Limon Kokulu Frezya

LKF - 3.bölüm

Ben ingilizce dersinde sürünüyorken size de bölümü takdim edeyim bari 😘 Hepinize günaydııın 🤗 burda bugün hava çok güzel mis gibi yağmur yağıyor tam bölüm yazma havası dersler bitse de bölüm yazsam 😍

3.bölüm

Doğukan karşımda Kemal yanımda, oturuyorken annem gözlerini bize dikmiş bizi izliyor mahallenin röntgenci teyzeleri ise çoktan işe koyulmuş kafalarından bin bir tane senaryo üretiyor birbirine anlatıyordu hatta birisinin kesin Nihal bu adamdan hamile dediğini bile duymuştum. Bu teyzeler ne yaşıyordu? Nayin kafasıydı yani bu?

"Kemal abi, biz özel konuşacağız ya hani acaba sen gitsen mi artık yanımızdan." dediğimde Kemal'in bakışları hızla beni buldu.

"Abi mi dedin sen bana?"

"Abi dedim evet, tıpkı senin istediğin gibi yoksa fikrin mi değişti?" kesinlikle şu an yanımdaki Doğukan'a ve kendi deliliğime güveniyordum. Yoksa ne münasebet ti? Ne abisiydi? Sevdiğim adama abi diyecek kadar da şuursuz değildim.

"Şansını zorlamasan mı Nihal?" diyerek tek kaşını kaldırdığında Doğukan'ın

"Bir sorun mu var Frezya." demesi ile sert bakışları ona döndü.

"Kardeş, sen hayırdır Frezya falan? Hani bil diye söylüyorum, Nihal onun adı."

"Ben memnunum halimden kardeşim sağ olasın."

"Kemal abi gider misin? Doğu sen de bir dur." dediğimde Doğukan teslim oluyorum dercesine ellerini kaldırmış Kemal ise yeniden bana dönmüştü.

"Bana abi bu ite Doğukan. Ulan bu nerden baksan benimle aynı yaşta, ona da abi de o zaman."

"Doğukanın benden böyle bir talebi yok, senin aksine."

"Senin de böyle bir icraatın yok normalde Nihal."

"Konuşacağız, Kemal." kaşlarımla kapıyı gösterdim.

"Şimdi çık lütfen." bakışları yüzümde dolaştı. Birkaç saniye daha baksa muhtemelen sarılır bana bir kez daha limon kokulum demesi için yalvarırdım ama o birkaç saniyenin ardından çıkıp gitti.

"Seviyor hala belli. " deyip arkasına yaslanan Doğukan sen akıllanmazsın dercesine başımı iki yana sallamama sebep olurken derince nefeslendim.

"Ne istemiştin?"

"Bu elimde görmüş olduğun şahane tasarımları yarın benim yerime şirkete götürmeni."

"Saçmalama Doğu, beni o ayakkabısına çamur bulaşsa cenaze töreni düzenleyecek tiplerle muhatap etme."

"Ya tamam, aralarında söylediğin türden tipler mevcut ama hepsi öyle değil ve senin muhatap olacağın kişi de hiç öyle birisi değil." dediğinde ofladım.

"Sen ne işimi görüyorsun?"

"Güzel kardeşim benim yarın Afyonda olmam lazım Aycan'ın ailesiyle tanışacağım, bunun için de bu akşam yola çıkmam lazım."

"Şimdi götür o zaman." dediğimde oflayarak bana baktı.

"Bak, Ege şu anda yurt dışında ve bu tasarımları Egeden başka birisinin görmemesi gerekiyor. Güvenebileceğim tek kişi sensin."