''Selim Bey buna hiç gerek yoktu.'' Elimde değildi, kimsenin karşımda bu duruma düşmesini istemiyordum. Kötü olmak benim için o kadın kadar kolay bir şey değildi. Selim Bey ayağa kalktı. Yürüyüp karşıma geçti. Yaşadıklarım beni uyuşturmuştu adeta, onun gibi ayağa kalkmak elimden gelmedi. Elini uzatıp saçıma dokundu. Şaşkındım. Ne yapıyordu bu adam? Başımı kaldırıp ona bakamıyordum. Daha sonra saçımdaki tel tokalardan birini beni incitmeden çıkardı. Öyle yumuşak davranıyordu ki muhtemelen saçımı açan ben olsam birçoğunu yolardım ama o tek bir tele bile zarar vermiyordu. Bir yandan tokaları çıkarıyor, bir yandan konuşuyordu. ''Gerek vardı Aylin.'' Dedi. ''Eğer biri seni ağlatırsa...'' Bu arada bir toka daha çıkarıp kendi masasına bıraktı. ''Sonu böyle olur. O sözleri söyleyen bir erkek olsaydı...'' Bir toka daha çıkardı. Saçlarıma değen ellerinden vücuduma garip bir elektrik yayılıyordu. Derin bir nefes aldım ve nefesimi tuttum. Böyle yaparak kalp çarpıntımı durdurabilirdim belki. ''Sonuçları çok daha ağır olurdu.'' Diye devam etti. ''Bana kızgın olduğunu biliyorum.'' Saçımı öyle sıkı toplamak istemiştim ki bunun için birçok tel toka gerekmişti. Selim Bey'se onları sabırla çıkarıyordu. ''Bana o kadar kızdın ki ben yapma dediğim halde saçlarını topladın.'' Son toka da çıktığında eli tüm saçı bir arada tutan lastik tokaya gitti. Onu da yavaşça çıkardı. ''Bana kızma Aylin.'' Dedi. Saçlarımı elleriyle dağıtıp omuzlarıma dökülmesini sağladı. ''Sen üzülme diye her şeyi yaparım. Benim yüzümden üzülme olur mu?'' FÜTADE KİTABINDAKİ AYLİN VE SELİM'İN HİKAYESİDİR. ŞİFTEDİL: Gönlünü kaptırmış, delicesine aşık, meftun, tutkun.