8.𝓑𝓸̈𝓵𝓾̈𝓶

293 20 4
                                    

᪥

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"İyi misin Edward?"

Edward sessizce kafasını salladığında benim için topladığı papatyaları burnuma doğru götürerek kokladım. Yüzüme küçük bir gülümseme takarak ona döndüm.

Ancak kafamı ona çevirmemle şok olmuştum ve elimdeki papatyalar yerlere saçılmıştı.

Edward'ın giydiği kıyafetler, saçı ve birçoğu şeyi değişmişti.

"Sana," Bu sahnede gökyüzünde bir anda şimşekler çakmaya başldığı için ikimiz de gökyüzüne çevirmiştir başımızı.

Başımın içinde ani bir acıyla yere çökerken Edward da aynı şekilde bağırmaya başladı ve ikimiz de bayılarak yere düştük.

"Kestik! Bravo, çok iyiydinşz çocuklar!"

Rose ve Edward çiçeklere bakmak için bahçeye inmişlerdi. Çiçekleri incelerken Edward Rose'u sarı saçlı ve beyaz bir elbisenin içinde görüyordu.

Bir sonraki sahneyi çekmek için sabırsızlanıyordum.

Yerimde doğruluğumda çoktan kalkmış olan Louis, elini bana uzatmıştı. Bu elbiseyle kendi başıms biraz zor kalkacağımı bildiğimden elini tuttum ve kalkmama yardım etmesine izin verdim.

"Teşekkür ederim."

Elini önemli dermişcesine sallayarak "Önemli değil." dedi ve yanımdan ayrıldı.

Sanırım aramızdaki ilişki gittikçe iyiye gidiyordu. Ancak bu Louis'di. Bazen onu anlamakta zorlanıyordum.
Onunla bu konuyu konuşmam gerektiğini biliyordum ama ilk adımı atan kişi ben olmamalıydım.

Çünkü seni asla kabul etmeyecek. Kim bir deliye tahammül etmek ister ki?

Louis öyle biri değildi. Yani, umarım.

Etrafa göz gezdirdim. Bugün sadece benimle Louis'in çekimi olacağı için diğer ekip gelmemişti. Kendimi biraz yalnız hissediyordum ve bu beni rahat hissettiriyordu.

"Millie, arka tarafa gel."

Richard yanımdan geçerken konuştuğunda arkaya kurulan odaya baktım. Dizinin en önemli sahnelerinden birini çekecektik.

Bu sahneyi çok iyi yapmalıydım.

"Tamam, geliyorum."

Train Wreck ❦︎ MouisHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin