Bölüm Şarkısı:
Alec Bnejamin☟︎︎︎
Let Me Down Slowly
𓂻_ _ _ _ _𓂻
11| beş... dört... üç... iki... bir... ölüm
Siyah beremi kafama geçirdikten sonra aynadaki yansımamı izledim bir süre. Siyah bir kot, üstüne siyah bir kazak, siyah mont ve siyah botlar. Her zamanki gibi çok renkliydim.
Telefonu elime alıp saati kontrol ettim. Beş dakika vardı Jimin'le buluşmamıza. Farkında olmadan dudaklarımı kemirmeye başlarken, gözüm masamın üzerindeki karalamalarıma takıldı. Öyle çok şey olmuştu ki hayatımızda, öyle hızlı, öyle aniden...
Jimin henüz bana verdiği sözü tutamamıştı. Kalemim onun parlak gözlerini, dolgun dudaklarını çizememişti.
Hala zamanım varken yapmalıyım, diye düşündüm. Bu akşam odama geri dönebileceğim bile muammayken, Park Jimin'e sözünü tutması için bir şans vermeliyim.
Hızla siyah yan çantamı boynuma takıp orta boylardaki eskiz defterimi ve birkaç resim kalemini tıkıştırdım içine. Nazal kanülümü kontrol ettim son kez, her şeyin olması gerektiği şekilde olduğundan emin oldum.
Sabırsızlıkla yatağıma oturduğumda kafamın içi bir oğlanla dolup taşıyordu.
O kadar kısa zamanda öylesine bağlamıştı ki beni kendisine, zihnim onun tatlı yüzünü hayal etmekten başka bir iş yapamıyordu.
Tık tık...
Kalbimin atış hızı değişti mavi kapıma vuran iki küçük yumrukla. İki yana kıvrıldı dudaklarım. Liseli, aşık bir çocuk gibi heyecanla açtım kapıyı.
Park Jimin her zamanki gibi beş adım uzağımda, karşımdaydı. Onu son gördüğüm kıyafetleriyle... Hatta bana sorsanız odasına bile gitmediğini söylerdim.
"Sen... bunca zaman kapının önünde durmuyordun değil mi?"
"Ah..." dedi kaşları kalkarken. Suçlu bir çocuk gibi ayaklarına döndü akışları. "Gitme vakti, oyalanmayalım."
İçim sıkıntıyla kavrulurken onu orada saatlerce bekletmiş olmanın pişmanlığını yaşıyordum. Nasıl fark etmemiş olabilirdim ki?
"Jimin, hasta olabileceğini bilmiyor musun sen? Hatırladığım kadarıyla en son üniversiteye gidiyordun değil mi, üç yaşında bir çocuk değilsin sen."
"Yoongi," dedi "Beni sonra azarlasan olmaz mı sevgilim, geç kalmak istemiyorum."
"Nereye geç kalmak istemiyorsun?" diye sordum. Bana nereye gideceğimizle ilgili hiçbir şey söylememişti, hastanede nereye geç kalabilirdik ki?
"Şşt, çok fazla soruyorsun." diye mızırdandı minik işaret parmağını güzel dudaklarının üzerine birkaç kez dokundururken. "Seni muazzam bir yere götüreceğim."
Hevesini kırmak, onu sıkmak istemediğimden başımı kabullenmişlikle sallayıp onu takip etmeye başladım. Onun arkasından yürürken sürekli aramızdaki mesafeyi tahmin etmeyi alışkanlık haline getirmiştim uzun zamandır.
Yine öyle yapıyordum ki, Jimin'in adımlarını hafifçe yavaşlatmasıyla bir anda aramızdaki adım sayısı dörde düştü. İlk birkaç saniye ne yapacağımı bilemedim ama sonra telaşla ben de yavaşladım ve aramızdaki mesafe yeniden eskisi gibi oldu.
Birkaç koridoru geçip merdivenlerden indik ve lobiye geldiğimizde gidebileceğimiz tek yön vardı. Kafeterya bölümüne yöneldiğimde Jimin'in adımı seslendiğini duydum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
five feet apart
RandomKistik Fibrozis hastası olan Jimin ve Yoongi, birbirlerinden 6 adım uzak durmak zorundaydı. -minific ☁︎ 'Five Feet Apart' filminden uyarlanmıştır. 24.12.2020 : yoonmin#16 25.12.2020 : yoonmin#10 27.12.2020 : yoonmin#8