Düzenlendi √
(Medyadaki Asya'nın çizdiği resim arkadaşlar. Temsili olarak. Okuyanlara teşekkür ederim. Yorum ve oylarınızı eksik etmeyin.)
"Evet anlıyorum.... Tamam... Teşekkür ederiz... İyi günler."
Kayra'nın sesiyle gözlerimi açtım. Telefonla konuşuyordu. Uyandığımı fark edince yanıma geldi ve yatağa oturdu.
Derin bir nefes alarak, "Doktorunla konuşuyordum. Tekrar konuşabilme ihtimalin için yeni bir şok geçirmen gerekiyormuş. Yani kesin değil ama etkili bir çözüm. Bunun iyi bir şey olmadığını biliyorum ama daha çabuk konuşabilmen için ikinci bir şok mecburmuş. " dedi sıkıntıyla.
Gözlerimi devirince devam etti, "Gördüğün kâbusları resimleyebilir misin? Harika bir çizim yeteneğinin olduğunu biliyorum. Aklında kalan bir kâbusu resimleyebilir misin?"
Söyledikleri korkmama neden olmuştu. Gördüğüm kâbuslar oldukça ürkütücüydü. Onları kalıcı hâle getirmek istemiyordum. Bunu yapamazdım. Kafamı hayır anlamında sallamaya başladım. Böyle bir şey yapmayacaktım.
Endişeyle, "Sakin ol. Tamam istemiyorsan çizmeyebilirsin." dedi.
Komidinin üstünden telefonumu alıp mesajlara tıkladım ve kısa mesaj yazdım.
Kayra, elinde tuttuğu telefondan mesaj sesi gelince önce bana baktı sonra mesajı açıp sesli okudu, "Korkuyorum."
Eliyle alnını ovdu ve sıkıntıyla iç geçirip, "Zaten korktuğun için bu haldesin Asya, sen bu kadar güçsüz olamazsın."
Bir mesaj daha çektim;
-Ben sen değilim, demir adam. Ben bir pamuk prenseste değilim. Ben her şeyden korkan küçük bir çocuğum ve hiçbir iyi özelliğim yok.-
Mesajı okuduktan sonra gözleri umutla parladı ve, "Yanılıyorsun, dünyanın en değerli şeyine sahipsin, safir gözlere." dedi.
Kollarımı boynuna doladım ve omzunun ıslanmasına neden olan gözyaşlarıma lanet okudum. Yine ağlıyordum.
Kayra'da bana sımsıkı sarılınca rahatladım. Ağlamayı kestim ve kısa bir iç çekişten sonra Kayra'nın boynunu bırakıp bir mesaj daha yazdım.
-Kağıt ve kalemleri hazırla.-
Kayra bunun son olmasını diler gibi telefonunun ekranına baktı ve yanımdan kalkıp kitaplığıma yöneldi. Rastgele bir kalem seçince bir mesaj daha gönderdim,
- ! -
Bana bakıp sırıttıktan sonra bir kağıt alıp kalemlerin hepsini yanıma getirdi. Ben en uygun kalemi seçerken Kayra yanıma iyice yerleşti ve "Kendimi kampta gibi hissettim." dedi. Gülümsedim ama mutluluktan çok bende der gibi bir gülümseyişti.
Kalemi elimde çevirip kâbuslarımı düşünürken başımı omzuna yasladım. Bana bir saat kadar gelen bir düşünme sürecinden sonra beni en çok korkutan kâbusumu resmetmeye başladım.
Bir insanı resim çizerken izlemek sabır işidir. Çünkü çizdikleri hiçbir şeye benzemez. En sonunda hepsini toparlayıp son rötuşlarını attığında resim tam anlamıyla çizilmiş demektir. Kayra bunu başarıyordu. Beni resim bitene kadar izliyor, hiç mızmızlanmıyordu. Çünkü sonucu cidden merak ediyordu.
Karakalem olarak çizdiğim resme dikkatlice baktım. Renk verirsem daha ürkütücü olabilirdi. Ama daha kötü de olabilirdi.
Resme son kez baktım ve bakışlarımı Kayra'ya çevirdim. Dikkatle resmi inceliyordu. Parmağıyla çizdiğim kızı göstererek, "Bu sen misin?" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
S A F İ R
Mystery / ThrillerAsya Barlas, her ne kadar "Güçlü değilim," dese de başından geçen o kadar olaya rağmen hâlâ yaşamaya devam eden 17 yaşında bir genç kızdı. Hassas kalpli bir annesi ve mükemmelliyetçi babası dengesini bozsa da onun Kayra'sı vardı. Ve onunda annesi gi...