Your Silent Voice

Oluruna

Yoongi:

"Vay be ahtapotların üç kalbi varmış! Yani eğer bir ahtapota kalpsiz demek istersen üç kere düşünmelisin."

Kendi dediği şeye yine kahkahalarla gülen Jimin'i düşmemesi için tuttum. Biraz sonra gülmeyi bırakıp tekrar elindeki telefona döndü.

"Jimin bir yere çarpacaksın. Kaç kez dedim sana yürürken telefonla oynama diye."

"Ya Yoongi! Telefonumdan komik esprilere bakmaya çalışıyorum sense hiç gülmüyorsuuun."

Son heceyi uzattı ve gözlerini şaşı yapıp bana baktı. Ona bir kaç saniye ifadesiz bakmamla telefonunu kapatıp cebine koydu.

"Peki, pes ediyorum. Artık seni güldürmeye çalışmayacağım."

Bir kaç saniye gülümsedim.

"Bak gülümsedim Jimin gördün mü?"

"Zaten sana ne zaman gül desem aynısını yapıyorsun! Ben gerçekten gülmeni istiyorum."

"Ama mutsuzum Jimin, bu yüzden gülemem."

Onun da yüzü düştü.

"İyi! Tamam! Gülme o zaman Bay Mutsuz!"

Bir kaç dakika böyle yan yana yürümeye devam ettik.

"Jimin?"

"Ne var?"

"Özür dilerim."

Nefes verdi ve durdu. Ben de durup ona baktım.

"Sana komik surat yaptığımda bile gülmedin. Bu kadar büyük bir meseleyi bana anlatman gerekmez mi? Başlarda karışmayayım dedim ama gerçekten patlayacağım artık. Belki açık havada açılırsın diye evden erken çıkarıp yolu uzattım normalde bunun için iki saat gözlerimin içine bakıp somurtan sen bir kere bile mızmızlanmadın. Üstelik ne olduğunu da anlatmadım. Biz şu an okulun tersi yönünde yürüyoruz! Bari esprilerime somurtup
"Bir kere o öyle değil ki Jimin." diye esprimde mantıksızca mantık arasaydın. Sen onu da yapmadın. Cidden, sorun ne?"

"Jimin kardeşin beni aradı. Annen ve baban senin benimle görüşmene kızıyorlarmış."

"Ne? Ne zaman aradı?"

"Dün akşam."

"Ama ben dün sabah onu aradım. Evde her şey yolunda dedi. Hem annemler seni tanıyor ki. Bu nasıl olabilir?"

"Olmadı çünkü."

"Ne?"

"Yalan söyledim."

"Sen? Ciddi bir meselede? Yalan söyledin?"

"Biraz sakinleşmen için yaptım."

"Ya ben niye annemler ilişkimize kızıyor diye sakinleşeyim?"

"Ciddi bir mesele duyunca ona odaklanıyorsun sen. Benim de aklıma öyle demek geldi."

"Sen de hakkımda bildiklerini kullanmaktan çekinmiyorsun hiç ne güzel."

"Yoo çekiniyorum kullansam neler olur."

"Hah! Hiçbir şeycik olmaz bir kere!"

Dudağını öptüm ve onu kucağıma aldım. Sonra geldiğimiz yolun tersine dönüp yürümeye başladım.

"Yoongi ne yapıyorsun? İndir beni!"

"Bak şaşkınlıktan kucağımda debelenmeye bile başlayamadım. Kullanmaktan çekiniyorum demiştim."

"Ama beni kandıramadın."

"Niyeymiş?"

"Konuyu değiştirdiğini biliyorum çünkü. Anlat çabuk! Sorun ne?"