Sabah huzurla uyandım.
Uzun zaman sonra huzurla uyandım.
Huzur, aşk, mutluluk, sevgi ne demekti tam olarak bilmiyor olsam da o gün huzurun nasıl bişey olduğunu hissetmiştim dedikleri gibi herşeyi aşkla yapıyordum hiç derdim yokmuş gibi herşey yolundaymış gibi uyandım, müzik açtım açtığım müziklerle beraber mırıldanmaya başladım sonra da hazırlanmaya. İçim kıpır kıpırdı ama içime sinmeyen bişeyler vardı herşeyin bu kadar hızlı ve kusursuz gibi görünmesi beni korkutuyordu içim rahat değildi bi sıkıntı vardı yine de dediğim gibi herşey yolunda gibi davranıyordum...
Servisim gelince servise bindim okula gidene kadar yolda yine Buğra'yla konuştuk. Servis okulun bahçesine girdiğinde etrafta Buğra yoktu her zaman bahçede olurdu bende servisten inip hızla okulun içine girdim ve birden karşımda Buğra'yı gördüm ikimizde yürürken bir anda durmuştuk sevgili olduğumuzdan beri birbirimizi ilk görüşümüzdü birbirimize baktıktan sonra ben ona doğru bir adım attım sonra oda attı birbirimize doğru yürümeye başladık en sonunda boynuna sarıldım sımsıkı sarıldım öyle bir sarıldım ki hayatım boyunca kimseye sarılmasam bile o sarıldığım an yeterdi benim için ikimizde birbirimizin kokusunu hissediyorduk o ellerini uzun saçlarımda gezdiriyordu bir yandan da kokluyordu. Ah Buğra bir insan aşk kokar mı dedim içimden çünkü Buğra buram buram aşk kokuyordu. Koridorda herkesin bakışlarına rağmen sarıldıktan sonra benim sınıfıma girdik ben çantamı bıraktım ve sırama oturdum Buğra'da Gökdenizlere selam verdikten sonra yanıma gelip oturdu, elimi tuttu ellerinin sıcaklığı kalbimi hızlandırıyordu ve kendi kendime söyleniyordum neden diyordum neden bu kadar geç çıktın karşıma Buğra neden? Buğra'nın eli elindeyken kafamı sıraya koydum , onu izliyordum sonra oda kafasını sıraya koydu birbirimize çok yakındık, hani derler ya gözlerimiz konuşuyordu diye biz de öyleydik. Sanki biz değil de ikimizin de gözleri konuşuyordu...
Zil çaldıktan sonra sınıfına gitmek için Buğra yanımdan kalktı ve tekrar sarıldık sınıftan çıkarken bende yanındaydım o kendi sınıfının kapısında duruyordu bende kendi sınıfımın kapısın da maksat bir kaç saniye bile olsa birbirimizi daha çok görebilmekti...
Derse girince yaptığım tek şey Buğra'yı düşünmekti tenefüs olup biran önce onun yanına gitmek istiyordum. Zaten çoğu tenefüs öyle oluyordu ama bir tenefüs uyuyakalmışım derste -zaten genelde derslerde uyuyan birisiydim- tenefüs zilinin çaldığını duydum ama kıpırdayamadım uykum olduğu için sonra Buğra'nın yanıma geldiğini hissettim yanıma geldi ve beni uyandırmamak için yavaşça yanıma oturdu sağ kolunu omzuna attı bende elimle omzumdaki elini tuttum sonra o kafasını sırtıma koydu tenefüs bitip zil çalınca kalkmak zorunda kaldı Buğra. O kalktıktan sonra bende doğruldum biraz konuştuktan sonra Buğra daha bizim sınıftayken hoca geldi. Hocayı görünce Buğra sanki bizim sınıftanmış gibi yavaş yavaş kalktı ve kapıyı açıp çıktı arkasından bakan bizim sınıf ve hoca şaşırmıştı daha çok hoca şaşırmıştı çünkü sınıftakiler Buğra'nın benim sevgilim olduğunu biliyordu... Ertesi gün farklılık yapıp bahçeye çıkalım dedik ikimizin sınıfı da bahçeye yakındı zil çalar çalmaz dışarı çıktık. Okulumuz kalabalıktı ve bahçede tek bir bank vardı ve biz çıktığımız sırada bank boştu bizde oturduk ben kafamı Buğra'nın omzuna koydum ben iki elimle onun bir elini tutuyordum o ise diğer eliyle bir yandan saçlarımı okşuyordu bir yandan yanağımı seviyordu bense onun kokusunu içimde biriktirmeye çalışıyordum...
