Just For You | TAEKOOK

27

Gözlerime vuran güneş ile gözlerimi kısık bir şekilde araladım ama hemen geri kapattım. Diğer tarafa dönmek için hareketlendiğimde belimdeki kollar ile durmak zorunda kaldım.

Dün gece o konuşmadan sonra yatakta öylece birbirimize sarılarak yatmıştık. Taehyung çok yorulmuş olmalıydı ki uyuyakalmıştı ve ben de onu yalnız bırakmak istemediğim için ikimizin de üzerini örterek uyumuştum.

Gözlerimi açarak belime sarılı olan kollar arasında yavaşça dönerek huzurlu bir şekilde uyuyan sevgilime doğru döndüm.

Bakışlarımı yüzünün her bir yanında gezdirdim. Kim Taehyung çok güzeldi. Kalın dudakları, yüzüne uyumlu büyük burnu, burnunun ucundaki ve dudağının kenarındaki beni, biri çift diğeri tek kapaklı bal rengi gözleriyle çok güzeldi.

Bana sürekli güzel olduğumu söylerdi ama benim güzelliğim onun güzelliği karşısında sönük kalıyordu. O her şeyiyle çok güzeldi. Sadece dışı değil, Kim Taehyung'un kalbi de çok güzeldi. Beni o kadar güzel seviyordu ki... Bunu bana bir bakışından bile anlayabiliyordum.

Yüzümü yüzüne yaklaştırdım ve önce kapalı gözlerinden öptüm onu. Sonra da burnunun ucundaki benden öptüm. En sonunda da dudağının kenarındaki beni de öptüm ama bu bana yetmediği için dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum. Tam geri çekileceğim sırada alt dudağımı dudakları arasına alarak emmeye başladığında şaşkınlıkla gözlerimi açtım ama onun gözleri kapalıydı. Uyumuyor muydu bu az önce?

Şaşkınlığımı üzerimden atarak ben de üst dudağını emmeye başladım. Alt dudağımı hafif bir şekilde ısırdığında küçük bir mırıltı çıkararak dudaklarımı araladım ve bunu fırsat bilerek dilini dudaklarımın arasına soktu. Üzerime doğru eğilerek sırtımı yatakla buluşturdu ve bir bacağını diğer tarafa atarak ağırlığını üzerime vermeden üstüme çıktı.
(Y/N: ne oluyor amk👀)

Dili ağzımın içini talan ederken ben de ona acemice karşılık vermeye çalışıyordum. Dilimi yakalayarak hafif bir şekilde emip bıraktığında ellerimi ensesine çıkararak saçlarını çekiştirdim. Tekrar alt dudağımı dudakları arasına alıp emdi ve dilini üzerinde gezdirip dudaklarımdan uzaklaşarak çeneme ıslak bir öpücük bıraktı. Hızlı nefeslerimden dolayı göğsüm göğsüne değerek inip kalkıyordu ve her şey bir anda gerçekleştiği için hafif bir şaşkınlık vardı üzerimde.

Dudaklarını yavaş bir şekilde sürterek boynuma inip küçük öpücükler bırakmaya başladı. Ben ise ensesindeki saçlarıyla oynamaya devam ediyordum. Küçük bir kısmı dudakları arasına alarak ısırdığında dudaklarımın arasından küçük bir inilti çıktı. Isırdığı yeri hafif bir şekilde emerek dilini üzerinde gezdirip küçük bir öpücük bıraktı ve orada uzaklaşarak yüzünü benim yüzümle hizzaladı.

"Günaydın bebeğim." diyerek gülümsediğinde ben de gülümsedim ve az önce yaşadığımız anlardan dolayı boğuk çıkan sesimle "Günaydın." dedim.

Alnıma küçük bir öpücük kondurarak üstümden kalkıp yataktan kalktı. Odanın içindeki banyoya girene kadar gözlerimle onu takip ettim ve o banyoya girip kapıyı kapatır kapatmaz başımın altındaki yastığa yüzümü gömerek boğuk bir çığlık attım. Tanrım! Az önce ne oldu öyle?!

Kapı sesi duyduğumda kafamı yastıktan kaldırarak yatakta düzgün bir şekilde oturdum hemen. Banyodan çıkıp yanıma gelip oturdu. Yanağıma küçük bir öpücük bırakarak saçlarımı karıştırdı.

"Bizimkiler çoktan uyanmıştır. Hadi sen de elini yüzünü yıka ve aşağı gel." dediğinde onu onaylayarak yanağından öpüp ayağa kalktım ve banyoya yöneldim. Arkamdan güldüğünü duyduğumda ben de yüzümdeki tebessümle banyoya girip işlerimi hallederek dışarı çıktım.