Bayan Egosuz

Hope

"Geleceksin annemler seni çağırıyor!" 

"Annen mi?Çocuk musun sen ya?" dedim gülerek.

"Ne çocuğu kızım?Annemleri tanımıyorsun sen.Deniz söylemiş!"
"Gelmiyorum bir yere!Salak mısın nesin ya"
"Sevda gelmezsen seni öldürürüm,gelirsende sadece acı çektireceğim" bu sefer kahkaha atmadan duramamıştım.

"Tamam tamam geliyorum" dedim yine gülerek.Gitse miydim gerçekten?Aman.Hemen dolabımın önüne geçip giymek için bir şeyler baktım.Hiçbir şey yok lanet olsun.Dolaptan normal olarak pantolon,gömlek ve üzerine hırka alarak kapattım.Spor ayakkabılarımı giyip çıktım.Artık evini öğrenmiştim.Ama otobüsle gidemezdim daha doğrusu gidilmiyordu.Telefon rehberimde hep bir taksi numarası olmuştur.Arayıp istedim.Yaklaşık 10 dakikaya gelmişti taksi.

Taksiyi durdurup indim.2 dakika civarı yol mesafesi vardı.Hızlıca kapıya yöneldim.Nefesimi derinden çekip zile bastım.Titriyordum resmen.Kapıyı tabii ki de Yağız açtı.Ne yapmam gerek bilmiyorum ki.Yağızın bana kızgın olduğu belliydi e tabi dalga geçmiştim.Eğilip ellerini sıktım sadece anne ve babasının.İkisi de beni beğenmemiş gibi bakıyordu belki de beğenmedi.Şuan geldiğime deli gibi pişmanım.Bu kadar suratsız olduklarını sanmıyordum.Sevecen bir kadın bekliyordum ama ben.

"Eee kızım nasılsın?" dedi sahte gülüşle Yağızın babası.İsimlerini dahi söylemediler.

"İyiyim sağ olun efendim siz nasılsınız?" 

"Bende iyiyim kızım" 

"Annem Zehra babam Orhan" dedi Yağız.

"Memnun oldum" dedim gülümseyerek.

"Bizde Sevda kızım bizde" dedi SAHTE gülümsemesiyle annesi.Şuan şu lanet yerden çıkmak istiyorum.

"Baban ne iş yapıyor kızım?" Size ne Allah Allah.

"Araştırma görevlisi" ben bu karının bakışlarından hiç memnun değilim salak karı.

"Oğlum aç mısın?" Yağız bey yayılmış televizyon izliyor.

"Değilim anne"
"Yemek yapmayı biliyor musun kızım?"
"Hayır" dedim tereddüt etmeden.

"Annen ne iş yapıyor da öğretmiyor" dedi burun kıvırarak.

"Ben istemiyorum Zehra hanım annemle bir ilgisi yok"
"Sen istemiyorsun diye bir şey yok, öğrenmek zorundasın"
"İşte bende öğrenmek zorunda hissetmediğim için öğrenmedim." Sen kimle uğraşıyorsun Zehra hanım? Yağızın bakışlarıyla irkildim.Dövseydin.

"Sevda bir yukarı gelsene"
"Ayy bende yorgunum uyumam lazım" dedi.Gitmemi mi istiyor şimdi söyleyebilirdi giderim Allah Allah.Merdivenden yukarı yavaş yavaş çıktım.Nereye diyerek kafamı arkaya çevirdim.Kaşlarıyla kendi odasını gösterdi.Odaya doğru yöneldim.Arkamdan hızlı bir şekilde kapıyı kapattı.

"Anneme atar mı yapıyorsun?"
"Atar mı yapıyormuşum? benim neden haberim yok" yumruklarını sıkmaya başladı bu neydi şimdi?Neden bu kadar abartıyor?

"Çok çabuk ve her şeyi büyütmenden sıkıldım!" dedim kızarak.

