Bayan Egosuz

Börek

Söyledikleriyle şaşırıp kendimden ayırdım ve tebessüm ettim.

"Utandın mı?" dedi suratıma bakarak, al işte ya.

"Yooo" dedim kafamı sallayarak, gülerek parmaklarımı elime geçirdiği an irkildim yani bir anda böyle yapınca şey ettim.Ardından devam etti Yağız;

"Dünyadaki herkesin parmak izinin farklı olması, kimsenin sana benim gibi dokunmayacağının kanıtıdır." Yorum yapamıyordum sadece tebessüm ettim sadece.Sözlerinin karşısında konuşamıyor, cevap veremiyordum bildiğiniz.Ama huzur depoluyordu sanki her kelimesi.

Arabasına bindik ve çalıştırıp sürdü.

"Nereye gidiyoruz?"

"Bana" "hım" diyebildim sadece.Onlarda ne yapacaksak?

Yolu izlememle gelmiştik, farkında bile değildim.

"Hadi güzelim" dediği an etrafıma bakınıp, kapıyı açıp yürümeye başladım.Kapısını açıp girdik içeri.

Koltuğa doğru yürüdüm ona bakarak, elleriyle otur işareti yaptı.

"Aç mısın?" dedi.

"Hayır" dedim aslında acıkmıştım biraz ama söylemem yani, ay birde yanımda yine pizza yerse öleyim o zaman ben.

"O zaman bana bir şeyler hazırla" dedi tok ses tonuyla.Artık öğrenmiştim de yapmayı.hm piki cinim.

Mutfağa doğru ilerledim ne sever ki?Çorba?Kek-börek? olum ne yer lan bu?Dolabı açtığımda dopdoluydu yıllık alışveriş mi yapıyorlar?öh yani.

Dolabın kapağından yumurta gördüm! Ama yumurta yapmayacaktım heralde?ya da yapsam mı?ne olacak be?hayır sevda saçmalama ve sakince yumurtayı elinden bırak...

Börek yapmayı hem severdim hemde güzel yapardım.Acaba yer mi?Aman be yiyecek tabi umurumda mı?

Kıymalı muska böreği!! olmaz mı?olur canım neden olmasın?

Kollarımı sıyırıp dolaptan malzemeleri çıkarmaya başladım.

Margarin, margarin bile var bence alışverişi annesi yapıyor! 

Un!

yoğurt!

yumurta

karbonat

tuz 

"iç malzeme olarak"

1 çorba kaşığı margarin 

Kıyma

Soğan

Maydanoz 

tuz,karabiber

çörek otu

Malzemeleri kolayca bulup yapmaya başlamış bitirmiştim bile.Yaklaşık 1 buçuk saattir mutfaktaydım, ses solukta çıkmıyor öldü mü lan?tövbest.

En sonda fırının sesiyle tepsiden çıkartıp tabağa koymaya çalıştım.Yanına da herhangi bir içecek.

Ellerim yandı resmen koyarken.Ortalığı toplayıp içeri tabakla geçtim.Umarım kötü olmamıştır.

Ay uyuyor birde yine çizgi film açmış ölüyorum bu adama yahu.

Bir kaç kere dürttüm.

"Ne?" dedi ciddi ses tonuyla.

"Iı bir şeyler hazırladım da ben"Hızlıca doğrulup gözlerini açmaya çalıştı gülmeden edemiyordum.

"Sen ölmedin mi ya?" dedi suratıma aynı şekilde ciddi bakarak.

"Kusuruma bakmıyorsun umarım ama hala yaşıyorum sen yinede umut et enin sonunda olacak" 

"Salak mısın?"

"Ne?" dedim suratına bakarak.Hayır yani salak mısın nedir ya?

"Neyse ver şunu" dedi ve elimden bardakla tabağı hızlıca çekti.Böreğe gömüldü resmen.Silip süpürdükten sonra güzel olduğunu anladığım için tebessüm ediyordum suratına karşı.

"Bunu sen mi yaptın?" dediğinde hiç beklemeden gülerek;

"Evet" dedim.

"Bir daha yapma" yuuh.

"O niye?"

"İğrenç"

"O zaman niye silip süpürdün?" Hayvan.

"Acıkmışım kızım"

"Dolaptan başka şeyler de alabilirdin"

"Uzatma sevda"

"Uzatma? 1 buçuk saattir sen beğen diye bunu yapmakla uğraşıyorum sen gelip iğrenç diyorsun!"

"Ne için, ne için?" 

"Ne ne için?"

"Ne diye uğraştın sen?" dedi duymamazlıktan gelerek.Amacını anlamıştım bile.seni senii.Ellerinden bardakla böreği masanın üzerine bırakarak;

"Buraya gel" dedi.Yanına hatta dibine gelmemi istiyordu.Bok bulursun pislik.

"Hadi Sevda"
"Burası da ra—" kolumdan tuttuğu gibi yanına oturttu.Eline kumandayı alıp çizgi filmin sesini çoğaltmaya başladı.Saçlarımdan öperek konuşmaya başladı;

"Sana sarılsam beni iter misin?" dedi şaşırmıştım ama yinede güzel bir şey söylemek zorundaydım ve ağzımdan direk şu kelimeler döküldü;

"Kokunu almaya nefes kadar mecburken mi?" dedim.

"Ama saatlerce..." dedi ve devam etti; "Hiç bıkmadan, bırakmadan sarılsam..."

"Buna o kadar ihtiyacım var ki..." diyebildim.

"Sende ne görüyorum biliyor musun? Mavi bir denizi...huzuru.Gözlerinde gökyüzünü izliyorum,Şimdi ait olduklarımızı bırakıp birbirimize sarılalım mı?Bir hayli özledim,hayalini."