Kusursuz Bağ | Baekyeol - Chanbaek |

Konser sonrası otel geceleri

Konser bitmişti. Japonya'daki konserimizin 3. günü. Çok yorgundum. Bu gece kalıp yarın geri Kore'ye uçacaktık.

Chanyeol nerdeydi acaba?

Bu uzak durma oyununa kendini çok kaptırmıştı sinirlenmeye başlıyordum.

Derken kapıda belirdi. Hızlı hızlı bana doğru yürüyordu.

-"Noldu Yeol bi sorun mu va..."

O uzun bacakları sayesinde yanıma hemencecik gelmişti. Belimden tutarak beni kendine çekti ve sıkıca sarıldı. Kollarım şaşkınlıkla yukarda kalmıştı.

Kendime gelince ben de kollarımı boynuna doladım Çenesini omzuma koymuştu. Şuan biraz terli olsa da onun o kendine has kokusunu çok seviyordum.

Dudaklarını kulağıma yaklaştırdı ve yorgun bir sesle:

-"Ah Baekhyun sen orda önümde dans ederken sana sarılmamak için kendimi tutmak o kadar zor ki bilemezsin. "

Yüzümdeki gülümsemeyi görmemesi iyi olmuştu.

-"Sarıldın işte oldu mu?"

Yüzünü görmek için hafifçe geri çekildim. O eşsiz gülümsemesini sergiledi.

Kalp atışım mı hızlanıyor ne?

Ben de gözlerimi kısarak gülümsedim. Eminim o da bu gülüşümü çok seviyordu.

Beklemediğim anda yüzüme yaklaştı ve yine sürekli aşık olduğunu belirttiği dudağımın üstündeki bene ufak bir öpücük kondurdu. Hayır yüzüm kızarıyordu böyle olmaması lazımdı.

-"Bir gören olmadan çabucak hazırlanıp çıkalım buradan. "

Eşyalarımızı aldık. Aslında benim eşyalarımı da o taşıyordu. Kapıda bekleyen KyungSoo ve Jongin bize imalı bir bakış attı.

-"Biraz önceki halinizde sizi biri yakalasa hiç hoş olmazdı" dedi Soo.

Neden ilişkimizi saklamak zorundaydık ki?

Koridora çıktık. Bizimkileri bulmamız lazımdı. Her an heryerde fotoğraf cekinebilirler. Fanlar dördümüzün olmadığını farkederse zaten bildikleri iliskimizden kesin emin olacaklar.

Önümüzden gelen Sehun ve Tao'yu görünce rahatladım. Luhan gittiğinden beri sürekli Tao ile takılıyordu Sehun. Yüzündeki o hüzünlü ifadesini silmek için koşa koşa yanına gittim ve sarıldım. Sadece gülümsemişti. Hayır istediğim bu değildi. Gıdıklamaya başlayınca istediğimi aldım. Gözleri hilal seklini almıştı ve kahkaha atıyordu. Biraz sırnaşık davranmaya başladım.Sehun bu hallerime alışıktı ama biri değildi.

Yanıma gelip beni kolumdan çekerek kolunun altına alan Yeol hiçbir zaman alışmayacaktı.

- "Bu kadar şebeklik yeter. Buna sadece kamera karşısında izin verebilirim Baekhyun. Sen benim Baekkie'msin."

Hepimiz toplanınca arabaya bindik ve otelin yolunu tuttuk. Her zaman yanıma oturan Chanyeol bugün yanımda olmaktan ziyade benim oturduğum yerde oturuyordu neredeyse. Çok yakındık birbirimize. Konser için dalgalı yapılan saçımı oynuyordu. Bir kolu omzumdaydı. Eli saçımdan yanağıma indi. Çenemden tutup yüzümü kendine çevirdi. Tam öpmek üzereydi ki telefonum çaldı.

Gülümsedim burnuna öpücük kondurdum ve telefonuma baktım. Arayan Taeyeon noonaydı. Neşeyle telefonu açtım.

-"Sevgilim nasılsın?"Bunu söylememe kızan Yeol göğsüme vurdu.Sesli olarak Aish demesine neden olmuştum.

-" Baekhyun, Chanyeol'u sinirlendirme. Yarınki ödül töreninde yine bir şeyler yapmak zorundaymışız. Bana bakacakmışsın sonra gülümseyecekmişsin. Yani yine eleştirilere hazır olmam lazım. Offf."

Bu sahte ilişkiden ben de Chanyeol de Taeyeon noona da çok yorulmuştuk. Taeyeon noonayı çok seviyordum. Ve eleştiriye mazur kalmasından hiç hoşlanmıyordum. Ama yapmak zorundaydık aksi takdirde Chanyeol ile yanyana bile gelemezdim.

Derken otele vardık. Tabi ki Chanyeol Soo ile ben de Jongin ile kalacaktım. SÖZDE. Gecenin geç saatlerinde yer degistirecektik. Her zaman böyle yapardık. Aslında biraz aksiyon ilişkiyi ayakta tutar değil mi hehehe...

Üstüme geceliklerimi giydim. Soo zaten eminim çoktan hazırdı. Jongin ile arasındaki bitmek bilmeyen ateşi hiçbir zaman anlamadım. Zaten beni de aşar onların fantazileri.

Sessizce koridora çıktım. Kapuşonu geçirdim hızlıca yürüyüşlerimi Soo'ya benzeterek Yeollerin odasına vardım.

Bizim bile anlamadığımız bağ sayesinde Yeol çoktan kapıyı açmıştı bile. Içeri girdim. Soo sinirli görünüyordu.

-" Biraz daha geç kalsaydın oraya gelip tekme tokatla seni dışarı çıkaracaktım Byun Baekhyun."

-" Jongin'le sohbete dalmışız o yüzden geç kaldım biraz." Soo'yu sinirlendirmek acayip hoşuma gidiyordu.

Soo elini bana doğru kaldırdı tam vuracakken Yeol elini tuttu.

-"Sakin ol dostum. O bu gece bana lazım."

Yüzündeki o şeytanca gülümsemeyi gördükten sonra Soo ile görüşmesini bir süre engellemeye karar verdim. Ama neler olacağını çok da merak ediyordum.

Eveeet ilk fanfic denemem umarım beğenirsiniz. Çok ani bir kararla başladım yazmaya. Lütfen yorumlarınızı ve beğenilerinizi eksik etmeyin.