HİSLER
(Yazarın anlatımıyla)
Mehir öylece yerde yatıyordu. Ali kapıyı aralayınca Selen ve Nehir yerde yatan Mehir'i gördü.
-Mehir! Diye bağırdı Nehir, ardından Selen biranda Ali'nin evine girdi ve Mehir'in nabzına baktı. Selen cebinden çıkarttığı telefonuyla ambulansı aradı. Çok geçmeden ambulans geldi. Mehir'i hastaneye getirdiklerinde acil servise aldılar. Selen hazırlanıp kızının yanına girdi. Tüm kontrolleri yapmaya başladı. O sırda Nehir, Murat ve Ali acilin kapısında bekliyorlardı...Bir kaç dakika sonra hemşire odadan çıktı. Nehir hemşireye doğru yürüdüğü sırda Hemşire Nehire;
-doktorumuz bilgi verecektir dedi.
Ve oradan uzaklaştı. Çok geçmeden Selen kapıdan çıktı. Herkez bir anda Selene yöneldi. Selen sakin bir sesle konuşmaya başladı.
-Çarpmaya bağlı beyin kanaması geçirmiş şuanda beyin kanamasını durduruyoruz. Eğer Beyin kanaması durmasa ameliyata alacağız dedi.
Nehir'in çığlığı, o bomboş koridoru kaplamıştı.
-Kardeşim ölecekmi şimdi anne bir şey söyle kardeşim ölecek mi?
Selen'in gözünden akan tek bir damla yaş, Nehir'in sorduğu sorular, geride birtek bunlar kalmıştı. Mehir yaşayacakmıydı? Mehir uyanacakmıydı? Mehir bu sessizliği dolduracakmıydı?....(Murat'ın anlatımıyla)
Hastaneye gelmemizin üstünden 1 saat geçmişti. Ama hala Mehirden bir haber yoktu. Ali karşımda oturuyor. Nehir abla yanımda oturuyordu. Selen anne ise hala Mehir'in yanından çıkmamıştı. Ona bir şey olsun istemiyordum. Onu kaybetmekten korkuyordum.
O benim hayata tutunma dalımdı.Sanki kurumuş bir ağaçtım ama o beni bırakıp gitmeyen bir yapraktı. Şimdi de beni bırakıp gitmeyecekti. Bizi bırakıp düşmeyecekti o yaprak...
Selen annenin kapıdan çıkışı hepimizi ayağa dikti. Soran gözlerle ona bakıyor bir şeyler duymak istiyorduk. Selen anne bizi fazla meraklandırmadan konuşmaya başladı.
-Mehir şuanda iyi kanamayı durdurduk. Hayati tehlikesi yok. Ama sabaha kadar dinlenmesi lazım bu yüzden onu odaya alacağız yarın son kontrolleri yapacağız.
Hepimiz rahatlamış bir şekilde nefes aldık. Ve birbirimize sarıldık. Ali yanıma geldi.
-Ben bişeyler alıyım hepimiz açız bir şeyler yiyelim yoksa kan şekerimiz düşücek, evden eşyaları da alıp geliyim dedi.
-Tamam ben burdayım dedim Ali'ye.
Ali hastaneden çıktı. O sırda kapıdan çıkartılan Mehir'i gördüm. Öylece yatıyordu. Lütfen aç gözünü Mehir. O yaprağın düşmesine izin vermedin solmasınada izin verme...(Ali'nin anlatımıyla)
Eve uğrayıp geldikten sonra herkesin mehirin odasının katında beklediğini öğrendim ve oraya çıktım...-Mehir!?
Mehir odasından çıkmış ilerliyordu. Ben arkasından sesleniyordum ama duymuyordu. Etrafıma baktığımda herkesin uyuyor olduğunu gördüm. Bende Mehirin peşinden ilerledim. Mehir merdivenlere yöneldi ve üst kata çıkmaya başladı. Arkasından hala sesleniyor ve onu takip ediyordum. En sonunda kendimi çatı katında buldum. Arkasını dönen Mehir sonunda beni farketti.
-Ali neden geldin?
-Neden buraya çıktık mehir?
Mehir soruma cevap vermedi ilerledi ilerledi ve bir anda demirleri arkasına çıktı.
-Mehir! Ne yapıyorsun? Mehir !
-Yaklaşma Ali
-Mehir gel konuşalım sakin ol derdin neyse söyle
-Artık konuşmaya gerek kalmadı Ali özür dilerim...
-Hayırrr
Mehir'i ellerimden kayışı ve onun düşmesiyle gözlerimi açtım. Nefes nefese kalmıştım.
-Beyefendi iyimisiniz ?
-Mehir nerde ?
-İçeride uyuyor hala
-Görebilirmiyim
-Çok az bir süre
-Tamam
Mehir'in odasına girdim. Öylece yatıyordu. Gördüğüm rüyanın gerçekçiliği beni çok etkilemişti. Mehir'e yaklaştım. Ve elini tuttum.
-Uyan artık mehir...(Mehir'in anlatımıyla)
-Nerdeyim ben?
-Hastanedesin Mehir
-Anne noldu bana neden burdayım
-Küçük bir kaza geçirdin kızım senin uyanmanı bekliyorduk bizde.
-Günaydın küçük hanım...
Kapıdan giren Faruk abiydi. Faruk abi annemin iş arkadaşı ve nöroloji bölümü doktoruydu.
-Şimdi Mehir sana küçük bir test yapıcam hazırmısın diye sordu Faruk abi.
-Hazırım dedim
Tamam bunu hissediyormusun
-Neyi?
-Ayağına şuan iğne ile baskı uyguluyorum onu hissediyormusun.
-Hayır
Annem ile bakıştıktan sonra tekrar sordu.
-Bunu hissediyormusun
-Hayır, neden bişey hissedemiyorum? Anne ayaklarımı kıpırdatamıyorum anne? Anne neler oluyor cevap ver anne? Anne bişey söyle.
Bağrışlarım o kadar yüklemiştiki kapıdan içeri giren Ablam, Murat ve Ali'yi fark etmemiştim.
-Ya biri bişey desin neden ayaklarımı hissetmiyorum.Faruk abi biraz bekledi ve konuşmaya başladı;
-Mehir öncelikle sakin ol, dediklerim sizi korkutabilir ama sakin olun, Mehir sen Çarpmaya bağlı olarak Beyin kanaması geçirdin. Bir ihtimal bekliyorduk böyle bir durum olmasını. Ama kesin karar verememiştik. Mehircim çarpmaya bağlı beyin kanamasından dolayı felç geçiriyorsun.Duyduklarım karşısında şok olmuştum. Ben felç geçiriyor olamazdım.
-Hayır dedim. Anne şaka yapıyorsunuz dimi
-Mehir sakin ol
-Anne ben felç olmuş olmam dimi.Anne ben felç olmak istemiyorum...
>>>>>>>
*Bölüm saçmamı oldu ne mdöxşldfl*
*Sıkılmadan okuyorsanız ne mutlu bana *
*Final mi yaklaşıyor ne sanki hmmm**
*İyi okumalar *
>>>>>>>
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUCİZE PLAK (TAMAMLANDI) (DÜZENLECEK)
Novela JuvenilKIRIK BİR PLAKIN MUCİZEVİ HİKAYESİ **Hikaye düzenlenecek, tekrar yazılacak** **İlk hikayem** **İlk kurgum**