Bu derste canım sıkılırken yazdığım yb yi bok gibi bulabilirsiniz veyahut sevebilirsiniz. Zaten iki tane seçenek var her türlü amk. Bölüm kötüyse 20 dakika önce kalktığım içindir. Ah kahbe dersler... Hikayeyi okuyan bakudekucu abilerime ablalarıma saygılar OJAFDAÜEFQKOEGFPQJDHGJFAF----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
"Hah. İşte sonun geldi Deku-"
Mutfaktan patlama sesleri geliyordu ve bu seslere eşlik eden bir ses daha vardı. İzuku'nun sesi.
"A-AH K-KACCHAAAAAAAAN-"
----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
*üçüncü kişi ağzından anlatım*
Katsuki İzuku'nun sesini duyar duymaz mutfağa doğru koştu. Mutfağa girdi ve karşısındaki manzarayı götünce gülmeye başladı. Evet Katsuki gülmeye başladı. Gördüğü manzara o kadar komikti ki gülmekten gözünden yaşlar gelmişti Katsuki'nin. İzuku ise hala havadaki patlamış mısırları kelebek avlar gibi yakalamaya çalışıyordu ama yakaladıklarını da yere düşürüyordu.
"HAHAHHA DEKU MAL MISIN ÖYLE Mİ YAPILIR O SALLASFHSADGJHFHJAHBFVDGXCXV-"
"KACCHAN NE DİYOSUN ANLAMIYORUM ELİNİ ÇEK AĞZINDAN"
"ÖNCE Bİ ŞU OCAĞIN ALTINI KAPA SALAK DEKU"
"HA TAMAM-"
İzuku ocağın altını kapatmaya yeltendi, fakat durmaksızın patlayıp üstüne gelen mısırlarla bu pekte mümkün olmuyordu.
"ÇEKİL ŞURDAN DEKU BEN KAPARIM"
Katsuki İzukuyu kolundan tutarak çekip uzaklaştırdı, ve sonra ocağın altını kapattı. İzuku beceriksiz olduğu için ne mısır patlatabilmişti, ne mısırları yakalayabilmişti, ne de ocağın altını kapatabilmişti. İzuku üzgün bi yüz ifadesine büründü, ve bunu gören Katsuki tezgahın üstüne düşen patlamış mısırlardan birini İzuku'nun ağzına tıktı.
"Ne somurtuyon salak salak. Daha film izlicez sikik deku."
İzuku ağzındaki patlamış mısırı çiğnerken gülümsedi, ve kafasını olumlu anlamda salladı"
"Ta-Tamam kacchan."
"Şimdi yeniden patlamış mısır yapmamız lazım. ULAN YAPAMIYORSAN BAŞTAN SÖYLESENE ETRAFTA BATTI. NEYSE SEN TEMİZLEYECEKSİN ZATEN."
"Üzgünüm kacchan evet ben temizlicem"
Katsuki içi boşalan tencereye yağ koydu, ve tekrar patlamış mısır yapmaya başladı. İzuku o arada utana sıkıla yere bakıyordu. Bu Katsuki'yi sinirlendirdi. Katsuki İzuku'nun yanına gitti ve elini kaldırdı.
"KACCHAN DUR DAHA ÖLMEK İSTEMİY-"
Katsuki elini İzuku'nun saçına koydu ve saçını okşamaya başladı. Bu sakin tavrının tersine konuşmaları sinirliydi. Katsuki bu işte. Bi öyledir bi böyle.
"ULAN DEKU YEMİNİM OLSUN YAKARIM BU SAÇINI ANLADIN MI. KAPA ÇENENİ LANET İNEK."
İzuku Katsuki'nin saçını okşaması üzerine ağzını açmamıştı bile fakat Katsuki utanıyordu ve bu yüzden İzuku'nun konuşmasını istemiyordu. Hele hele son çavuş olayından sonra. Son çavuş bükücü. Neyse konumuz çok başka yerlere geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-forget me not-//~bakudeku~//
FanfictionNedenini sordu Katsuki kendi kendine. Neden her şey böyle olmuştu? Bu bir büyü müydü yoksa bir lanet mi?... Ne yapması gerekiyordu tüm bu olanlardan sonra?... Hayatına devam mı etmeliydi yoksa son mu vermeliydi. O da bilmiyordu. Bu hikayenin son...