Dudaklarımın üzerinde ateş gibi yanan Akgün'ün dudakları vardı, ben ise solmuş bir çiçektim ateş solmuş bir çiçeği yakardı. Akgün de beni öperek yakıyordu ama bir o kadar da çölüme yağmur oluyordu. İkisini aynı anda nasıl yapıyordu. İmkansızlar içinde doğan bir aşk.