yakınına gelip Katsuki'ye doğru çömeldi ve tekrar cevabını merak ettiği soruyu sordu:

- Kurogiri-san'ı nasıl alt edebildiniz Katsuki? Sen insanlarla iletişime geçmekte iğrençsin ve onlarla iş birliği yapabilecek türden biri değilsin. Gerçekten gelişip gelişmediğini az da olsa merak ediyorum.

- Sen gittikten sonra çoğu şey değişti. Eski sınıfımız, ben ve annen gerçekten çok kötü hissediyordu. Beynini falan mı yıkadılar senin ha? O kadın senin için çok endişelendi! S..sen ise gidip bir suçluya mı dönüştün?!

"Suçlu" işte bu söz İzuku'nun kulağında yankılanıp durdu. Yaptığı şeyin suç olduğuna inanmıyordu. O sadece biraz daha eşitlik istiyor ve bunun için elinden geleni yapıyordu. Bu suç sayılır mıydı? "Gerçekten yanlış mı yapıyorum?" diye geçirdi içinden, gözleri donuklaştı. Ama sonra tekrar o sis beynine dolmaya başladı. Bırakacak olursa yine bu eşitsizliğin devam edeceği, ona değer verdiğini düşündüğü kişileri hayal kırıklığına uğratacağı aklına geldi. Ama bu insanlara zarar vermesi gerektiğini de belirtiyordu, değil mi? Yine de kendini toplamaya çalıştı İzuku. Bu böyle devam etmemeliydi.

- Ben mi suçluyum? Burada bir suçlu varsa o da sensin, tamam mı?! İnsanları özgünlüğü olup olmamasına göre ayrımcılık yapan sizler suçlusunuz ve bunu adaletli görüyorsunuz! Bazı şeylerin değişmesi için illa kurban verilmesi gerektiğinin canlı bir kanıtı gibisin Katsuki, s..senin de bana yaşattığını yaşatmama ve özgünlüğünü almama ne dersin?

Villain DekuWhere stories live. Discover now