~Wildest Dreams~ / TAMAMLANDI

"01.01"

Yorum yapmayı ve oy atmayı unutmayın. 💫

İyi okumalar.💫

Stan Lee elinde ki hiç bastırmadığı ve şimdiye kadar bastırmayı düşünmedigi çizgi romanı Marvel Ceo'suna göstererek "Aslında bunu yakacaktım ama sonra vaz geçtim." Ciddi bir şekilde dedi.

Ceo, kaşlarını havaya kaldırıp çizgi romanı eline alarak "Umarım bütün eğitimleri durdurmama neden olacak kadar iyidir." Ciddi bir şekilde dedi ve bakışlarını  çizgi romanın kırmızı renkte ki başlığını yönlendirip "Saint. (Azize)" Sesli bir şekilde okudu ve siyah ve üzerinde ki beyaz damarları olan elle çizilmiş kapağa yavaşça dokundu.

Çizgi romanın kapağından en az yirmi yıllık olduğunu anlamıştı. Çizgi romana zarar vermemek adına nazikçe ilk sayfasını açıp içinden okumaya başladı.

(Çizgi romanın özeti.)

Zai Gezegeni ışığın ve ihtişamın gezegeniydi. Bütün gezegenler ile barış içindeydi. Yardıma ihtiyaç duyan herkese yardım eli uzatmaktan asla geri durmaz idi. Bütün halk birbirleriylr eşit haklara sahipti. Ayrıca Zai halkı savaşa ve kan dökmeye karşılardı.

Savaş tanrısı Ares, bu gezegeni gözüne kestirip ele geçirmek için sahip olduğu evrenin en tehlikeli ordusu ile saldırmıştı ve yarım günde gezegenin kralı II Hawer'i devirip tahta oturmuştu. 

Zai gezegeninin son kralı Ares tahta geçtikten sonra bütün ışığını ve ihtişamını kaybetmişti. Eskiden ışık saçan gezegen kana ve karanlığa bürünmüştü.

Eski kral II Hawer'i soyundan gelen ve gizlice yaşan bir grup Ares'i zulümleri'ne daha fazla dayanamayıp iç savaşa neden olmuştu. Bu savaş asırlar boyunca sürmüştü ta ki Ares eski kralın soyundan gelenleri öldürünceye kadar.

  Zai halkı gezegende iç savaşlar, su kaynaklarının nerdeyse hepsinin yok olmasi, yoksulluk, kuraklıklar, hastalıklar ve daha fazla sevdiklerini kaybetmemek için yurtlarını terk etmişti.

Zai, Azizeleri gezegenlerini eski ihtişamlı ve refah günlerine dönecekleri adına umutlarını yitirmemeşti Ares'i kendi için düzenlediği tapınaklarında gece gündüz dua etmeye devam etmişlerdi.

Azizeler nesli tükenmek üzere olan melek soyundan gelen yarı melek yarı insan olan son kişilerdi. Ayrıca hepsi kadındı ve oldukça güçlülerdi. Ama güçleri Ares'i durduracak kadar güçlü değildi.

Azizelerin başı Siwya, kırmızı dalgalı saçları, masmavi gözleri, süt kadar beyaz tenli çok güzel bir kadındı. Kendisi azizeler içinde tam melek kanına sahip tek kişiydi.

Ares, Siwya'nın güzelliğinden etkilenip onu zorla kendi cariyesi haline getirmişti. Swiya, hamile kalınca Ares tahtını kaybetmemek için Swiya yı öldürmüştü ama onun karnında olan kızı hala ölü bedende yaşamaya devam etmişti.

Ares, Swiya'nin karnını yarıp kızını ellerine aldığında annesinden aldığı kızıl saçlarına, beyaz tenine ve masum yüzüne alayla bakarak "Bu yüzün altında benim kanımı taşıyan bir şeytansın." Dedi ve onu öldürmek için boğazını sıkmaya başladı.

Kızı onun bu hareketine ağlamak yerine kahkaha atmaya başlamıştı. Ares, kızın kahkaha atmasına şaşırmıştı sonra onun bu haline sırıttı. Asırlık hayatında ilk defa sırıttı. "Seni yaşayan bir ölü yapacağım küçük canavar!" Keyifle dedi ve onun bacaklarından tutup azizelerin olduğu tapınağına doğru yürümeye başladı.