8.Bölüm

995 82 50
                                    

Odasından içeri girer girmez kahve hazırlayan Draco'yu gördü.

"Günaydın Malfoy,erken gelmişsin."
"Günaydın.Hayır Potter herzaman ki gibi sen geç kaldın."

Harry birşey demedi ve elindeki eşyaları masaya bırakıp ceketini çıkarttı.

"Ne tesadüf iki tane kahve yapmıştım." Dedi Draco ve iki kupa ile arkasını döndü. Harry teşekkür edip kahvesini aldı. Draco'da masaya karşısına oturdu.

"Sanırım bugün bir olay veya işimiz yok. O yüzden şu ölüm yiyenleri mi araştırsak?"
"Hangilerini?"
"Rafta dosyalı olanlar."
"Şimdilik onlar ile işimiz yok Malfoy."
"Neyle isin var?"
"En sonki olay basit birşey değil,bugünde sonuçları gelecek."
"Iyi tamam,ne zaman kayıtlı ölüm yiyenler geçicez."
"Orada istediğin birşey mi var Draco?"
"Oh,Hayır tabikide. Ne isteyebilirim ki."

Harry Draco'nun o belgelere erişimi olmadığını biliyordu. Harry'i ikna edip onları kurcalamak istiyordu. Harry sebebinin anne ve babası olduğunu düşünüyordu. Ardından aklına telefon geldi.

"Hey bakanlık cep telefonu kullanmamızı istiyor." Pantolonunun cebinden telefonu çıkartıp Draco'ya verdi. " Bu seninki."

"Tamam."

Harry Draco'da bir gariplik olduğunu düşünmeye başladı. Soğuk ve garip davraniyordu. Onu ilk defa böyle görmüştü. "Sabah erken uyandığı için olabilir." Diye düşündü ve aklına ailesi ile konuştuğu şeyler geldi. Büyük bir heyecan ile söze girdi.

"Dün akşam ne oldu-"
"AH!"

Harry'nin lafı Draco'nun bağırışı ile kesildi. Bağırması ile birlikte bacağının bedeninden bağımsız harekat etmeye başladı. Draco ayağına sahip çıkmaya çalışıyordu. Harry ayağa kalkıp Draco'nun yanına gitti.

"Hey ne oluyor,iyi misin?"
Draco cevap vermedi,Harry ayağına çevirdi kafasını. Bacağı şişiyordu.

"Bacağına ne oluyor? Kalk revire gidiyoruz."

Draco'nun koluma girip onu ayağa kaldırmaya çalıştı. Draco bağırmasına son verip

"Sadece hastayım,lavaboya gidip gelicem." Dedi ve ayağa kalkmaya çalıştı.

"Bende gelip yardım edeyim."
"Hayır bekle beni."
"Bende geli-"
"BURDA OTUR."

Draco son lafını söylerken Harry'i itirmiş ve sandalyeye oturtmuştu. Yürümeye çalışırken titreyen tek şey bacağı değil kollarıda başlamıştı. Zar zor kendini odadan dışarı attı.

Draco çıktığında Harry'nin aklına o gece bahsettiği şey geldi. Draco garip bir sendromu olduğunu,bunun nadiren tuttuğunu ama tuttuğu zamanlarda da bedeninin alakasız hareket ettiğini söylemişti. "Simdi anladım." Dedi kendi kendine ve Draco'yu beklemeye başladı.

Yaklaşık 10 dakika sonra içeri Draco girdi.

"Oh,günaydın Potter."
"Günaydın mı?"

Draco ceketini çıkartıp sandalyeye attı. Son derece enerjik ve mutluydu. Masaya oturdu ve masanın üzerindeki telefon dikkatini çekti.

"Bakanlık bizede vermiş bunlardan. Bence saçmalık ama iş görür." Dedi ve cebine koydu. Harry sakince

"Daha iyi misin?" Diye sordu.
"Kötü olmadım ki."
"Bir dakika sen üstünü ne ara değiştirdin?"
"Potter asıl sen iyi misin?"

Harry sabah Draco'nun mavi bir gömlek ile geldiğine yemin edebilirdi.

"Mavi gömlek giymiştin,şimdi yine simsiyahsın."
"Merlinin sakalı Potter,ben asla mavi gömlek giymem."

Answer Me Malfoy|DrarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin