cat [minsung]

2

Stray Kids- Levanter ( Bu şarkıya aşığım )

1 yıl sonra

Küçük çocuk annesinden izin alıp kedisiyle beraber dışarı çıktı. Yürüyemeyen kediyi nereye gitse götürürdü. Annesinin izni dahilinde beraber siteyi dolaşırlar biraz oyun oynar eve dönerlerdi. Küçük olan kedisinin yürüyememesinden asla yakınmazdı. O kedisini her zaman çok sever ve önemserdi. Minho küçüğe göre onun arkadaşıydı.

Küçük olan sitede adımlarken parka doğru gittikçe yaklaşıyordu. Parkta kedisi ile kumlarda oynarlardı hep. Minho kumda yuvarlanmayı çok severdi. Evet adını Minho koymuştu. Çünkü anlamı çok hoşuna gitmişti. Minho geniş gökyüzü demekti.

Küçük olan gidecekleri yerde kimsenin olmaması için dua etti ama bir kaç çocuk parkta futbol oynuyorlardı.

Küçük olan iki arada bir derede elindeki kediye baktı. Minho'yu okul ve ödevler yüzünden 3 gündür dışarı çıkarmıyordu ve kedisinin onunla oynamaya ihtiyacı vardı. Ama o çocuklar ona zorbalık edecek diye korkuyordu küçük olan.

Minik kedinin parıl parıl gözlerine baktı çocuk. Kediler cidden çok güzel hayvanlardı ama bu kedi ayrı bir güzeldi ona göre.

Küçük sonunda kararını verdiğinde parka doğru adımlıyordu. O her zamanki gibi fark edilmek istememişti ama bu sefer fark etmişlerdi küçüğü.

Gruptan bir çocuk ona seslendi. Ama küçük olan duymaza verdi. Yanlarına gitmek istemiyordu, yine kendisiyle dalga geçeceklerdi.

Bu sefer daha kalın bir ses "hey çocuk!" diye bağırdı. Küçük olan dönüp onlara baktı. Az önce bağıran esmer çocuk " Hey bücürük! Futbol oynuyoruz ve kalecimiz eksik sen kalecimiz olacaksın!" Küçük olan ürkek bakışlarla baktı esmer olana.

" B-ben oynamayı bilmiyorum."

" O zaman parkta ne işin var velet!"

" Hadi dostum elinde kedi var diye oynamıyorsun değil mi?"

" Hadi o kediyi biraz oynatalım"

Sarışın çocuk bunu söyledikten sonra yüzünde sinsi bir sırıtışla küçüğe doğru yürümeye başladı.

" Hayır, o yürüyemiyor lütfen Minho'ya bir şey yapmayın!"

Sarışın onu dinlemeyip üstüne doğru yürüdü. Küçük olan kediyi iyice kendine çekip eve doğru koşmaya başladı. Arkasına baktığında sarışın çocuğun geldiğini gördü. Esmer olan ise sinirle sarışına bağrıyordu.

" Daniel uğraşma şu çocukla, maç yarım kaldı Tanrı aşkına!"

Sarışın, esmer olanı dinlemeden küçüğün peşinden koşuyordu. Ama küçük olan iyi bir koşucuydu. Nefes nefese eve ulaştığında sarışın olan küçük çocuğa sonra görüşeceğiz işareti yapıp gözden kayboldu.

Küçük çocuk merdiven boşluğuna oturup nefes alışverişi düzelinceye kadar bekledi. Kucağındaki kediye sakinleştirici bir kaç şarkı mırıldandı ve hava soğuyunca içeri girdi.

.................................................................................................................

Buraları kısa geçiyorum sebebi var tabi ileride derinlemesine ineceğiz.

Sadece sabırla bekleyin minnoşlarım <3