''Bu bize bahsettiğin çocuk mu?''Ten'i uzun bir aradan sonra tekrar dışarı çıkarmıştım.Aslında o çıkmak istediği içindi.Benim için evde takılmak daha iyiydi ama onun tek başına ne kadar bunaldığını anlayabiliyordum bu yüzden arkadaşımın daveti üzerine kalabalık bir grubun yanına kamp yapmaya gelmiştik.
''Evet,bu Ten ve bunlar da arkadaşlarım.''Ten'in anlaması için göremediği çocuklarla onu tanıştırırken yüzünü hafif bir tebessüm kaplamıştı.
''Merhaba.''
''Kör olduğunu bilmiyordum.''Arkadaşlarıma Ten'den bahsetmiştim ama çoğu onun kör olduğunu bilmiyordu.Aslında bir zamanlar sağırdı da.Bana da sürpriz olan konulardan bahsedemezdim sonuçta.
''Ama kulakları oldukça iyi duyuyor.''Daha fazla ayakta dikilmeyip önce Ten'i sonrada kendimi boş bulduğum bir yere yerleştirdim.
Oldukça dolu dolu geçen konuşmalar durdurak bilmiyordu.Biz geldikten birkaç dakika sonra gruba kızların da dahil olmasıyla ortam iyice uçup gitmişti.Kızlardan bazıları Ten'e sorular soruyordu ve Ten de oldukça nazik bir şekilde meraklarını gideriyordu.Onun farklı bir yanını daha görmüş oluyordum böylelikle.Kızlar daha çok Ten'e acıdığı için bana yanaşıp bir erkekle nasıl konuşulmasını iyi bilecek bir şekilde sohbet etmeye çalışıyorlardı benimle.Bundan pek hoşnut olduğum söylenemezdi.Özellikle içtikçe daha da rahatlaşan kızlar gitmek isteme nedenim olabilirdi.
Bir yandan içip bir yandan şarkı söyleyen gruba ben de dahil olmaya çalışırken Ten çoktan çadıra gitmişti.Onunla beraber ben de gidecektim ama arkadaşım Ten'i çadırımıza bıraktığı için burada kalmak zorunda kalmıştım.Hafif çakır bir keyifle Ten gittikten sonra herkesle daha içli dışlı olurken saati oldukça ilerletmiştik.
Artık herkes yorulduğunu anlayıp çadırlarına dağılırken ben de çadırın yolunu tuttum.Hemen yanımızdaki çadırda kalan kızlarla vedalaştım ve çadırın içine girdim.İçeri girer girmez dizlerini kendine doğru çekmiş bir şekilde oturan Ten konuştu.''Geldin mi?''
''Ah,başım çatlıyor.''Direkt şikayet ederek yanına geçtim ve onun oturuşunu taklit ettim.''Özür dilerim ayrılamadım.''
Dediğime bir tepkide bulunmazken onun ilk defa benim evim dışı bir yerde kaldığı ve ilk defa benim dışımda biriyle sohbet ettiğini düşünmeye başlamıştım ama düşüncelerimi sorduğu soruyla böldü.''Gelen kızlar güzel miydi?''
Neden böyle bir şey sorduğunu anlamazken ne cevap vereceğime emin olamadım.Ona karşı dürüst olmalıydım ama.''Evet güzellerdi.''
''Bu dünyada aşk var değil mi?''Sorduğu soruyu düşünürken başımı sallamıştım ama beni göremeyeceği için ardından hemen ses çıkarıp onu onayladım.''Sen hiç yaşadın mı?''Yüzünü bana çevirip aşık olup olmadığımı sorarken hayır cevabını vermek oldukça zor olmuştu.
''Gerçekten mi?''
''Daha önce aşık olmadım.''
''Ben aşık olmak isterdim.Tam olarak nasıl bir duygu anlamıyorum.''Oldukça yakın bir pozisyonda o güzel suratıyla aşktan bahsederken çoktan büyüsüne kapılmış bir şekilde ona bakıyordum.
''Kalp atışlarının hızlandığını hissediyorum.''Dediği ile hemen geri çekilirken şu anki durum beni fazlasıyla rahatsız etmişti.
''Sadece sıcakladım.''
''İnce sesli kız sana oldukça yakındı değil mi?''
''Göremediğinden emin misin?''
''Çiftleşme arzunu hissettim.''Dediğine gülecekken kendimi zor tuttum.
''Yok öyle bir şey,saçmalık.''Evet bahsettiği sarışın kız dibimden ayrılmamıştı ama kesinlikle ondan etkilenmemiştim.Tipim bile değildi.
''Daha önce çiftleştin mi?''Kendi düşüncelerimle boğuşup o kızdan etkilenmediğimi kendime kanıtlarken sorusu ile birlikte oldukça telaş yapmaya başlamıştım.
''Şunun adına seks der misin lütfen?''Sanırım bunu düzeltmeme gerek yoktu.Hangi terimin daha kötü olduğunu bilmiyorum.''Ayrıca neden bunları merak ediyorsun?''
''Bilmediğim şeyleri merak etmem normal değil mi?''Benim düşüncelerimi bir çırpıda çürütürken nasıl olur da bilmez diye düşünmeden edememiştim.Konuyu bir türlü kestirip atma fırsatı vermeyip koluma dokununca tekrar tüm algımı ona çevirdim.''Cevap vermedin.''
''Hayır yapmadım.''Aslında yaptım ama neden yalan söylemek istedim bilmiyorum.
''Okuduğum kitapta ergenlikte insanların ilk cinsel deneyimlerini yaşadığı yazıyordu.''Bu zamana kadar oldukça kısa ve net konuşan çocuğun konu bu olunca uzun uzadıya cümleler kurması beni oldukça şaşırtıyordu.
''Herkesi genelleyen kitaplardan nefret ederim.''Ben yokken evde vakit geçirebilsin diye onun için özel aldığım kitapların içeriğine keşke baksaydım.
Kısa bir süre sessizlik hakim olunca derin bir nefes alıp rahatlayacakken sorduğu soru ile yine kalakalmıştım.''O kız ile yapmak ister miydin seks?''Kaşlarımı çatıp oldukça kızgın bir suratla ona bakarken eğer beni görebilseydi kesinlikle soru sormayı keseceğinden emindim.
Sanki aramızda mesafeler varmış gibi bana oldukça yaklaştı ve ben de ani bir refleksle omuzlarından ittirdim.''Kes şunu.''Usulca eski yerine sinerken onu böyle ittirdiğim için kendimi kötü hissetmiştim ama devam ettim.''Bak iki erkek arasında bunu konuşmak doğru değil tamam mı?''Konuyu saçma bir yere bağlamışken yine beni kabul etmedi.
''Ama senin arkadaşların bunu konuşuyordu.''
''Artık uyuyalım.''Daha fazla uzatmadan çadırın gidebildiğim kadar en uzak köşesine gittim ve cebimdeki eşyaları yanıma boşaltıp uyku tulumunu yerleştirdim.Ten'in suratı düşerken onun da tulumunu açıp yerleştirdim ve yatmasını söyledim.
İkimiz de birbirimizden uzak bir şekilde yatarken Ten yine sessizliği bozan taraf olmuştu.''Taeyong.''Adımı kısık ve kırgın bir şekilde söylemesi vicdan yapmama sebep olurken bozuntuya vermedim.
''Ne oldu?''
''O kız gibi güzel miyim?''Erkek olduğu halde kendini neden bir kızla kıyasladığına anlam veremezken bir erkek olmasına rağmen onu gördüğüm ve görmüş olacağım her şeyden daha güzel bulmam üzerinde düşünülecek asıl şeydi.