Aramızda geçen birkaç günlük gerginlik ve kırgınlığı unutmak ya da üstümüzden atmak için yine arkadaşlarımın düzenlediği kampa gelmiştik.Bu sefer geçenkinden farklı olarak her gün için yapmamız gereken birtakım şeyler vardı.Örneğin bugün beş grup sahilde detektör ile kayda değer parçalar arayacaktı.Bir yandan da kirlenen sahili temizleyecektik.Çoktan takımlara ayrılıp sıcak ve esintili sahilde maceraya çıkmışken Alessi sıkılıp bana döndü.
''Tam olarak ne bulabiliriz?''Alessi umutsuzlukla konuşurken hemen ilerimizdeki grubun kumu kazışını izliyordum.
''Bilmiyorum sonuçta ötecek olan makine.''Sıkılgan bir tavırla ve hoşnutsuz bir suratla metal detektörünü tutan Ten'e baktım.Baştan sağma bir şekilde kumun üzerinde makineyi sallarken bir şeye isabet ettirmişti sonunda.
''Ten bana ver.''Ten'in elinden detektörü alıp sesin ne taraftan geldiğini anlamak için makineyi sağa sola salladım.Birkaç hamle sonra hedef alanı gözümüze kestirdirdik ve Alessi elindeki mini kürek ile kumu eşelemeye başladı.
Ve fazla efor sarf etmeden detektörü öttüren parçayı buldu.''Sadece tenekeymiş.''Ezilmiş ve paslanmış tenekeyi tutup elindeki poşete attıktan sonra acıyla inledi.
''Ne oldu?''
''Elimi kestim.''İşaret parmağından birkaç damla kan akarken çantamda bulundurduğum peçete ve bandı çıkarttım.Kesilen parmağını eldeki malzemelerle temizleyip bandı yapıştırdıktan sonra utanıp gözlerini kaçırdı benden.
''Gerek yoktu,ufak bir kesik sonuçta.''
''Paslı bir şey kesti,kampa geri dönünce daha iyi temizleriz.''Başını onaylar anlamda sallarken denizin kenarında bağıran gruba baktım.
''Diğer grup bir şeyler bulmuşa benziyor.''
''Neden biz hiçbir şey bulamıyoruz?''Alessi'nin dediğine katılıyordum.Yarım saattir boş boş sıcak kum üzerinde yürüyüp bir şeyler bulmaya çalışıyorduk ve çöpten başka bir şey çıkmıyordu.
Durup etrafa bakınırken konum değiştirmenin iyi olacağını düşündüm.''Biraz arkalara doğru gitsek iyi olur.''Alessi'den onayı aldıktan sonra denizden uzaklaşırken Ten'in elindeki makine yine ötmeye başlamıştı.Elinden tekrar makineyi alıp yerini tespit ettim ve Alessi kazmaya başladı.
Makineyi Ten'e uzatırken Alessi bir anda çığlık attı ve şaşkınlıkla ona baktım.''Bir anda çıktı.''Kuma hapsolmuş küçük bir yengeç çıkıp giderken aldırış etmeden elimle kumu kazmaya başladım.
Kısa bir uğraş sonrası kumdan hala parlaklığını koruyan bir kolye çıkmıştı.Ucunda taş olan kolyeye Alessi hayranlıkla bakarken konuştu.''Güzel bir kolye.Sahibi üzülmüş olmalı.''
''En azından kayda değer bir şey bulduk.''
Tüm günü sahilde bir şeyler arayıp geçirdikten sonra herkes bulduklarını masaya dökmüştü.Bizim dışımızdaki her grup kayda değer şeyler bulmuşken bizim bulduğumuz sadece teneke ve daha fazla tenekeydi.Oyunun kaybedeni olduğumuz için kamp alanına uzak olan bir dereden su taşımaya gitmiştik beş sefer.Görevimizi ya da bir nevi cezamızı tamamladıktan sonra çoktan hazırlanmış sofraya gelmiştik Alessi ile beraber.Boş kalan yerlere Alessi ile yan yana oturduktan sonra Ten'i aradım gözlerimle.Çoktan yerini almış bir şekilde yanındakiyle sohbet ederken mutlulukla tabağıma döndüm.Masanın ortasında duran etten alıp tabağımı doldururken,Alessi elinde etin başka bir bölümünü tutarak bana çevirdi bedenini.''Taeyong bu kısmından yemelisin çok lezzetli.''Eti ısırmam için uzatırken mahcup bir şekilde gülümsedim.
''Buna gerek yok.''Masadakilerin ben ve Alessi'ye bakışlarını fark edip elindeki eti alıp tabağıma koydum.Eğlenceli bir yemek geçirdikten sonra masaya içkiler gelmişti.İçkilerin gelmesi ile Ten yerinden kalkarken onu durduracaktım ama bana bakmadan samimiyeti kurduğu çocuğun koluna girip kalkınca durdurma gereği hissetmemiştim.