"Annemler seni sevmedi!"
"Ölelim mi yani?"
"Öleceksin!Deniz bunu tahmin ediyordu onu yanıltaman lazımdı!yarım saate burda olacak ve annemle iyi bir şekilde görmek zorunda seni!"
"Denizin saçma oyunlarından sende sıkılmadın mı?"
"Deniz hakkında yorum yapma sen!"
"Seni seviyor,kıskanıyor artık bu oyunu gerçekten sıktı anladın mı?Bak ben başardım görevimi."
"Ben tatmin olamadım"
"Kızın seni öpmesini falan mı bekliyorsun?Sen bir adım atmıyorsun ki ona.Kız sana bir adım atmış durumda"
"Aşağı in ve ne yaparsan yap annemle iyi ol" dediği üzere kapıyı açıp aşağı indim yüzümde sahte bir gülümsemeyle.

"Zehra hanım düşündüm de bana siz yemek yapmayı öğretir misiniz?"
"Ne münasebet ben yurt dışından geliyorum ve çok yorgunum"  Aman ölürsün.

"Ah doğru yukarıya çıkıp dinlenin lütfen."
"Orhan hadi çıkalım"  dedikten sonra yukarı çıktılar.Onların çıkmasıyla Yağız' ın inmesi bir oldu.Yanıma doğru geldi ve tam söze başlamadan ben girdim;

"Yapacak bir şey yok yorgun ve uykusuzlarmış." Başını sallayıp koltuğa oturdu ve televizyon izlemeye başladı ben ise onu.O kadar gün içerisinde hiç yüzünü bu şekilde süzmemiştim.Cidden böyle bir surat böyle bir kalp Deniz'e mi aşıktı.Yani şimdi o hep Deniz imi düşünüyor?Yani şimdi bu yüz hatları sadece Deniz i mi istiyor?Yani bu insan Deniz'in onun olmasını mı istiyor?Peki bana ne oluyor?

"Yüzümü incelemen bitti mi?" demesiyle irkildim ay rezillik.

"Yüzünü incelemiyorum dalmışım" "Hep öyle oluyor zaten,sende mi cazibeme dayanamadın?"
"Bu nasıl birsoru böyle ya.Ben eve gidiyorum"

"Kim dedi?"

"Birinin söylemesiyle hareket etmem ben"

"Ama ettin"

"Canım istemiştir"

"Öyle olsun Sevda hanım" dedi gülerek.

"Tabi öyle olacak" dedim ve kapı çaldı.Yağız hızlıca kalkıp açtı kapıyı.Açmasıyla Yağızın dudağına yönelmesi bir oldu.Oha çüş.Bu Deniz! Ne yapmalıyım?Peki Yağızın deli gibi karşılık vermesine ne demeli?Bunları böyle izleyecek değilim.Hemen arka kapıya yönelip çıktım.Tamam işte birlikte oldular burada işim bitti benim.İlerleyip taksi çağırdım.Hızlıca gelip bindim ve evin adresini verdim.Hemen eve gitmek istiyorum.20 dakikaya gelmiştik.Parayı verip cebimden anahtarı çıkartıp bocalamasına girdim içeri.Kimse yoktu yine.Odama hızlıca girip yatağıma girdim.Ne yapıyordum ben?Ah sol tarafım acıyor.Eksik gibi bir şeyler istiyor gibi.Farkında olmadan gözlerimden gelen yaşlarla irkildim.Ağlıyor muydum?Hemde delice hıçkıra hıçkıra.Nedeni yok ya da inanmak istemediğim nedenler var.Birinin sarılması nasıl da iyi gelirdi.Saçmalıyor muyum?Yağız'a aşık olamam değil mi?Peki o zaman neden ona delice sarılmak istiyorum?Neden ona sarılarak hıçkırıklara boğulmak istiyorum?Neden onu öpmek onunla gülmek, eğlenmek istiyorum?Neden sadece onun olmak istiyorum?Ahh..Delireceğim.Alışkanlık olsa gerek.Bilinmeze doğru gidiyor gibiyim.Resmen bana geleceksin umuduyla yaşıyorum ulan bu düpedüz intihar.Telefonumun çalmasıyla yorganın altından çıktım ve kimin aradığına bakmadan açtım telefonu.

"Hı?"

"Sevda neredesin?"

"Evdeyim Bahar gelsene"

"5 dakikaya oradayım bekle" Dolaptan rahat şeyler almak için kalktım.Pijama tişört alıp giyindim ve yine yatağa geçtim.Kapı çaldı.Bahar geldi sonunda.Kapıya yavaş yavaş ilerledim.Kapıyı açtım ve Yağız'ı görmemle dudaklarım esir alınmıştı bile.