Answer Me Malfoy|Drarry

11.Bölüm

                                                   11 Nisan---

"Tam olarak neden bayıldı?"
"Herşey,yani tüm duyguları üst üste geldi,çok bile dayandı."
"Uyanır değil mi?"

"Tabikide uyanırım." Harry etrafındaki konuşmaları buğulu bir şekilde de olsa duymuş ve gözlerini yavaşça açtı ve dogrulmaya çalıştı. Hermione Harry'e yaklaşıp " Iyi misin?" Dedi. Harry yattığı yatakta sırtını tam dogruldu.

"Ihanete uğramamı saymazsak,birde bas ağrımı,son derece iyiyim."

Etrafındaki herkes Harry'nin bu lafı ile daha da üzülmüştü. Kimseden ses soluk çıkmayınca Harry güldü ve herkesin moralini düzeltmeye çalıştı.

"Yapmayın millet,bu olay alay konusu olabilir." Harry Ron ve Hermione'ye bakıp "üçmüz bir olay yaşandıktan sonra dalga geçip gülüp eğleniyorduk. Buda öyle bir olay,o yüzden kim espiri yapmaya başlıyor?"

Ron "Dostum bu durum bizim dalga geçtiğimiz şeylerden çok farklı." Dedi. Hermione onun sözünü devam ettirdi "Biz okulda birisinin düşmesine,büyüyü mahvetmesine gülüyorduk. Şimdi söz konusu sensin."

Lilly ve James arkadaşlarının biraz arkasında kalmıştı. Lilly bilerek arkadaydı gözyaşları ile oğlunu daha da üzmek istemiyordu. James karısının  yanında ona sarılarak duruyordu. Hepsinin Harry'den sakladığı birşey vardı. Belli etmemeye çalışıyorlar,ve başarılı oluyorlardı.

"Bu arada kaç saattir ben baygınım?"
"3 gün." Dedi Ron.
"3 gün mü?"

Harry duyduğu sayı karşısında şoka uğramıştı,kim 3 gün boyunca baygın yatabilirdi ki? Tekrar bir soru sordu.

"3 gün boyunca burda yattım mı?"
"Yo arada kalkıp gezdin,bu ne biçim soru." Ron'un bu lafı ile hepsinin yüzüne bir gülümseme geldi. Harry'nin cevabı gecikmedi.

"Hayır o anlamda demedim seni ahmak. Hastaneye falan gitmedim mi?"
Bu sefer babası cevap verme gereğinde bulundu."Tabikide,bakanlıkta bakıldığında revire gittik ordan hastaneye geçtik,arada eve doktor geldi,uyanacağını söyleyip gittiler."

Harry kafa salladı. Ardından ayağa kalkmaya çalıştı. Annesi "Harry bence uzanmaya devam etsen iyi olur." Annesine bakıp "3 gün bedenime yetti  ve arttı bile." Dedi. Ayağa kalkınca başı dönmeye başladı. Hermione kolunu tuttu 1,2 dakika sonra kendine geldi ve arkadaşına teşekkür edip tekrar soru sordu.

"3 günde neler oldu?"
"Hiçbirşey." Dedi James.
"Draco?"
"Boşversene onu."
"Ama baba-"
"Azbakanda işte." Diye atladı annesi. Azbakanda demesi ile hepsinin gerilmesi bir oldu. Harry ir gariplik olduğunu anlamış ama sorgulamaya zahmet etmedi.

"Anladım. Ben duşa girersem kendimi daha iyi hissedeceğim sanırım." Dedi ve kimseye söz hakkı vermeden odadan çıktı. Merdivenlerden çıkıp banyoya girdi. Kıyafetlerini çıkartıp duşa girdi.

Suyun sıcaklığını ayarladı. Akan suyun altına soktu bedenini. Düşüncelerden uzak kalmaya çalışıyordu. Ama akli tamamen Draco'da olunca bunu aklından çıkarmak kolay olmuyordu. Aklına Sirius geldi. Azbakandan çıktığı zaman geldi. Çok uzun süre kalmıştı orda ve azda olsa oranın ne kadar berbat biryer olduğunu anlatmıştı. Çoğu zaman ölmeye çalışmıştı,ruh emicilerle uğraşmak,soğuk biryerde zinriclere bağlı yaşamak. Anlatılamayacak kadar zor.

Draco'yu o halde düşündü. Ona ihanet etmişti evet ama içindeki ona karşı olan merhametini ve sevgisini silemiyordu. Elbet silecekti ama ne zaman bilmiyordu.

"Draco o şartlarda ne yapacak?"

Onun burda 3 gün baygın kalma sürecinde Draco azbakanda zincirlerle oturuyordu. Harry kendi kendine "Acaba onu kurtarabilir miyim?" Diye düşündü. Aklına çok fazla ihtimal getirdi. Isterse azbakana girer ve onu bir şekilde kurtarırdı. Bu düşünce aklına gelince duvara yumruğunu çarptı. "Daha ne kadar gerizekalı olabilirim. Bana ihanet etmiş,beni hiç sevmemis,bense burada onu kurtarabilir miyim diye düşünüyorum. Kurtarsam ne olacak sanki,çıkıp ölüm yiyenlere karışacak."