•FİRST LOVE• (Düzenleniyor)

1.2

-2 AY SONRA-

"Jimin dur artık"
Dedim gülerek, Jimin ellerini çekince derin bir nefes aldım. Yarım saattir durmaksızın beni gıdıklıyordu. Sonunda kapı çalınca durdu.

Jimin'i üstümden itip kalktım. Üstümü düzelterek kapıyı açtım. Jimin hemen yanıma gelip kapıdakilere baktı.

"Takip edilmediğinizden eminsiniz değil mi ?"
Chanyeol onu onaylayınca herkes içeri girdi. Jimin kapıyı kapatarak kilitledi.

Hemen kızlara sarıldım.
"Rosie hastane sensiz çok sessiz"
Dedi Lisa
"Evet evet çok sıkıcı"
Dedi Jennie unni, güldüm.
"O adam yakalanana kadar yapabileceğim birşey yok"
Dedim

"Hadi gelin"
Dedi Jimin, erkekler çoktan masaya oturmuştu. Bizde kızlarla oturduk
"Kedicik tuzluğu uzatır mısın ?"
Yoongi oppa'nın dediğinden sonra kulaklarımı kapattım çünkü Jennie unnim bağıracaktı.

Jennie unnim bir anda tuzluğu ona uzatınca şaşkınca baktım. Jennie unnime yaklaştım.
"Neler oluyor ?"
Dedim sessizce
"Onun gerçekten kediciği oldum"
Demesiyle şaşkınca kaşlarımı kaldırdım.

"Yani çıkıyorsunuz ?"
"Evet"
Dedi sırıtarak, Jungkook'la Lisa'ya baktım. Onlarda çıkmaya başlamıştı.
Jin oppayla Jisoo unnime baktım tavuk ameliyatı hakkında konuşuyorlardı. Gülerek önüme döndüm.

•••••

"Saymıyorum ya 5 dakikada 16 tane kelime bildiler!"
Lisa'nın isyanıyla gülerek Jimin'e sarıldım. Jimin'de kollarını belime sardı.
"Birbirimizi iyi tanıyoruz"
Dedi Jimin

Lisa oflayarak oturdu.
"Oynamıyor muyuz daha ?"
Dedi Jennie unnim
"Yok ya sıktı"
Dedi Jisoo unnim, hepsi oturunca bende oturdum.

"Çok sıkıldım ben"
Dedi Lisa
"Yapacak birşey yok ki"
Dedi Jungkook, bileğimdeki saate baktım. Saat 12'ye geliyordu.
"Saat 12 olmuş bence yatalım"
Dedim

"Ne ? O kadar oldu mu ?"
Dedi Jin oppa, evet anlamında kafamı salladım.
"Biz yatmaya gidiyoruz"
Dedi Yoongi oppayla Jennie unni

Herkes sabah belirlediğimiz odalara girince Jimin'le bizde yukarı odaya çıktık. Yatağa girince Jimin bana arkamdan sımsıkı sarıldı. Gözlerimi kapatıp kendimi uykuya bıraktım.

***

Yediğim tokatla kafam sola doğru döndü. Ağzıma gelen metalimsi tatla dudağımın kanadığını anladım. Babamın bacağıma vurmasıyla yere düştüm.

Kenarda ağlayarak buraya izleyen Jiwoo'ya zoraki bir şekilde güldüm.
"Abla"
Babam Jiwoo'ya döndü. Elini kaldırmıştı ki önüne geçip Jiwoo'ya sarıldım. Babamda bana vurmaya başladı.

Annem çaresizce kenarda ağlarken babam benden uzaklaştı.
"Jiwoo hemen odana çık birazdan yanına geleceğim birlikte ders çalışacağız"
Kafasını hayır anlamında salladı.

"O seni dövecek abla, şimdi gel"
Dedi sessizce
"Jiwoo hemen odana çık"
Dedim onu merdivenlere doğru iterken, ağlayarak merdivenleri çıkınca babama döndüm.

Ceketini çıkarmış gömleğinin kollarını katlıyordu. Kafamı yere eğerek beklemeye başladım kurtuluşum yoktu.
"Tatlım yapma"
Dedi annem ağlayarak, babam annemi kolundan tutup salondan dışarı çıkarttı.

Kapıyıda kilitlediğinde annem kapının dışında ağlamaya başladı. Babam bana döndü. Yanıma gelip bana bir tokat daha attı.
"Ne demek okuldan kaçmak ?!"
Diyerek tekrar vurdu.

"Nasıl sınıf ikincisi olursun ?! Hep o Park Jimin denilen it yüzünden değil mi ? Yarın müdürle konuşup onu okuldan attıracağım"
"Baba yapma yalvarırım hepsi benim yüzümden ben ders çalışmad-"
Yediğim tokatla yere düştüm.

Sırf Jimin'in ailesinden zengin diye üstün davranıyordu lanet adam!
"Nasıl öyle haylaz bir çocuk sınıf birincisi olur! Salaksın sen Chaeyoung, o çocuk seninle oynadı. Derslerini düşürdü! Sen hâlâ onunla takılıyorsun!"
Yakalarımdan tutup yüzüne bakmamı sağladı.

"Tercih et yarından itibaren ya sen Kore'de ki okula gidiyorsun yada Jimin denen çocuğu okuldan attırıyorum. Doğru o çocuğun ailesi fakir böyle prestijli bir okulu daha bulamazlar..."
Dedi gülerek
"...seçim senin"
Ağlayarak ayağa kalktım.

"Neden böylesin ? Neden hep elinde olanlarla yetinmiyorsun ?!"
Babamın karnıma geçirdigi tekmeyle geri savruldum. Yanıma gelip tüm hızıyla tekrar tokat atınca dengemi kaybedip düştüm.

Başımın acısıyla inledim. Gözlerim kapanmak üzereyken son hatırladığım dışarıdan gelen Jimin'in bağırması ve babamın ona benim ülkeyi onun yüzünden terk ettiğimi söylemesi oldu. Gerisi karanlık aynı onsuz geçireceğim günlerim gibi...