Yanağımı göğsüne sürttükten sonra alttan alttan bakmaya başladım. Saçlarımın üstünden öptü ve beni nefessiz bırakan sözleri söyledi. "Sen çiçeksin Ceylin. Benim çiçeğim, benim güzelim. Senden önce kuru bir ağaçtım, senden sonra meyve veren bir ağaç. Etrafımı güllerle papatyalarla sarmalayan çiçeğimsin. Sen yüzünü bana dönen ayçiçeği ol, ben sana toprak. Sen bana aşkı veren gülü ver ben sana benliğimi vereyim. Sen bana umudu veren frezya ol, ben sana sadakatimle papatya. Sen benim Şakayık çiçeğim ol, beni baharda yeşerten sendin, sen olacaksın, hep sensin." Bu sözlerin üstüne lâl olmuştum. Hiç birşey söyleyemedim sadece kollarımı daha sıkı sarabildim...